5585
bu stat açıldığından beri bu tribünlerdeyim. servet'in sivas'a attığı açılış golünde de oradaydım, drogba real'e, sneijder juve'ye atarken de. tüm şampiyonluk maçlarında da çok şükür stattaydım, culio bucaspor'a, stancu eskişehir'e, josue alanya'ya atarken de oradaydım. rakip takım tribünü dahil, sahanın içi dahil, maç izlemediğim hiçbir açı yok. 2016 yılından beri kombinem var. ali samiyen'e de yetiştim şükür, 10'dan fazla maça gittim orada. ancak tribün hayatım tam anlamıyla burada başladı. bu stattaki tribünlerin güncel durumuyla ilgili birkaç analiz yapmayı kendimde hak görüyorum:
2022-2023 sezonu başında transferler yokken çok az kombine satılmıştı. ancak yapılan inanılmaz transferlerin ertesinde, kale arkasında 1 yıllık kombinenin 1.800 tl olması ile birlikte inanılmaz bir yığılma oldu kale arkalarında. işi gücü parası olmayanlar bile kombine alıp gelip galatasaray'ı destekledi. kombine o kadar ucuz kalınca adli sabıka kaydı dolu, herhangi bir iş ve ikamete sahip olmayan adamların bile tribüne dolmasıyla tribünde huzursuzluklar başladı. 10 yıldır hiç olmayan gergin bir ortam vardı kale arkalarında. yer kavgaları, milletin üstüne çıkan 5-10 kişilik ipe sapa gelmeyecek tipler, sürekli küfürlü tartışmalar, yıllardır oralarda huzur içinde maç izleyen ben gibi galatasaraylıları gerçekten husursuz etti. bu tespiti geçen sene yapmıştım ve tanıdığım bildiğim herkes de bu tespiti kendi içinde yapmıştı. eskiden bir galatasaraylı yanında eşiyle kız kardeşiyle maça geldiğinde herkes ona saygı gösterir en azından 1-2 metre mesafe korurdu. geçen yıl kale arkalarında kadın çocuk hiç farketmeden herkesin yerini gasp edenler, insanları rahatsız eden tipler peydah oldu. ben de bu sebeple paraya kıyıp 2023-2024 sezonunda batı alta geçtim. hem 10 yıldır gırtlağımı patlattığım kuzey tribününden sıkılmıştım, hem de bahsettiğim değişimle birlikte soğumuştum. artık yaşlanıyorum, biraz oturup rahatça maç seyredeyim dedim. geçtiğim yer önceki sene 4 bin lira iken bu yıl 18 bin lira olmuştu. yine de bi delilik aldım kombineyi ve yeni yerime geçtim. kale arkaları bu sezon ne durumda bilmiyorum, ancak bu sezon ben batı altla tanıştım.
kombineler kale arkalarında bu sezon tamamen bitti ancak galatasaray'ın doğu ve batı altta tüm kombineleri satışa çıkarmadığını, hatta altlarda çok az kombine sattığını biliyorum. türkiye kupası maçı öncesi passo'ya girdiğinizde henüz kombine kulübe devirler onaylanmadan bunu görebilirsiniz. batı ve doğu altta özellikle batı altta çok çok az kombineli koltuk var. ben zaten bunu gözlemleyebiliyorum, hiçbir maç sağımda solumda arkamda aynı adamlar yok. her maç değişiyorlar.
ancak gelen profil hep aynı. 2 çeşit profil var.
birincisi kaslı, galatasaray forması üstüne jelatin gibi yapışmış, saçları tamamen jöleli garip tipler. bunlar maç falan izlemiyor, fotoğraf, video, vlog çekip gidiyor. sahaya bakmıyor bile maç esnasında. en mutlu oldukları an maç başlamadan önce merdivenlerde sahayı da alan steril bi fotoğraf çekildikleri an. bu tiplerin ıslıkla falan da işi yok, reklama geliyor bunlar.
ikinci profil ise dışardan baksan hiçbir analiz yapamayacağın, ancak sosyal medyanın görüşlerinin tamamına etki ettiği ilk 2 cümlesinden anlaşılacak tipler. kolon gibiler. hepsi aynılar. maçın başlamasıyla birlikte barış alper, kerem, yerli kim varsa sövüyorlar. zaha topa dokunduğu an oooooooo diye bağırıyor, ndombele oyuna girerken kahkaha atıyorlar. maç berabere bile olsa 80 gibi de çıkıp gidiyorlar.
tribündeki herkes kafada ben gibi haftaya hangi deplasmana gidiyoruz, kim kart sınırında, kaç puan, kaç averaj hesabı yapmak zorunda değil ama en azından maçı kazanmamızı istesin istiyorsun yanındaki adam. hayır maçı kazanmamızı istemiyor. istediği olsun istiyor adam. o gün ne isterse. değişiklik istiyor, kerem çıksın istiyor, maç bitsin istiyor, aşkın olayım çalsın istiyor, çalmasın istiyor, onlarca şey istiyor ama galatasaray umrunda değil. parasını vermiş artık, bülent timurlenk'in yaptığı muhteşem tespit gibi, restoranta gelmiş, garson fırçalıyor. o kadar fazlalar ki, bu saçma tiplerin fazlalığı sebebiyle 2 haftada 4 gol atıp 2 maçın birini kazandıran kerem'i ıslıklamaları maalesef gündem olabiliyor. finalde şu tespiti yapabilirim, çok ucuz kombine de kötü, çok pahalı kombine de. yönetim burada ayarı tutturmalı, belki de kombine yenileme işine 1 yıl ara verip düzgün fiyata kombineleri sıfırdan çıkararak tribünleri yenilemeli. çünkü tribün hem doymuş, hem şımarıklaşmış görünüyor. bilmiyorum nasıl çözülecek, ancak çözülmek zorunda.
yıllar önce batı altta maç izlerken, yanımdaki bir adam hakan kadir balta'ya kadir diye seslenirdi hep. o kadar galatasaraydı adam. göbek adıyla sesleniyordu futbolcuya. aile gibiydik biz bu stat açıldığından beri tribünde. evimiz gibiydi burası. artık ne burası evimiz gibi, ne biz orada aile gibiyiz. artık orası bir etkinlik alanı, bizler de giden müşterileriz sanki. fenerbahçe'nin yıllardır yaşadığı sorun bu sezon itibariyle bizim de başımıza geldi.
umarım çözülür. umarım çözülmesi için 3 sene şampiyon olmamak, 3-4 sezon berbat kadrolar izlemek zorunda kalmayız. çünkü sadece o zaman reklam için değil, yalnız galatasaray'ı ve futbolu sevdiği için geliyor buraya insanlar. başarılı günde de sadece böyle insanlar gelse keşke...
2022-2023 sezonu başında transferler yokken çok az kombine satılmıştı. ancak yapılan inanılmaz transferlerin ertesinde, kale arkasında 1 yıllık kombinenin 1.800 tl olması ile birlikte inanılmaz bir yığılma oldu kale arkalarında. işi gücü parası olmayanlar bile kombine alıp gelip galatasaray'ı destekledi. kombine o kadar ucuz kalınca adli sabıka kaydı dolu, herhangi bir iş ve ikamete sahip olmayan adamların bile tribüne dolmasıyla tribünde huzursuzluklar başladı. 10 yıldır hiç olmayan gergin bir ortam vardı kale arkalarında. yer kavgaları, milletin üstüne çıkan 5-10 kişilik ipe sapa gelmeyecek tipler, sürekli küfürlü tartışmalar, yıllardır oralarda huzur içinde maç izleyen ben gibi galatasaraylıları gerçekten husursuz etti. bu tespiti geçen sene yapmıştım ve tanıdığım bildiğim herkes de bu tespiti kendi içinde yapmıştı. eskiden bir galatasaraylı yanında eşiyle kız kardeşiyle maça geldiğinde herkes ona saygı gösterir en azından 1-2 metre mesafe korurdu. geçen yıl kale arkalarında kadın çocuk hiç farketmeden herkesin yerini gasp edenler, insanları rahatsız eden tipler peydah oldu. ben de bu sebeple paraya kıyıp 2023-2024 sezonunda batı alta geçtim. hem 10 yıldır gırtlağımı patlattığım kuzey tribününden sıkılmıştım, hem de bahsettiğim değişimle birlikte soğumuştum. artık yaşlanıyorum, biraz oturup rahatça maç seyredeyim dedim. geçtiğim yer önceki sene 4 bin lira iken bu yıl 18 bin lira olmuştu. yine de bi delilik aldım kombineyi ve yeni yerime geçtim. kale arkaları bu sezon ne durumda bilmiyorum, ancak bu sezon ben batı altla tanıştım.
kombineler kale arkalarında bu sezon tamamen bitti ancak galatasaray'ın doğu ve batı altta tüm kombineleri satışa çıkarmadığını, hatta altlarda çok az kombine sattığını biliyorum. türkiye kupası maçı öncesi passo'ya girdiğinizde henüz kombine kulübe devirler onaylanmadan bunu görebilirsiniz. batı ve doğu altta özellikle batı altta çok çok az kombineli koltuk var. ben zaten bunu gözlemleyebiliyorum, hiçbir maç sağımda solumda arkamda aynı adamlar yok. her maç değişiyorlar.
ancak gelen profil hep aynı. 2 çeşit profil var.
birincisi kaslı, galatasaray forması üstüne jelatin gibi yapışmış, saçları tamamen jöleli garip tipler. bunlar maç falan izlemiyor, fotoğraf, video, vlog çekip gidiyor. sahaya bakmıyor bile maç esnasında. en mutlu oldukları an maç başlamadan önce merdivenlerde sahayı da alan steril bi fotoğraf çekildikleri an. bu tiplerin ıslıkla falan da işi yok, reklama geliyor bunlar.
ikinci profil ise dışardan baksan hiçbir analiz yapamayacağın, ancak sosyal medyanın görüşlerinin tamamına etki ettiği ilk 2 cümlesinden anlaşılacak tipler. kolon gibiler. hepsi aynılar. maçın başlamasıyla birlikte barış alper, kerem, yerli kim varsa sövüyorlar. zaha topa dokunduğu an oooooooo diye bağırıyor, ndombele oyuna girerken kahkaha atıyorlar. maç berabere bile olsa 80 gibi de çıkıp gidiyorlar.
tribündeki herkes kafada ben gibi haftaya hangi deplasmana gidiyoruz, kim kart sınırında, kaç puan, kaç averaj hesabı yapmak zorunda değil ama en azından maçı kazanmamızı istesin istiyorsun yanındaki adam. hayır maçı kazanmamızı istemiyor. istediği olsun istiyor adam. o gün ne isterse. değişiklik istiyor, kerem çıksın istiyor, maç bitsin istiyor, aşkın olayım çalsın istiyor, çalmasın istiyor, onlarca şey istiyor ama galatasaray umrunda değil. parasını vermiş artık, bülent timurlenk'in yaptığı muhteşem tespit gibi, restoranta gelmiş, garson fırçalıyor. o kadar fazlalar ki, bu saçma tiplerin fazlalığı sebebiyle 2 haftada 4 gol atıp 2 maçın birini kazandıran kerem'i ıslıklamaları maalesef gündem olabiliyor. finalde şu tespiti yapabilirim, çok ucuz kombine de kötü, çok pahalı kombine de. yönetim burada ayarı tutturmalı, belki de kombine yenileme işine 1 yıl ara verip düzgün fiyata kombineleri sıfırdan çıkararak tribünleri yenilemeli. çünkü tribün hem doymuş, hem şımarıklaşmış görünüyor. bilmiyorum nasıl çözülecek, ancak çözülmek zorunda.
yıllar önce batı altta maç izlerken, yanımdaki bir adam hakan kadir balta'ya kadir diye seslenirdi hep. o kadar galatasaraydı adam. göbek adıyla sesleniyordu futbolcuya. aile gibiydik biz bu stat açıldığından beri tribünde. evimiz gibiydi burası. artık ne burası evimiz gibi, ne biz orada aile gibiyiz. artık orası bir etkinlik alanı, bizler de giden müşterileriz sanki. fenerbahçe'nin yıllardır yaşadığı sorun bu sezon itibariyle bizim de başımıza geldi.
umarım çözülür. umarım çözülmesi için 3 sene şampiyon olmamak, 3-4 sezon berbat kadrolar izlemek zorunda kalmayız. çünkü sadece o zaman reklam için değil, yalnız galatasaray'ı ve futbolu sevdiği için geliyor buraya insanlar. başarılı günde de sadece böyle insanlar gelse keşke...
