2550
saat kaç oldu yarın mesai var, yok yani uyuyamıyorum. bir iki kelam etmek şart. kasedi başa saralım 22-23 fener maçıyla epik bir şekilde bitmiş. bilançoya bakıyorsun, ortada bir takım var. herkes elinden geleni yapmış. her maçta en az bir topçunun mutlaka izi var.
örneğin ben ne zaman mutsuzluğa kapılsam, umut etmek için bir araç edinmek istesem 8 ocak 2023 fenerbahçe galatasaray maçını izliyorum. müthiş bir büyük maç planı, rakibi sürklase etmişsin. ama taktik kadar önemli bir şey var bizim takımda yüzler gülüyor. olumlu bir hava var. rashica da neredeyse her kadrajda var. çok da iyi olduğu bir akşam değil bu arada. performansa dayalı bir şey söylemiyorum. yineliyorum her kadrajda var. alkışlıyor, gülüyor, özür diliyor devamlı bir etkileşim halinde. bu maç üzerinden örnek vermem en önemlisi olması. öte yandan diğer birçok maçta elmander tarzı mücadele ettiğini görüyoruz. kale önünde bazen saç baş yolduruyor ama rakibini kovalıyor, hatasını telafi etmek için "niyet" gösterdiğini fark edebiliyorsun. rotasyonda büyük hype ile yunus akgün'ün arkasından gelen bu rashica denen arkadaş 4 gol 6 asist ile ligi bitiriyor. ortalama bir kanat performansı.
her lig bu şekilde bitiyor, şampiyonluk kutlamaları. araştırıp kurucumuz ali sami yen'in amcası naim frashëri'nin "oj kosovë oj nana ime" şarkısı ile platforma çıkıyor. şahane bir hikaye yazılmış başat aktör değil, ama o olmasa hikayede bir şeylerin tadı olmaz hissi var. yemeğin özünde tuz yoktur ama lezzetli olması için tuz gerekir o misal. tatile çıkıyor, her cimbomlu keyifli ama tabii yoklamaya başlıyor insanın aklını "galatasaray'da hiçbir başarı cezasız kalmaz" kalıbı.
transfer dönemi başlıyor. önce fb ile anılan zaha transfer ediliyor. iktidarın yarattığı konjonktür insanlara taraftarlık haricinde hiçbir meşgale sunmadığı için aynılaşan bizim bir zamanların güzide galatasaraylıları "transfer çalımı" diyerek "zahahaha" şeklinde kahkalar atıyorlar. ardından canımız mauro'nun geri döneceğini öğreniyoruz. hikayenin prensi dönüyor, bir kısmımız diyor ki "umarım rashica da döner" çünkü yan rol olmadan puzzle tamamlanmaz. ne oluyor peki? o geliyor, bu geliyor transfer çalımları, "ali cabbar" türküleri. rashica profiili asker oyuncu isteyenlere "vizyonsuz" çekmeler başlıyor. mesela ben kendimi sorguladım o dönem. belki de ben haksızım, seviye atlamak adına bu tür bir transfer operasyonu çekilmeliydi kim bilir? yetenek baremi yükselsin, galatasaray başarılı olsun, ben de laflarımı yutayım. gram gocunuyorsam bundan, benden büyük f. olmasın. o kadar da büyük konuşuyorum.
evet ne dedik? yetenek baremi. zaha, ziyech, tete, angelino, ndombele. profillere bakıyorsun bir tanesi mental sorunları gerekçesi ile buralara düşmüş, diğerinin iletişim metotları fecaat. evet çok iyi transfer değildi ama mata gibi soyunma odasında "baylar toparlanın" diyerek, suratlara tebessüm yerleştirecek bir topçu yok.(mata 13 ocak 2023 galatasaray hatayspor maçını aldı) tete'nin kazandırdığı maç yok örneğin. şu var, 22-23 galatasaray kadrosuna çöp çekenler var twitter'da. şahane bir kadroydu. ben de şu ana kadar sankii çok gariban bir kadro gibi anlattım ama "kağıt üzerinde" 23-24 çok daha iyi bir kadro duruyor ondan. ancak bu fm ya da fifa olmadığı herhangi bir anlamı yok. bu oyun binlerce dinamikle sahada oynanıyor.
rashica sadece bir örnek. gedson mesela çok daha iyi topçu, neden gedson değil de rashica örneği üzerinden kurdum "nasıl almadık" denklemini? çünkü rashica bir takımın dişlisi olmak için gelmiş dünyaya. bereket versin bizimle de bunu yaptı. ancak şu an yok. neden yok, neo liberalleşen dünya ve ülkenin yarattığı taraftar profili ve başarıdan şehvet devşiren yönetimin, minimal psg olma takıntısından ötürü yok. ben bugün şampiyonluğa inanıyorum, çünkü galatasaraylıyım. ve 23-24 galatasaray takımını da eleştirmiyorum, böyle zor fikstürden çok başarılı çıktılar. ancak geçen sezon olduğu kadar heyecanlı gitmiyorum stada, oturmuyorum tv'nin başına. armaya aşığım, hayatta her şey olur, birçok şey farklılaşır, emin olduğum tek şey galatasaraylı olarak öleceğim. ama bu takıma ısınamıyorum. geçen seneden kalan ne kadar topçu varsa kendi kendime kaldığım anlarda onları kayırıyorum. çünkü yeni gelenlerin özümsemediklerini görüyorum.
örneğin ziyech, tribün kulesine çıktı. o maçta beni görmemiş olma ihtimali yok. farkında olmadan 150 metre yakınında 10 sıra üstünde çaprazında maçı izledim. benim tutkumu görmüş birisinin, o trans halinin şahidi olan o kişinin gol attıktan sonra sevinmemesini kafamda oturtamıyorum. rashica gibi yumruğunu sıkan topçu istiyorum. romantiksem romantiğim. gocunmuyorum. biz berkanla rashica ile şampiyon olduk, yine olurduk. iki de nokta transfer yapar keyfimize bakardık.
umarım mevzunun özünün rashica olmadığını ama rashica olduğunu anlatabilmişimdir.
örneğin ben ne zaman mutsuzluğa kapılsam, umut etmek için bir araç edinmek istesem 8 ocak 2023 fenerbahçe galatasaray maçını izliyorum. müthiş bir büyük maç planı, rakibi sürklase etmişsin. ama taktik kadar önemli bir şey var bizim takımda yüzler gülüyor. olumlu bir hava var. rashica da neredeyse her kadrajda var. çok da iyi olduğu bir akşam değil bu arada. performansa dayalı bir şey söylemiyorum. yineliyorum her kadrajda var. alkışlıyor, gülüyor, özür diliyor devamlı bir etkileşim halinde. bu maç üzerinden örnek vermem en önemlisi olması. öte yandan diğer birçok maçta elmander tarzı mücadele ettiğini görüyoruz. kale önünde bazen saç baş yolduruyor ama rakibini kovalıyor, hatasını telafi etmek için "niyet" gösterdiğini fark edebiliyorsun. rotasyonda büyük hype ile yunus akgün'ün arkasından gelen bu rashica denen arkadaş 4 gol 6 asist ile ligi bitiriyor. ortalama bir kanat performansı.
her lig bu şekilde bitiyor, şampiyonluk kutlamaları. araştırıp kurucumuz ali sami yen'in amcası naim frashëri'nin "oj kosovë oj nana ime" şarkısı ile platforma çıkıyor. şahane bir hikaye yazılmış başat aktör değil, ama o olmasa hikayede bir şeylerin tadı olmaz hissi var. yemeğin özünde tuz yoktur ama lezzetli olması için tuz gerekir o misal. tatile çıkıyor, her cimbomlu keyifli ama tabii yoklamaya başlıyor insanın aklını "galatasaray'da hiçbir başarı cezasız kalmaz" kalıbı.
transfer dönemi başlıyor. önce fb ile anılan zaha transfer ediliyor. iktidarın yarattığı konjonktür insanlara taraftarlık haricinde hiçbir meşgale sunmadığı için aynılaşan bizim bir zamanların güzide galatasaraylıları "transfer çalımı" diyerek "zahahaha" şeklinde kahkalar atıyorlar. ardından canımız mauro'nun geri döneceğini öğreniyoruz. hikayenin prensi dönüyor, bir kısmımız diyor ki "umarım rashica da döner" çünkü yan rol olmadan puzzle tamamlanmaz. ne oluyor peki? o geliyor, bu geliyor transfer çalımları, "ali cabbar" türküleri. rashica profiili asker oyuncu isteyenlere "vizyonsuz" çekmeler başlıyor. mesela ben kendimi sorguladım o dönem. belki de ben haksızım, seviye atlamak adına bu tür bir transfer operasyonu çekilmeliydi kim bilir? yetenek baremi yükselsin, galatasaray başarılı olsun, ben de laflarımı yutayım. gram gocunuyorsam bundan, benden büyük f. olmasın. o kadar da büyük konuşuyorum.
evet ne dedik? yetenek baremi. zaha, ziyech, tete, angelino, ndombele. profillere bakıyorsun bir tanesi mental sorunları gerekçesi ile buralara düşmüş, diğerinin iletişim metotları fecaat. evet çok iyi transfer değildi ama mata gibi soyunma odasında "baylar toparlanın" diyerek, suratlara tebessüm yerleştirecek bir topçu yok.(mata 13 ocak 2023 galatasaray hatayspor maçını aldı) tete'nin kazandırdığı maç yok örneğin. şu var, 22-23 galatasaray kadrosuna çöp çekenler var twitter'da. şahane bir kadroydu. ben de şu ana kadar sankii çok gariban bir kadro gibi anlattım ama "kağıt üzerinde" 23-24 çok daha iyi bir kadro duruyor ondan. ancak bu fm ya da fifa olmadığı herhangi bir anlamı yok. bu oyun binlerce dinamikle sahada oynanıyor.
rashica sadece bir örnek. gedson mesela çok daha iyi topçu, neden gedson değil de rashica örneği üzerinden kurdum "nasıl almadık" denklemini? çünkü rashica bir takımın dişlisi olmak için gelmiş dünyaya. bereket versin bizimle de bunu yaptı. ancak şu an yok. neden yok, neo liberalleşen dünya ve ülkenin yarattığı taraftar profili ve başarıdan şehvet devşiren yönetimin, minimal psg olma takıntısından ötürü yok. ben bugün şampiyonluğa inanıyorum, çünkü galatasaraylıyım. ve 23-24 galatasaray takımını da eleştirmiyorum, böyle zor fikstürden çok başarılı çıktılar. ancak geçen sezon olduğu kadar heyecanlı gitmiyorum stada, oturmuyorum tv'nin başına. armaya aşığım, hayatta her şey olur, birçok şey farklılaşır, emin olduğum tek şey galatasaraylı olarak öleceğim. ama bu takıma ısınamıyorum. geçen seneden kalan ne kadar topçu varsa kendi kendime kaldığım anlarda onları kayırıyorum. çünkü yeni gelenlerin özümsemediklerini görüyorum.
örneğin ziyech, tribün kulesine çıktı. o maçta beni görmemiş olma ihtimali yok. farkında olmadan 150 metre yakınında 10 sıra üstünde çaprazında maçı izledim. benim tutkumu görmüş birisinin, o trans halinin şahidi olan o kişinin gol attıktan sonra sevinmemesini kafamda oturtamıyorum. rashica gibi yumruğunu sıkan topçu istiyorum. romantiksem romantiğim. gocunmuyorum. biz berkanla rashica ile şampiyon olduk, yine olurduk. iki de nokta transfer yapar keyfimize bakardık.
umarım mevzunun özünün rashica olmadığını ama rashica olduğunu anlatabilmişimdir.