ali koç

çok başarılı bulduğum değerli iş insanı. başarılı bulduğum konu ise bu kadar kısa zamanda aziz yıldırım gibi bir karakterden daha kötü nasıl başkanlık yapılır bunu tüm türkiye'ye gösterdi. konu sadece başkanlık değil. insan olarak da son derece vasat altı birisi. bir spor müsabakasını bu kadar çirkin hale getirmek büyük başarı. taraftarlar; hakemler olsun, federasyon olsun eleştiriyor, sayıyor, sövüyor ve bunları yaptıktan sonra normal hayatlarına geri dönüyor. normali de bu olmalı. hatalara kızılır, hatalara küfredilir. ama kişilerin ailesi, hürriyeti, zürriyeti ve yaşama hakları hedef gösteriliyor ve kitleler; kine, nefrete, ayrıştırmaya sürükleniyorsa kimse kusura bakmasın bu alçaklığa giriyor. art niyetli yönetimler, hakemler, federasyonlar olmadı mı oldu. belki de yine art niyetliler. o zaman ali palabıyık'ı da kurşunlayalım, atilla karaoğlanı'da bitkisel hayata sokalım. bu yöntemle güllük gülistanlık olsun her şey. bakınız sn ali koç “ölümün olduğu bu dünyada, hiçbir şey çok da ciddi değildir aslında.” demiş kafka. bu bitmek bilmeyen kişisel nefretin, kinin, hırsın bu ülkeye zarar veriyor. eninde sonunda sen de gideceksin.
(bkz: ankaragücü başkanının halil umut meler'e yumruk atması)