346
bir futbolcunun milli takımda iyi oynaması ile forma giydiği kulüp takımı veya forma giydiği takımın şemsiyesi altında yaptığı açıklamalar arasında neden bir bağ kurulmak istenir hiç anlamıyorum. evet; ismail yüksek 4 haziran akşamı derbiden önce iğrenç bir açıklama yaptı. bunun cevabını da hem tribünden hem sahada takımımızdan aldı. galatasaray taraftarı unutkan değildir, ismail yaptığı açıklamaların karşılığını fenerbahçe formasıyla galatasaray karşısına çıktığı her maçta misliyle alacaktır. bu apayrı bir konu. ama aynı ismail yüksek, özellikle türk milli takımı forması altında, iyi bir performans sergiliyorsa, bunu da söyleyebilmek lazım. bu ayıp bir şey değil. bunu söylemek galatasaraylılıktan bir şey de götürmez. "ama 4 haziran'da şunu şunu demişti". tamam. o fenerbahçe formasıyla karşımıza çıkacağı maç günlerine dair bir konu. bugün ile bir ilgisi yok. milli takım performansı hele hiçbir ilgisi yok.
bir türk futbolcusu hakkında türk milli takımının iyi oynadığı ve galip geldiği iki maçtan sonra neden "iyi oynadı" denilemesin? sürekli örnek verilen "euro 2008'den sonra milli takım bilinci kalmadı ülkede" cümlesi tam da burada doğruluğunu kanıtlıyor. milli takım forması altında isviçre'ye, hırvatistan'a, almanya'ya golleri atan kimdi? fenerbahçeli semih şentürk. galatasaray'a her gol attığında galatasaray taraftarına "sus" işareti yapan; 27 nisan 2008'deki maçta, maç önü ısınmada kapalı tribüne hareket çeken semih şentürk. bu mantıkla gidersek semih hırvatistan'a 121.dakikada golü atıp hırvatların önüne gidip "susun" çektiğinde, hiçbir galatasaraylının sevinmemesi lazımdı. çünkü semih o "sus" işaretini galatasaray'a karşı aynı yıl içerisinde yapmıştı. semih galatasaray'ı hiç sevmeyen bir fenerbahçeliydi. kimse böyle düşünmedi ama o zaman. o gol atıldığı anda veya penaltılarda, semih şentürk hakkında "bu fenerbahçeli, ben fenerbahçelinin golüne sevinmem" diye düşünen olmadı ülkede. aradan 15 yıl geçti ve bugün başka futbolcular hakkında bu mantıkla düşünülüyor. düşünülmekle kalmıyor; böyle düşünenler bir de bunu "galatasaraylılık duruşu" diye her tarafa satmaya çalışıyorlar. "ismail iyi oynasa da bir galatasaraylı bunu söyleyemezmiş, çünkü geçen sene bazı açıklamaları olmuş". bırakalım bu saçmalıkları. o hesap ayrı, bu hesap ayrı. doğrusu da budur. sapla samanı birbirinden ayırmayı becerebilelim artık.
bir türk futbolcusu hakkında türk milli takımının iyi oynadığı ve galip geldiği iki maçtan sonra neden "iyi oynadı" denilemesin? sürekli örnek verilen "euro 2008'den sonra milli takım bilinci kalmadı ülkede" cümlesi tam da burada doğruluğunu kanıtlıyor. milli takım forması altında isviçre'ye, hırvatistan'a, almanya'ya golleri atan kimdi? fenerbahçeli semih şentürk. galatasaray'a her gol attığında galatasaray taraftarına "sus" işareti yapan; 27 nisan 2008'deki maçta, maç önü ısınmada kapalı tribüne hareket çeken semih şentürk. bu mantıkla gidersek semih hırvatistan'a 121.dakikada golü atıp hırvatların önüne gidip "susun" çektiğinde, hiçbir galatasaraylının sevinmemesi lazımdı. çünkü semih o "sus" işaretini galatasaray'a karşı aynı yıl içerisinde yapmıştı. semih galatasaray'ı hiç sevmeyen bir fenerbahçeliydi. kimse böyle düşünmedi ama o zaman. o gol atıldığı anda veya penaltılarda, semih şentürk hakkında "bu fenerbahçeli, ben fenerbahçelinin golüne sevinmem" diye düşünen olmadı ülkede. aradan 15 yıl geçti ve bugün başka futbolcular hakkında bu mantıkla düşünülüyor. düşünülmekle kalmıyor; böyle düşünenler bir de bunu "galatasaraylılık duruşu" diye her tarafa satmaya çalışıyorlar. "ismail iyi oynasa da bir galatasaraylı bunu söyleyemezmiş, çünkü geçen sene bazı açıklamaları olmuş". bırakalım bu saçmalıkları. o hesap ayrı, bu hesap ayrı. doğrusu da budur. sapla samanı birbirinden ayırmayı becerebilelim artık.
