2607
birinci problemi ismi kadar top oynamayan oyuncular. ikinci problemi kulüpçülük olan milli takımdır. tabi ki ülke futbolundaki kronik problemleri görmezden gelirsek bu iki sorunu sayabiliriz. yoksa esaslı problemler saymaya kalksak yabancı sınırından gireriz, saha zeminlerinden çıkarız yani. ama bu iki problemi de montella çözebilir, bunlar halledilmeyecek meseleler değil. bana göre abdülkerim, ismail ve kerem gösterdikleri performansla formayı kaptı. özelllikle abdülkerim gibi bir cevheri bu ülke 1,5 sene nasıl görmezden geldi, ayıptır yani. bu üçü 11'e yazılır, sonra diğerleri dizilir. barış alper'i biraz ayırıyorum, spesifik maç planlarında önemli bir rol oynayacak kendisi ama her maçın oyuncusu şimdilik değil. işte isimli topçular gelince de bu dengeyi bulmak lazım. mert, merih, çağlar, zeki, orkun, arda, enes, cengiz form durumlarına bakılarak değerlendirilmesi gereken oyuncular. hakan'ı bunlardan ayırıyorum. çünkü kulüp kariyeri hala çok istikrarlı. düşüş emaresi gösterirse onun da bir ayrıcalığı olmamalı. zaten milli takımın havuzu da geniş, sol bek noktasında bile bir sürü alternatif var. örneğin rıdvan, kazımcan gibi oyuncular yeterli gelişimi gösterir ve formda olurlarsa zaten montella bunu görmezden gelmeyecektir. oyuncu çok var yani, sadece adaleti ve istikrarı sağlamak gerekiyor.
kulüpçülük belası da başarı geldikçe yavaş yavaş kaybolacak diye düşünüyorum. birileri hep kulüpçülük yapmak isteyecektir. ama biraz olsun bu ülkenin faydasına hareket etmek istiyorsak, bu takımın başarısını talep ediyorsak artık şu çıkmaz tartışmalara girmemek lazım. eğer bu konuda biraz iyi niyetliysek montella buna bir vesile olur diye düşünüyorum.
kulüpçülük belası da başarı geldikçe yavaş yavaş kaybolacak diye düşünüyorum. birileri hep kulüpçülük yapmak isteyecektir. ama biraz olsun bu ülkenin faydasına hareket etmek istiyorsak, bu takımın başarısını talep ediyorsak artık şu çıkmaz tartışmalara girmemek lazım. eğer bu konuda biraz iyi niyetliysek montella buna bir vesile olur diye düşünüyorum.
