1378
belki maç sonrasında yazılmıştır, yazılmışsa özür dilerim.
maç sonrasında rio ferdinand ve paul scholes'un yorumcu olduğu tnt kanalına röportaj verdi kendisi.
röportajın tamamına şuradan ulaşabilirsiniz: https://www.youtube.com/...channel=MRBEARSPORTS
zaha'nın söylediklerinden dikkatimi çekenler:
- oyun tarzımı değiştirmeye çalışıyorum. artık karşıma birini alıp birebir oynamak yerine arkaya sarkmaya da çabalıyorum.
- benim için şampiyonlar ligi'nde oynamak bir rüyanın gerçek olmasıydı. otobüsle buraya gelirken bile şampiyonlar ligi müziğini açarak maçın havasını giriyoruz. müziği geçtim, topun üstünde bile şampiyonlar ligi yıldızları falan var. sonunda bunları gördüm.
rio dedi ki "sen milli takım görmüş, premier lig görmüş birisin ama yine de kendini eksik hissediyordun değil mi?" buna cevap olarak: "şampiyonlar ligi gibisi yok. en iyilerle kapışıyorsun. böylelerine karşı yeteneklerimi konuşturma şansına sahip oldum. iyi bir oyuncu muyum yoksa kötü mü anca böyle bir arenada karar verebilirim. bugünlere gelmek benim için çok anlamlıydı.
spiker hatun -ki çok güzel bir yenge şöyle sordu: "dışarıdan bakan biri olarak şunu söyleyebilirim ki büyük değişiklikler yaptın hayatında. ligini değiştirdin, ülkeyi değiştirdin. bu cesaret isteyen bir olay. üstüne bir de sakatlandın ve iyileşme süreci geçirdin. peki şu taraftarlara bakınca neler düşünüyorsun? onlar seni bağırlarına bastılar mı? (bu arada yenge bizim taraftarlardan acayip etkilendi yayının başından beri).
zaha'nın cevabı: açıkçası taraftarlar başta bir kuşkulu yaklaştı. çünkü gelir gelmez sakatlanınca "artık sakatlanıp yatacak mı böyle" diye düşünmeye başladılar. ama olayın özü bana güvenlerini hiç eksik etmediler. sosyal medyadan bana sürekli mesaj atıp bana güvendiklerini söylediler. bana sevgi gösterdiler. bana bir kulüpten böyle sevgi gösterilirse ben de sahada yaptığım her hareketle bunun karşılığını vermeye çalışırım.
rio da tam bir centilmen şekilde "senin için çok mutlu oldum" diyerek yolladı.
röportajda en ilgimi çeken kısım son söyledikleri oldu. "bana böyle sevgi gösterirlerse ben de sahada canımı dişime takarım" dedi adeta. hisli bir oyuncu olduğunu gösterdi. e biz de zaten bir his takımıyız. tam yerine geldin zaha'cım.
maç sonrasında rio ferdinand ve paul scholes'un yorumcu olduğu tnt kanalına röportaj verdi kendisi.
röportajın tamamına şuradan ulaşabilirsiniz: https://www.youtube.com/...channel=MRBEARSPORTS
zaha'nın söylediklerinden dikkatimi çekenler:
- oyun tarzımı değiştirmeye çalışıyorum. artık karşıma birini alıp birebir oynamak yerine arkaya sarkmaya da çabalıyorum.
- benim için şampiyonlar ligi'nde oynamak bir rüyanın gerçek olmasıydı. otobüsle buraya gelirken bile şampiyonlar ligi müziğini açarak maçın havasını giriyoruz. müziği geçtim, topun üstünde bile şampiyonlar ligi yıldızları falan var. sonunda bunları gördüm.
rio dedi ki "sen milli takım görmüş, premier lig görmüş birisin ama yine de kendini eksik hissediyordun değil mi?" buna cevap olarak: "şampiyonlar ligi gibisi yok. en iyilerle kapışıyorsun. böylelerine karşı yeteneklerimi konuşturma şansına sahip oldum. iyi bir oyuncu muyum yoksa kötü mü anca böyle bir arenada karar verebilirim. bugünlere gelmek benim için çok anlamlıydı.
spiker hatun -ki çok güzel bir yenge şöyle sordu: "dışarıdan bakan biri olarak şunu söyleyebilirim ki büyük değişiklikler yaptın hayatında. ligini değiştirdin, ülkeyi değiştirdin. bu cesaret isteyen bir olay. üstüne bir de sakatlandın ve iyileşme süreci geçirdin. peki şu taraftarlara bakınca neler düşünüyorsun? onlar seni bağırlarına bastılar mı? (bu arada yenge bizim taraftarlardan acayip etkilendi yayının başından beri).
zaha'nın cevabı: açıkçası taraftarlar başta bir kuşkulu yaklaştı. çünkü gelir gelmez sakatlanınca "artık sakatlanıp yatacak mı böyle" diye düşünmeye başladılar. ama olayın özü bana güvenlerini hiç eksik etmediler. sosyal medyadan bana sürekli mesaj atıp bana güvendiklerini söylediler. bana sevgi gösterdiler. bana bir kulüpten böyle sevgi gösterilirse ben de sahada yaptığım her hareketle bunun karşılığını vermeye çalışırım.
rio da tam bir centilmen şekilde "senin için çok mutlu oldum" diyerek yolladı.
röportajda en ilgimi çeken kısım son söyledikleri oldu. "bana böyle sevgi gösterirlerse ben de sahada canımı dişime takarım" dedi adeta. hisli bir oyuncu olduğunu gösterdi. e biz de zaten bir his takımıyız. tam yerine geldin zaha'cım.