• 51
    yaşadığım şehrin takımı.

    sürekli aynı tanımı veriyorum, ama maalesef durum böyle *

    bu sene iç sahada 4-5 maçını izledim. futbolun mekaniğinden çok anlayan bir adam değilim. ama gördüklerimden bahsedebilirim. kulüpte çok daha profesyonel ve ince ince analiz eden ekip var tabii ama, en azından buradaki renktaşlarıma birazcık bilgi vermek isterim.

    3/5/2 oynayan bir takım.
    jacob karlstrøm kalecileri. ayağı iyi ancak kendisine fazla güveniyor. önde baskı işe yarayabilir.. uzunca bir kaleci. ancak yan top mevzusu çok iyi değil, moldenin iç sahada gol yediği bir iki maçta korner/yan toptan golü yediler. kalede büyüyebilen bir kaleci olsa da genelde garantiye gidiyor, topu tutmaktan ziyade tehlikesiz alanlara gönderiyor.

    erik haugan- benjamin tiedemann- anders hagelskjaer
    direkt bu üçlüyle oynamıyorlar ama, ligte en çok kullandıkları üç stoperi dizdim. fizikli, klasik kuzey stoper ekibi. açıkçası çok bir numaralarını göremedim. iç sahada iyi oynadıkları dönemde izlediğimden, karşı takımın forvetleri genelde 1-0 yenik düşmelerinin ardından basıyorlar, bu ekip de tabii arada sırada hata yapıyor. ancak net bir eksikliklerini göremedim. lakin dediğim gibi norveç liginin kalitesi bir kaç demirbaş takım harici cidden kötü.

    martin linnes: klasik linnes. bizde ne oynuyorsa üç aşağı beş yukarı aynısını oynuyor. takım kaptanlarından birisi. arkaya çok top kaçırıyor. ama tribün, takım seviyor.

    sivert mannsverk: takımda öne çıkan oyunculardan birisi. baskı altında dahi top alış verişi iyi. zaten takımın ciddi anlamda para eden bir kaç oyuncusundan birisi. göz önünde olmasa da iyi iş yapan bir oyuncu.

    emil breivik: orta sahada enerjisi yüksek, genç bir oyuncu. zaten molde orta sahası ciddi anlamda dinamik ve kompakt. özellikle iç sahada oynadıkları maçlarda 1-0'ı bulduktan sonra karşı takımın bir 10-15 dakikalık gücü oluyor. onu da genelde kıran ekibin başında breivik var. keşke yabancı sınırı olmasa da bu tip bir iki genç oyuncu alabilsek buralardan. ciddi altyapı yatırımları var, yazının sonunda değineceğim biraz bu duruma da.

    kristian eriksen: takım abilerinden birisi. özellikle defans-hücüm bağlantısını sağlayan oyunculardan bir tanesi. ben kendisine özellikle dikkat etmiştim. hem linnes, hem de 3/5/2'nin sol kanadında oynayan oyunculara sürekli uzun toplar atabilen bir eleman. linnes ve sol bek sürekli ileri geri yapabiliyorlar. ancak angelinhonun karşısında linnes olduğu için ve sağ tarafta da boey olduğu için çok endişeli değilim.

    eric kitolano: pırpır 10 numara. normal şartlarda torreiranın bunu çıtır çıtır götürmesi lazım. ancak birazdan bahsedeceğim ola brynhildsen ile al veri çok iyi yapıyorlar. genelde iç sahadaki maçlarda bu oyuncuları ikili forvet olarak kullanıyorlar. ancak ikisi de kısa ve statik forvet değiller. burada sıklıkla atak formasyonları şöyle oluyor, kitolano sağ ön tarafa sızıyor. burada ya linnes ile ya da eriksen ile ikiye bir yapıp içeriye girmeye çalışıyorlar. içeride de ola brynhildsen genelde golü atan kişi oluyor.

    ola brynhildsen: molde'den iki kişi almak gerekirse, ilk almam gereken eleman bu. şutu var. güçlü, birebirde etkili. trabzon ile bayağı transfer işi ilerlemesine rağmen, ödemelerde sorun olabilir diye hem kulüp vermek istememiş, hem de oyuncu gitmek istememiş. ancak yaşı 25'e geliyor. beklediğim patlamayı maalesef yapamadı. takımın açık ara en tehlikeli oyuncusu. sergio-torreiranın bu ikiliye net alan vermemesi lazım. çünkü nelson'un pek sevmediği pırpır tipler bunlar. abdülkerim için pek bir endişem yok. onun zorlanacağı bir oyuncu tipi değiller.

    magnus wolff eikrem: takımın kaptanı ve efsanesi. linnes'i bir kenara bırakırsak man utd rezerv kadroya girmiş ve uluslararası tecrübesi en yüksek olan oyuncusu. ancak onun dışında, yakın zamanda eşini de kanserden kaybeden bir oyuncu olması nedeniyle, molde ile duygusal bağı da çok güçlü.

    veton berisha: valon berishanın kardeşi. geçen sene fofana'nın ayrılmasının ardından 3 milyon euroya yakın bonservis gömerek aldıkları bir oyuncu. ancak 2 golü var. çoğu lig maçına da 11 başlamıyor. izlediğim maçlarda da çok bir numarasını göremedim.

    eirik hestad: ağustosta kıbrıs takımından yeni gelmiş transfer. çok izlemedim, olayı da nedir pek bilmiyorum açıkçası.

    niklas ødegård: en sevdiğimi en sona bıraktım. molde doğumlu, buranın çocuğu. norveç 21 yaş altı takımının da yıldızı. bu dönem çok 11 oynamıyor, yedekten de çok girmiyor. ancak girdiği maçlarda da inanılmaz teknik, kaliteli bir eleman. bilmiyorum bu sene, gelecek sene yoklar mıyız kendisini.

    bu arada, bu adamların çoğunun menajeri linnes'in de menajeri olan jim solbakken. bilmiyorum aramız bununla nasıl, ancak bu pazarda çok sayıda oyuncusu var.

    teknik direktör erling moe. 2019'dan beri takımla birlikte. yakın zamanda da sözleşmesi uzatıldı.

    stad, suni çim, direkt deniz kenarında. çok da keyifli maç izlenmesi olan bir stad. kale arkasındaki bir tribünde yaklaşık 100-150 taraftar holiganlık yapıyor, diğerleri ise sadece alkışlıyor. *. kapasite ise 10.000 civarı. genelde iyi havalarda (ki bu 15-20 derece arası) 6-7bin kişiye oynuyorlar. şehrin nüfusunun 30k olduğu düşünüldüğünde iyi bir rakam.

    gelelim alt yapı muhabbetine. buraya geleli yaklaşık 3 ay oldu ve bu üç ay içinde toplasanız toplam 12-13 haftasonunun 4-5'inde şehir merkezine oyuncular geldi. 1 saate yakın etkinliklere katıldılar. bu etkinliklerde forma imzalama vs. yapılmasının yanı sıra, burada onlarla konuşmaya çalışan her çocukla tek tek ilgileniyorlar. getirilen küçük sahada oynuyorlar ve 30k'lık şehirde bulunan ve benim bildiğim 3-4 futbol sahasındaki alt yapı akademilerine de gidiyorlar. bu alt yapılarda kız/erkekler belirli bir yaşa kadar birlikte oynuyorlar. zaten kazanıp/kaybetme diye bir olguyu çocuklara yüklemiyorlar, ancak her çocuktan bir şekilde faydalanmaya çalışıyorlar, futbol, basketbol, satranç, kayak, aklınıza ne gelirse.

    30.000 nüfus size az gibi görünebilir. ancak norveç yaklaşık 5 milyon bir ülke. düz hesapla norveç'teki her 170 kişiden birisi burada yaşıyor. türkiye 85 milyon desek, giresun, ağrı kadar nüfus ağırlığı olan bir ülke.

    uzun oldu ama söyleyeceğimi sona sakladım. galatasaray önündeki turu geçip, molde ile eşleşirse ne olur? açıkçası buradaki maç önemli. zira ne olursa olsun iş samiyen'e kalacak. formda bir ıcardi'nin ve torreiranın olduğu bir senaryoda bizim gol atmamamız imkansıza yakın. ancak, orta sahada çok sert ve diri bir takım molde. sergio ile başlamak ve sadece torreiraya bırakmak canımızı çok yakabilir. hızlı çıkışları olan bir takım çünkü. ben 2. maçın bizde olması nedeniyle turu geçebileceğimizi düşünüyorum. ama ıcardi'nin bir şekilde sisteme dahil edilmesi şartıyla. eğer barış alper, zaniolo vs. gibi oyuncularla oynayacaksak, molde defans hattını geçmemiz çok kolay olmayabilir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın