823
başlığı altında dönen argümanlara bayılıyorum.
bu ekibin tek görevi ucuza potansiyel yıldız adayları bulmak değildir.
aksine tek işleri ucuza potansiyel yıldız adayları bulmaktır. hatta sadece "bulmaktır". diğeri için menajerler ve analiz ekibi var zaten. menajerlerin önüne getirdiği adayları sen "bulmuş" sayılmazsın. sadece analiz etmen yeter. bu durum da seni scout'tan çok analist yapar.
gündelik hayattan bir örnekle açayım. eğer sanal marketten karpuz siparişi veriyorsanız aldığınız ürünün kalitesiyle, sizin poşetinizi dolduran kişinin insafı ve bilgisi doğru orantılıdır. garantiye almak istiyorsanız gidip kendi karpuzunuzu markette analiz ederek almanız gerekir. taze olması da yetmez; çok daha organik, tam benim ağız tadıma uygun karpuza ulaşmak istiyorum diyorsanız da manav manav, hatta köy köy gezip(scouting), bulduğunuz ürünü doğru değerlendirdikten(analiz) sonra almanız gerekir. yok böyle de olmuyor istediğimi bulamıyorum bulsam da çok pahalıya geliyor derseniz de bahçenizde üretmeye başlarsınız(altyapı)
30 yaşında futbolcunun da scoutingi yapılır.
geçmişte scout olduğunu iddia eden birtakım insanlardan da bunu duydum ve hayret ettim. yaptığınız iş tanımında geçen kelimenin anlamına da mı bakmadınız (bkz: iz sürmek) (bkz: keşif yapmak). 30 yaşında kalburüstü bir futbolcunun izini sürmek, eyfel kulesinin izini sürmek kadar ahmakça olur. eyfel kulesini keşfetmen gerekmez ama sağlam mı? kaç yıl daha ayakta durur diye analiz edebilirsin. dolayısıyla bu da tam olarak scouting'in karşılığı değil.
ekip yığınla oyuncu buluyor ama yöneticiler almıyor.
en sevdiğim kısım da burası. iş akışının kabaca şu 4 yöntemden biri üzerinden ilerlediğine mutabık olduğumuzu varsayarak devam ediyorum.
#1 - scouting>analiz>görüşme>sonuç
#2 - menajer önerisi>analiz>görüşme>sonuç
#3 - menajer önerisi>görüşme>sonuç
#4 - eş dost önerisi>sonuç
eğer kulüp #1 numaralı iş akışının dışında hareket ediyorsa bunun için scout ekibini suçlayamam diyeceğim sanıyorsunuz ama yanılıyorsunuz.
a) eğer sizin scout edip bulduğunuz yığınla aday, analiz ekibi, teknik heyet, yöneticiler veya x veya z tarafından veto ediliyorsa işinizi iyi yapmıyorsunuz demektir ve kovulursunuz.
b) eğer galatasaray gibi dev bir kulübün scout departmanında çalışabilecek kadar donanıma sahip olduğunuzu ve işinizi çok iyi yaptığınızı düşünüyorsanız. buna rağmen sizden sonraki iş akışında analiz ekibi, teknik heyet, yöneticiler vb tarafından yanlış kararlarla veto ediliyorsanız buna göz yummak yerine istifa edersiniz. profesyonel hayatta kendi donanımına ve ağırlığına inanan insan, başkaları yüzünden işini yapamaz hale geliyorsa istifa eder.
c) bu işi hobi olarak yapıyorsunuzdur.
ben bu arkadaşların bu işi profesyonel olarak değil, bedava veya bedavaya yakın bir ücrete hobi olarak yaptıklarını düşünüyorum. ağırlıkları da bu kadar. çok yüklenmeyin yani.
bu ekibin tek görevi ucuza potansiyel yıldız adayları bulmak değildir.
aksine tek işleri ucuza potansiyel yıldız adayları bulmaktır. hatta sadece "bulmaktır". diğeri için menajerler ve analiz ekibi var zaten. menajerlerin önüne getirdiği adayları sen "bulmuş" sayılmazsın. sadece analiz etmen yeter. bu durum da seni scout'tan çok analist yapar.
gündelik hayattan bir örnekle açayım. eğer sanal marketten karpuz siparişi veriyorsanız aldığınız ürünün kalitesiyle, sizin poşetinizi dolduran kişinin insafı ve bilgisi doğru orantılıdır. garantiye almak istiyorsanız gidip kendi karpuzunuzu markette analiz ederek almanız gerekir. taze olması da yetmez; çok daha organik, tam benim ağız tadıma uygun karpuza ulaşmak istiyorum diyorsanız da manav manav, hatta köy köy gezip(scouting), bulduğunuz ürünü doğru değerlendirdikten(analiz) sonra almanız gerekir. yok böyle de olmuyor istediğimi bulamıyorum bulsam da çok pahalıya geliyor derseniz de bahçenizde üretmeye başlarsınız(altyapı)
30 yaşında futbolcunun da scoutingi yapılır.
geçmişte scout olduğunu iddia eden birtakım insanlardan da bunu duydum ve hayret ettim. yaptığınız iş tanımında geçen kelimenin anlamına da mı bakmadınız (bkz: iz sürmek) (bkz: keşif yapmak). 30 yaşında kalburüstü bir futbolcunun izini sürmek, eyfel kulesinin izini sürmek kadar ahmakça olur. eyfel kulesini keşfetmen gerekmez ama sağlam mı? kaç yıl daha ayakta durur diye analiz edebilirsin. dolayısıyla bu da tam olarak scouting'in karşılığı değil.
ekip yığınla oyuncu buluyor ama yöneticiler almıyor.
en sevdiğim kısım da burası. iş akışının kabaca şu 4 yöntemden biri üzerinden ilerlediğine mutabık olduğumuzu varsayarak devam ediyorum.
#1 - scouting>analiz>görüşme>sonuç
#2 - menajer önerisi>analiz>görüşme>sonuç
#3 - menajer önerisi>görüşme>sonuç
#4 - eş dost önerisi>sonuç
eğer kulüp #1 numaralı iş akışının dışında hareket ediyorsa bunun için scout ekibini suçlayamam diyeceğim sanıyorsunuz ama yanılıyorsunuz.
a) eğer sizin scout edip bulduğunuz yığınla aday, analiz ekibi, teknik heyet, yöneticiler veya x veya z tarafından veto ediliyorsa işinizi iyi yapmıyorsunuz demektir ve kovulursunuz.
b) eğer galatasaray gibi dev bir kulübün scout departmanında çalışabilecek kadar donanıma sahip olduğunuzu ve işinizi çok iyi yaptığınızı düşünüyorsanız. buna rağmen sizden sonraki iş akışında analiz ekibi, teknik heyet, yöneticiler vb tarafından yanlış kararlarla veto ediliyorsanız buna göz yummak yerine istifa edersiniz. profesyonel hayatta kendi donanımına ve ağırlığına inanan insan, başkaları yüzünden işini yapamaz hale geliyorsa istifa eder.
c) bu işi hobi olarak yapıyorsunuzdur.
ben bu arkadaşların bu işi profesyonel olarak değil, bedava veya bedavaya yakın bir ücrete hobi olarak yaptıklarını düşünüyorum. ağırlıkları da bu kadar. çok yüklenmeyin yani.