172
galatasaray ile anlaşmak üzere olan ispanyol bek oyuncusu.
galatasaray'ın okan buruk ile oynamaya çalıştığı oyunda beklerin hücum gücünün çok belirleyici olduğuna bir çok kez değinmiştik ve buna istinaden de ben ilk başta bonservissiz grimaldo'yu istemiştim, onu leverkusen kaptı.
daha sonra bedelsiz olarak guerrero'yu çok istemiştim onu da bayern münih kaptı, sonra iş başa düştü kendim scouting yapayım diyerek javi galan'ı istedim ve onu da atletico madrid kaptı.
angelino hücum anlamında galatasaray'ın beklentilerini karşılayacak bir sol bek, borna sosa ile birlikte piyasada kalan en iyi 2 seçenekten biriydi.
bu transferde emeği geçenleri de tebrik ederim.
angelino'yla ilgili sıkıntı yaşayabileceğimiz birkaç durum hakkında teknik heyete öneride bulunmak istiyorum.
angelino çok küçük yaşta manchester city görmüş bir oyuncu. psv, city, leipzig derken sürekli büyük takım oyunu oynamak zorunluluğu olan takımlarda forma giydi, ispanyol bek demek zaten teknik kalite demek. fakat angelino'nun son forma giydiği takım hoffenhaim küme düşme mücadelesi vermişti. ve angelino'nun oyununda da bir miktar hasar bırakan bir oyun tarzları vardı.
yani şöyle söyleyeyim, uzun süre boyunca büyük takım bekiyken bir anda küçük takım beki olarak 1 sezon geçirmek durumunda kaldı.
bu hasarı, rakip yarı alana gönderilen isabetsiz paslar olarak söyleyebilirim. takım arkadaşları angelino için yeterli pas opsiyonlarını oluşturamadığı için sürekli zorlama paslar denemek zorunda kaldı ve bu da bol bol top kaybı demek. büyük takımlarda da bu pas hatalarına pek tahammül yok.
şahsen ben yine de angelino'nun riskli bir oyun benimsemesini tercih ediyorum, tâbii ki orta yapacak bol bol kilit pas deneyecek ama en azından belli bir seviyede de topa sahip olma oyununu devam ettirmesi gerekli. yani her aldığı topu da alakalı alakasız rakibe vermemeli.
aksi takdirde canerball dediğimiz geri dönüşü olmayan yola girebilir.
ceza sahası golcüsü olarak buraya gelen icardi'ye bile oyun içinde sırtı dönük oynama meziyeti katan okan hoca, eminim angelino için de bir şeyler düşünmüştür.
angelino'nun 3'lü savunmalarda oynaması ve hava toplarındaki sıkıntıları zaten bilinen detaylar. stoperler, sağ bek, defansif orta saha artık bir şekilde dengeleyecektir takım bu eksiklikleri.
angelino ısrarla galatasaray'a gelmek isteyerek ve diğer teklifleri reddederek önemli bir karakter koydu ortaya.
zaten şampiyonlar ligi kalitesinde olan bir oyuncuydu, yeniden kendi evine kendi seviyesine dönmüş oldu.
sağ kanattan içeriye devrielecek barış alper+ zaniolo'ya da güzel servisler gelecektir, icardi için zaten özel üretim bek gibi.
tekrardan hayırlı olsun, sakatlıksız başarılı bir sezon dilerim.
galatasaray'ın okan buruk ile oynamaya çalıştığı oyunda beklerin hücum gücünün çok belirleyici olduğuna bir çok kez değinmiştik ve buna istinaden de ben ilk başta bonservissiz grimaldo'yu istemiştim, onu leverkusen kaptı.
daha sonra bedelsiz olarak guerrero'yu çok istemiştim onu da bayern münih kaptı, sonra iş başa düştü kendim scouting yapayım diyerek javi galan'ı istedim ve onu da atletico madrid kaptı.
angelino hücum anlamında galatasaray'ın beklentilerini karşılayacak bir sol bek, borna sosa ile birlikte piyasada kalan en iyi 2 seçenekten biriydi.
bu transferde emeği geçenleri de tebrik ederim.
angelino'yla ilgili sıkıntı yaşayabileceğimiz birkaç durum hakkında teknik heyete öneride bulunmak istiyorum.
angelino çok küçük yaşta manchester city görmüş bir oyuncu. psv, city, leipzig derken sürekli büyük takım oyunu oynamak zorunluluğu olan takımlarda forma giydi, ispanyol bek demek zaten teknik kalite demek. fakat angelino'nun son forma giydiği takım hoffenhaim küme düşme mücadelesi vermişti. ve angelino'nun oyununda da bir miktar hasar bırakan bir oyun tarzları vardı.
yani şöyle söyleyeyim, uzun süre boyunca büyük takım bekiyken bir anda küçük takım beki olarak 1 sezon geçirmek durumunda kaldı.
bu hasarı, rakip yarı alana gönderilen isabetsiz paslar olarak söyleyebilirim. takım arkadaşları angelino için yeterli pas opsiyonlarını oluşturamadığı için sürekli zorlama paslar denemek zorunda kaldı ve bu da bol bol top kaybı demek. büyük takımlarda da bu pas hatalarına pek tahammül yok.
şahsen ben yine de angelino'nun riskli bir oyun benimsemesini tercih ediyorum, tâbii ki orta yapacak bol bol kilit pas deneyecek ama en azından belli bir seviyede de topa sahip olma oyununu devam ettirmesi gerekli. yani her aldığı topu da alakalı alakasız rakibe vermemeli.
aksi takdirde canerball dediğimiz geri dönüşü olmayan yola girebilir.
ceza sahası golcüsü olarak buraya gelen icardi'ye bile oyun içinde sırtı dönük oynama meziyeti katan okan hoca, eminim angelino için de bir şeyler düşünmüştür.
angelino'nun 3'lü savunmalarda oynaması ve hava toplarındaki sıkıntıları zaten bilinen detaylar. stoperler, sağ bek, defansif orta saha artık bir şekilde dengeleyecektir takım bu eksiklikleri.
angelino ısrarla galatasaray'a gelmek isteyerek ve diğer teklifleri reddederek önemli bir karakter koydu ortaya.
zaten şampiyonlar ligi kalitesinde olan bir oyuncuydu, yeniden kendi evine kendi seviyesine dönmüş oldu.
sağ kanattan içeriye devrielecek barış alper+ zaniolo'ya da güzel servisler gelecektir, icardi için zaten özel üretim bek gibi.
tekrardan hayırlı olsun, sakatlıksız başarılı bir sezon dilerim.
