10
çok fazla düşünmeye gerek yok aslında. ya da var bilemedim. keyfiniz bilir.
ama sezona bakalım. üçüncü yerli. kazımcan karataş çıktı takır takır oynadı. emin bayram çıktı takır takır oynadı. berkan kutlu çıktı takır takır oynadı. barış alper yılmaz çıktı takır takır oynadı. yunus akgün de aslında çaktırmadan çaktırmadan oynadı da neyse. hamza akman çıkar oynar. efe akman çıkar oynar.
oynayacak oyuncu buluruz.
evet. elinizdeki kombinasyonları daraltıyor bu durum. oynamak istediğiniz oyuna belki de bir nebze ket vuruyor.
gelgelelim şunu görmedik mi şu son iki sezonda? eğer belirli bir oyun planınız varsa, oyuncularınızı belirli rollerle oyun planınıza katık edebiliyorsanız çok şeysiniz, yapamıyorsanız hiçbir şey.
alın işte. bu sezonun fenerbahçe maçları. yüzlerine bakılmayan berkan kutlu ve barış alper yılmaz neler neler yaptılar.
gerçekten. oyun her şeydir. elbette bir a planınız vardır. ama onu ne kadar modifiye edebiliyorsunuz? sezonu o kazandırır. alın işte fenerbahçe'nin durumu ortada. ya da beşiktaş'ın. hadi daha uçuk bir örnek vereyim. dünyanın belki de en iyi takımının teknik direktörü, oynuyor oyunuyla. oyuncularını kaydırıyor. modifikasyonlar yapıyor. elbette bunu zorunluluktan yapmıyor bizim gibi. ama bu da bir şeydir. olabiliyor yani.
oyun durağan değil. durağan olamazsınız. değişeceksiniz. gelişeceksiniz. evrileceksiniz. dengeyi bulacak ve tekrar bozulacaksınız.
doğanın kanunu bu. termodinamiğin de. doğada her şey düzensizliğe çekilmek ister. düzen, düzensizlik getirir. entropi - enerji... siz en mükemmel cevabı bulsanız da o en doğru cevap hep en doğru cevap olarak kalmaz. cevap sürekli değişir. şimdi bir cevap ararken bulduğunuz doğru 1+1=2 değil. ki 1+1'in 2 etmediği durumlar da var.
dediğim gibi mesele oyunu nasıl kurduğunuz. elimizdeki malzeme öyle kötü bir malzeme de değil. ki çok çok iyi olsaydı, diyelim yeryüzünün en iyi yerli futbolcularını kadronuzda bulundursaydınız da eğer onları doğru kullanamıyorsanız beş para etmezdi.
3. yerlinin kim olacağına odaklanmaktansa oyunun kerem aktürkoğlu ve bardakçı'yı nasıl yedek bırakabileceğini düşünmek daha potansiyelli bir soru bence.
hadi eyvallah.
ama sezona bakalım. üçüncü yerli. kazımcan karataş çıktı takır takır oynadı. emin bayram çıktı takır takır oynadı. berkan kutlu çıktı takır takır oynadı. barış alper yılmaz çıktı takır takır oynadı. yunus akgün de aslında çaktırmadan çaktırmadan oynadı da neyse. hamza akman çıkar oynar. efe akman çıkar oynar.
oynayacak oyuncu buluruz.
evet. elinizdeki kombinasyonları daraltıyor bu durum. oynamak istediğiniz oyuna belki de bir nebze ket vuruyor.
gelgelelim şunu görmedik mi şu son iki sezonda? eğer belirli bir oyun planınız varsa, oyuncularınızı belirli rollerle oyun planınıza katık edebiliyorsanız çok şeysiniz, yapamıyorsanız hiçbir şey.
alın işte. bu sezonun fenerbahçe maçları. yüzlerine bakılmayan berkan kutlu ve barış alper yılmaz neler neler yaptılar.
gerçekten. oyun her şeydir. elbette bir a planınız vardır. ama onu ne kadar modifiye edebiliyorsunuz? sezonu o kazandırır. alın işte fenerbahçe'nin durumu ortada. ya da beşiktaş'ın. hadi daha uçuk bir örnek vereyim. dünyanın belki de en iyi takımının teknik direktörü, oynuyor oyunuyla. oyuncularını kaydırıyor. modifikasyonlar yapıyor. elbette bunu zorunluluktan yapmıyor bizim gibi. ama bu da bir şeydir. olabiliyor yani.
oyun durağan değil. durağan olamazsınız. değişeceksiniz. gelişeceksiniz. evrileceksiniz. dengeyi bulacak ve tekrar bozulacaksınız.
doğanın kanunu bu. termodinamiğin de. doğada her şey düzensizliğe çekilmek ister. düzen, düzensizlik getirir. entropi - enerji... siz en mükemmel cevabı bulsanız da o en doğru cevap hep en doğru cevap olarak kalmaz. cevap sürekli değişir. şimdi bir cevap ararken bulduğunuz doğru 1+1=2 değil. ki 1+1'in 2 etmediği durumlar da var.
dediğim gibi mesele oyunu nasıl kurduğunuz. elimizdeki malzeme öyle kötü bir malzeme de değil. ki çok çok iyi olsaydı, diyelim yeryüzünün en iyi yerli futbolcularını kadronuzda bulundursaydınız da eğer onları doğru kullanamıyorsanız beş para etmezdi.
3. yerlinin kim olacağına odaklanmaktansa oyunun kerem aktürkoğlu ve bardakçı'yı nasıl yedek bırakabileceğini düşünmek daha potansiyelli bir soru bence.
hadi eyvallah.