3414
sorun torrent değil aslında, torrent'in çapı belli zaten. riekerink bey bile kendisine göre hocaların hocası muamelesi görür. en azından 2 kupası var adamın ):
sorun aslında şu; kendisine teknik direktör muamelesi yapan fatih terim hater'larıdır. adamların bir dönem o kadar gözü dönmüştü ki, sırf fatih terim'in yerine geldi diye yarı tanrı ilan etmişlerdi.
hadi bu arkadaşları geçelim, onlar da pek önemli değil aslında ama asıl tehlike şuydu; sırf fatih terim'in izleri silinsin diye koskoca kulüp kültürü alaşağı ediliyordu, farkında mısınız bilmiyorum bu durumun.
önce imparator'un izleri silinsin diye kulübün kapısında yatan gedson alınmadı, sonra torrent'e verildiği ayan beyan belli olan terim'i ve takımı eleştiren replikleri sayın torrent maç sonu basın toplantılarında papağan gibi tekrarladı. yetmedi, mert çetin gibi senelerdir yönetim ve teknik adam farketmeksizin kulübün içerisinde olan ve işini yapan adamları kulüpten soğuttular. yani sadece başarısız olmakla örtbas edilemez bu durum. bir tane yönetici doğru düzgün açıklama bile yapmıyordu, biz napıyoruz nereye gidiyoruz, amacımız nedir vs. hadi diyelim ilk plan fatih terim'di, tutmadı, hoca başarısız oldu ama ikinci planın da torrent olamaz ya. geçici falan demesin kimse, torrent geçici çözüm olarak düşünülse şu an kendisine tazminat ödüyor olmazdık. 500k euro senelik teklif etsek torrent kabul etmeyecek miydi? adamın nasıl bir background'u vardı ki senelik o kadar para teklif edildi?
gitmeden önce babel kalsın, boey topçu değil diyen de torrent'ti bu arada. bunu şu an rahatça dile getirebiliyorlar insanlar.
tribünler boşaldı, taraftar destek yerine köstek oldu çoğu zaman. herkes şaşkınlıktan birbirine bakıyordu. taraftar takımla ilgilenmemeye başladı. allah'tan bir şekilde istifa ettirildi de gitmek zorunda kaldı sayın elmas. bize kakaladığı torrent'in de tazminatını mostafa'ya ödenilen bonservisle vereceğiz işte. bu da bedeli olsun yaptığımız saçmalığın.
o zaman şu kritik soruyu sormak isterim, sayın dursun özbek aday olmak istemiyordu en başta, kendisi de bunu söyledi. ya dursun özbek yönetimi, dolayısıyla erden timur bu sene görev almasaydı? halimiz ne olurdu tahmin edeniniz var mı?
sorun aslında şu; kendisine teknik direktör muamelesi yapan fatih terim hater'larıdır. adamların bir dönem o kadar gözü dönmüştü ki, sırf fatih terim'in yerine geldi diye yarı tanrı ilan etmişlerdi.
hadi bu arkadaşları geçelim, onlar da pek önemli değil aslında ama asıl tehlike şuydu; sırf fatih terim'in izleri silinsin diye koskoca kulüp kültürü alaşağı ediliyordu, farkında mısınız bilmiyorum bu durumun.
önce imparator'un izleri silinsin diye kulübün kapısında yatan gedson alınmadı, sonra torrent'e verildiği ayan beyan belli olan terim'i ve takımı eleştiren replikleri sayın torrent maç sonu basın toplantılarında papağan gibi tekrarladı. yetmedi, mert çetin gibi senelerdir yönetim ve teknik adam farketmeksizin kulübün içerisinde olan ve işini yapan adamları kulüpten soğuttular. yani sadece başarısız olmakla örtbas edilemez bu durum. bir tane yönetici doğru düzgün açıklama bile yapmıyordu, biz napıyoruz nereye gidiyoruz, amacımız nedir vs. hadi diyelim ilk plan fatih terim'di, tutmadı, hoca başarısız oldu ama ikinci planın da torrent olamaz ya. geçici falan demesin kimse, torrent geçici çözüm olarak düşünülse şu an kendisine tazminat ödüyor olmazdık. 500k euro senelik teklif etsek torrent kabul etmeyecek miydi? adamın nasıl bir background'u vardı ki senelik o kadar para teklif edildi?
gitmeden önce babel kalsın, boey topçu değil diyen de torrent'ti bu arada. bunu şu an rahatça dile getirebiliyorlar insanlar.
tribünler boşaldı, taraftar destek yerine köstek oldu çoğu zaman. herkes şaşkınlıktan birbirine bakıyordu. taraftar takımla ilgilenmemeye başladı. allah'tan bir şekilde istifa ettirildi de gitmek zorunda kaldı sayın elmas. bize kakaladığı torrent'in de tazminatını mostafa'ya ödenilen bonservisle vereceğiz işte. bu da bedeli olsun yaptığımız saçmalığın.
o zaman şu kritik soruyu sormak isterim, sayın dursun özbek aday olmak istemiyordu en başta, kendisi de bunu söyledi. ya dursun özbek yönetimi, dolayısıyla erden timur bu sene görev almasaydı? halimiz ne olurdu tahmin edeniniz var mı?