1631
aidiyeti yüksek bir oyuncu. gününde olmadığı zaman fiziken çok kötü görünüyor çünkü zaten ağır bir oyuncu. gününde olduğu zaman da belli etmiyor ama müthiş mücadele edip kritik toplar çalıyor bizim yarı sahamızda. ilk geldiğinde bocalamıştı, birkaç maç yedek kaldığını hatırlıyorum ama sonra kendini buldu ve takımın değişmez parçası oldu.
kötü oynadığı bjk maçında bile golde önemli katkısı var ve takımda şu an başka oyuncunun yapamayacağı bağlantıları yine yaptı.
yediğimiz golde topu kendisi kaptırdığı için ve orada çevre kontrolünü daha iyi yapması gerektiği için benim hatam demesi ve özür dilemesi çok normal. çok üzüldüğünü hal ve hareketlerinden hissettim.
ancak yediğimiz golün asıl sorumlusu muslera. kaleci sırtı rakibe dönük son adama o riskli pası attıktan sonra topu kimin kaptırdığının önemi yok. pas isteyebilir oyuncu, atmayacaksın. daha önce defalarca böyle gol yedirdiysen hiç atmayacaksın.
ben bir özür de muslera'dan beklerdim. konuştu mu bilmiyorum. sözlük dışında hiçbir yeri açmadım maçtan beri. konuşsa burada yazılırdı. "baskı altında oraya atılan pas çok risklidir ve doğru değildir" gibi bir açıklama beklerdim.
bakın gerçek altyapıları, hatta amatör u17'leri u14'leri geçtim, halısahada verilen sikindirik futbol okullarında bile oyunun oradan kurulmayacağını, kalecinin dizilişe göre stoper veya bek kenarlarla başlaması gerektiğini, sahanın herhangi bir yerinden oraya ileri yönlü pas atmanın riskini söylerler. çıkarken o bölgeye attığınız pastan bir sıkıntı yaşamasanız da bir ton fırça yersiniz. bu futbolun temel kurallarından biridir. gerekirse taca vurulur.
ha yüzlerce pas trafiğinin olduğu oyunda tabii ki orada paslaşma olacaktır ancak risk varsa, en ufak baskı varsa çıkarken oraya aaa tılll mazzz. atılırsa sonucu böyle olur.
kötü oynadığı bjk maçında bile golde önemli katkısı var ve takımda şu an başka oyuncunun yapamayacağı bağlantıları yine yaptı.
yediğimiz golde topu kendisi kaptırdığı için ve orada çevre kontrolünü daha iyi yapması gerektiği için benim hatam demesi ve özür dilemesi çok normal. çok üzüldüğünü hal ve hareketlerinden hissettim.
ancak yediğimiz golün asıl sorumlusu muslera. kaleci sırtı rakibe dönük son adama o riskli pası attıktan sonra topu kimin kaptırdığının önemi yok. pas isteyebilir oyuncu, atmayacaksın. daha önce defalarca böyle gol yedirdiysen hiç atmayacaksın.
ben bir özür de muslera'dan beklerdim. konuştu mu bilmiyorum. sözlük dışında hiçbir yeri açmadım maçtan beri. konuşsa burada yazılırdı. "baskı altında oraya atılan pas çok risklidir ve doğru değildir" gibi bir açıklama beklerdim.
bakın gerçek altyapıları, hatta amatör u17'leri u14'leri geçtim, halısahada verilen sikindirik futbol okullarında bile oyunun oradan kurulmayacağını, kalecinin dizilişe göre stoper veya bek kenarlarla başlaması gerektiğini, sahanın herhangi bir yerinden oraya ileri yönlü pas atmanın riskini söylerler. çıkarken o bölgeye attığınız pastan bir sıkıntı yaşamasanız da bir ton fırça yersiniz. bu futbolun temel kurallarından biridir. gerekirse taca vurulur.
ha yüzlerce pas trafiğinin olduğu oyunda tabii ki orada paslaşma olacaktır ancak risk varsa, en ufak baskı varsa çıkarken oraya aaa tılll mazzz. atılırsa sonucu böyle olur.