• 374
    ligin tepesindeki iki takım değil de halı sahada her hafta ter döken iki arkadaş grubu karşı karşıya gelmişten hallice bir manzaraya sahne olan müsabaka. orta sahada topa basmayı ve rakip karşılamayı becerebilen yazı ile bir tane futbolcu olsaydı, artık hangi takımın formasını giyiyorsaydı, o takım çok rahat kazanırdı. topu alanın kaleye gittiği bu kaotik ortama adana demirspor'un forvetsizliğine fenerbahçe'deki batshuayi'nin kabızlığıyla valencia'nın "ben istediğim zaman gol atarım" laubaliliği eklenince çok güzel top oynanıyor gibi görünen ama hiçbir halta benzemeyen bir şey çıktı ortaya.

    fenerbahçe açısından bakarsak jorge jesus'un "uzay futbolu" olarak lanse edilen ilkel futboluna bir antitez de montella tarafından üretilmiştir bu maçta. sahadaki adana demirspor takımının bir kısmı maç boyu ofsayt taktiği yapmaya çalışan fenerbahçe defansıyla takılmış, geri kalanı da kendi kalesinin etrafında çanakkale geçilmezcilik oynamıştır. buna rağmen ortaya çıkan sonuç aslında fenerbahçe'nin oynadığı futbolun öyle uzay işi değil, gayet de basit iki hat üzerinden bir baskın oyunu olduğunu bir kez daha ortaya çıkarmıştır.

    jesus şapkasını önüne koyup da bir şekilde orta sahayı kazanmak gibi bir çaba içine girmezse 6-7 kişinin kale önünde bekleyip arkada 3-4 zıpırın deli deli koşup durduğu anadolu deplasmanlarında daha çok ecel terleri dökerler bu gidişle...

    bir de hakem makem bi'şeyler deniyor akşamdan beri.

    onu kadıköy'de soso'nun bileğine basıp alınan topla gol atıp ağlama emojisi paylaşırken düşünecektiniz.
    ya da kaleye 60 metre kala kendisine dokunan adam yere düşünce mutlak gol şansını engelleme diye kırmızı kart çekilirken...
App Store'dan indirin Google Play'den alın