Kariyer Sonu44
paul ince'ın seçildiği milli takıma seçilmeme gibi bir olayı olmayan oyuncu. tercih etmedi. etse en azından yedek olurdu. milli takım söylentileri sonrası şunu yapmış adamdan bahsediyoruz;
https://i.dailymail.co.uk/...11_1462535306345.jpg
ayrıca arsenal'ın namağlup şampiyon olduğu ve leicester city'nin 18. olarak küme düştüğü 2003-04 premier lig sezonunda 14 asistle sezonu asist kralı tamamlamış futbolcudur. yani her türlü seçilirdi.
ancak bizde de durum ingiltere'de olacağından farklı olmadı. oynadığı tek dünya kupası maçı 26 haziran 2002 brezilya türkiye maçıdır ve şenol güneş, ümit davala'nın yerine sağ kanada almıştır. normalde orta saha olan, turnuva boyunca oynatmadığı adamı yarı final maçında birde alakasız mevkiye koy. ulan şenol...
kitabında olayı şu şekilde anlatıyor; şenol güneş omzuna dokunmuş ve 8 hafta boyunca ilk kez onunla konuşarak, ingilizce, "on the right" diyerek sağ kanatta oynayacağını eliyle de işaret ederek söylemiş. oyunun 73. dakikasında ümit davala yerine oyuna girmiş. "karşımda bir anda dünyanın en iyi takımı ve en iyi solbeki roberto carlos'u buldum. en ufak yorgunluk belirtisi yoktu."
"normalde bencil bir oyuncu değilim. o maçta 20 dakikam vardı. gol atmak için her şeyi yapacaktım ve o maçta bencildim"
kendisi türkçe konuşamadığı gibi kimsenin de ingilizce konuşmadığını(burayı anlamadım çünkü takımda tugay vardı) ama yine de takımın soyunma odasında çok iyi bir hava olduğunu, herkesin devamlı şakalaştığını fakat kendisinin hep dışarıda kaldığını, bunun suçlusunun da aslında kendisi olduğunu, bugün en büyük pişmanlığının türkçeyi öğrenmemek olduğunu filan anlatmış bir de.
https://i.dailymail.co.uk/...11_1462535306345.jpg
ayrıca arsenal'ın namağlup şampiyon olduğu ve leicester city'nin 18. olarak küme düştüğü 2003-04 premier lig sezonunda 14 asistle sezonu asist kralı tamamlamış futbolcudur. yani her türlü seçilirdi.
ancak bizde de durum ingiltere'de olacağından farklı olmadı. oynadığı tek dünya kupası maçı 26 haziran 2002 brezilya türkiye maçıdır ve şenol güneş, ümit davala'nın yerine sağ kanada almıştır. normalde orta saha olan, turnuva boyunca oynatmadığı adamı yarı final maçında birde alakasız mevkiye koy. ulan şenol...
kitabında olayı şu şekilde anlatıyor; şenol güneş omzuna dokunmuş ve 8 hafta boyunca ilk kez onunla konuşarak, ingilizce, "on the right" diyerek sağ kanatta oynayacağını eliyle de işaret ederek söylemiş. oyunun 73. dakikasında ümit davala yerine oyuna girmiş. "karşımda bir anda dünyanın en iyi takımı ve en iyi solbeki roberto carlos'u buldum. en ufak yorgunluk belirtisi yoktu."
"normalde bencil bir oyuncu değilim. o maçta 20 dakikam vardı. gol atmak için her şeyi yapacaktım ve o maçta bencildim"
kendisi türkçe konuşamadığı gibi kimsenin de ingilizce konuşmadığını(burayı anlamadım çünkü takımda tugay vardı) ama yine de takımın soyunma odasında çok iyi bir hava olduğunu, herkesin devamlı şakalaştığını fakat kendisinin hep dışarıda kaldığını, bunun suçlusunun da aslında kendisi olduğunu, bugün en büyük pişmanlığının türkçeyi öğrenmemek olduğunu filan anlatmış bir de.
