55
yıllar geçtikçe değerini kaybeder diye düşünürdüm keza eskiden bek mevkisinde sürekli türk oyuncuları görmemizin en büyük sebebi yabancı zorunluluğu kurallarında türk kontenjanını olabildiğince takıma olumsuz etki etmeyecek noktalarda kullanma isteğiydi. oblique order denilen bir askeri terim vardır, bir taktik veya bir anlayış. kısaca, ordunuzu bir hat üzerinde eşit dağıtmak yerine bir kanada daha çok yüklenip, buraya en değerli askerlerinizi yeniçerilerinizi bilmemnenizi koyup veya sayıca daha fazla adam yerleştirip muharebede bir dengesizlik yaratarak bu alandan düşman hattını dağıtmayı amaçlamak gibi bir şey. yani solda 10 adam sağda 10 adam ortada 10 yerine sola 15 adam koyup onlara ölümüne saldırın diyip sağdaki 5'liye dayanın soldakiler işi bitirecek demek gibisinden.
düşünsenize, elinizde kısmen lig düzeyine göre yüklü miktarda bir para var, 5 tane yabancı oyuncu transfer edebilirsiniz 11'e monte etmek adına, kim bunlardan birinin bek olmasını ister ki? oyuna en çok katkı sağlayacak takımı çekip çevirecek, çok daha sorumluluk alacak rollerde isimleri tercih edersiniz, orta sahaya, forvete, kaleye, stopere vs. ve beke iki tane tabiri caizse elde olanlardan rastgele birilerini koyarsınız ve kardeşim idare et dersin. bu bir varsayım değil yıllardan beridir böyle. bakın galatasaray'ın fenerbahçenin beşiktaş'ın son yıllarda performansından ötürü en çok antipati duyulan isimlerine. sabriler hasan aliler ismailler bilmemne. yıllardır çok büyük paralar kazanıp beklentinin çok çok altında kalan onlarca yabancı isme yıllarca sabredip sesimizi çıkarmıyorken bu garibanlara yüklenip durduk, halbuki ne hoca ne bi başkası onlardan zaten daha fazlasını beklemiyordu ki.
yani bundan bi 15-20 yıl öncesi hatta neredeyse bi 5 yıl öncesi için kime takımdaki en önemli rol veya pozisyon hangisi diye sorsanız 10 numara, santrafor belki kaleci, belki kimi stoper vs. derdi, bek mevkisi bu listede hep sonda kalırdı. e sol ayaklı olmanın da yine bilindiği üzre nadir bir şey olması üzerine aslında sanki en kimin oynadığı önemli olmayan sırf kontenjan doldurmak için orada bulunan bir mevki gibi olmuştu sanki bir dönem türk futbolunda sol bek, fark ettiyseniz bu mevkiyi hep birileri idare ediyor abi, parlayan kimse yok.
gel gelelim yıl oldu 2023, zibilyon tane yeni futbol terimi girdi sözlüklerimize, futbolun teorisi neredeyse baştan yazıldı, eskiden kazandıran şeyler şimdinin demodesi, eskinin sıradan gözüken şeyleri şimdinin modası falan oldu. bek mevkisnin dönemi hiç olmadığı kadar arttı ve dünya genelinde çok daha fazla sayıda kaliteli bek görmeye başladık. 3'lü savunma veya 5'li savunma (uygulanış biçimine göre her ikisi çok farklı şeyler de aynı şeyler de sayılabilir aslında) bir çok seviyede ve ligde moda oldu vs. ama gel gelelim ki ülkemizde yine bu meret çok değerli arkadaş, bir şey hiç mi değer kaybetmez. şu yabancı sınırı denilen meret bunun elbetteki en büyük sebebi ama hayret edilen şey ben küçükken de aynıydı, yeğenlerimle yaşça küçük akrabalarımızla yaptığımız bugünün geyiği de aynı, sol ayaklıysan sol bek ol, aç kalmazsın. bunca dönem bu kadar aranılan bir meslek gibi görünmesine rağmen nasıl bir tane elle tutulur adam çıkaramadık aklım almıyor.
aklınız varsa ya yazılım öğrenin ya sol bek olun gençler.* * *
düşünsenize, elinizde kısmen lig düzeyine göre yüklü miktarda bir para var, 5 tane yabancı oyuncu transfer edebilirsiniz 11'e monte etmek adına, kim bunlardan birinin bek olmasını ister ki? oyuna en çok katkı sağlayacak takımı çekip çevirecek, çok daha sorumluluk alacak rollerde isimleri tercih edersiniz, orta sahaya, forvete, kaleye, stopere vs. ve beke iki tane tabiri caizse elde olanlardan rastgele birilerini koyarsınız ve kardeşim idare et dersin. bu bir varsayım değil yıllardan beridir böyle. bakın galatasaray'ın fenerbahçenin beşiktaş'ın son yıllarda performansından ötürü en çok antipati duyulan isimlerine. sabriler hasan aliler ismailler bilmemne. yıllardır çok büyük paralar kazanıp beklentinin çok çok altında kalan onlarca yabancı isme yıllarca sabredip sesimizi çıkarmıyorken bu garibanlara yüklenip durduk, halbuki ne hoca ne bi başkası onlardan zaten daha fazlasını beklemiyordu ki.
yani bundan bi 15-20 yıl öncesi hatta neredeyse bi 5 yıl öncesi için kime takımdaki en önemli rol veya pozisyon hangisi diye sorsanız 10 numara, santrafor belki kaleci, belki kimi stoper vs. derdi, bek mevkisi bu listede hep sonda kalırdı. e sol ayaklı olmanın da yine bilindiği üzre nadir bir şey olması üzerine aslında sanki en kimin oynadığı önemli olmayan sırf kontenjan doldurmak için orada bulunan bir mevki gibi olmuştu sanki bir dönem türk futbolunda sol bek, fark ettiyseniz bu mevkiyi hep birileri idare ediyor abi, parlayan kimse yok.
gel gelelim yıl oldu 2023, zibilyon tane yeni futbol terimi girdi sözlüklerimize, futbolun teorisi neredeyse baştan yazıldı, eskiden kazandıran şeyler şimdinin demodesi, eskinin sıradan gözüken şeyleri şimdinin modası falan oldu. bek mevkisnin dönemi hiç olmadığı kadar arttı ve dünya genelinde çok daha fazla sayıda kaliteli bek görmeye başladık. 3'lü savunma veya 5'li savunma (uygulanış biçimine göre her ikisi çok farklı şeyler de aynı şeyler de sayılabilir aslında) bir çok seviyede ve ligde moda oldu vs. ama gel gelelim ki ülkemizde yine bu meret çok değerli arkadaş, bir şey hiç mi değer kaybetmez. şu yabancı sınırı denilen meret bunun elbetteki en büyük sebebi ama hayret edilen şey ben küçükken de aynıydı, yeğenlerimle yaşça küçük akrabalarımızla yaptığımız bugünün geyiği de aynı, sol ayaklıysan sol bek ol, aç kalmazsın. bunca dönem bu kadar aranılan bir meslek gibi görünmesine rağmen nasıl bir tane elle tutulur adam çıkaramadık aklım almıyor.
aklınız varsa ya yazılım öğrenin ya sol bek olun gençler.* * *