2
havaların ısınmasıyla beraber terse dönecek olan rüzgarı da beraberinde getirir.
bir sezon var acayip benziyor hissel olarak. kalan kısmını okan buruk ve galatasaray futbol takımı yapabilecek mi bilmiyorum ancak biz galatasaray taraftarı olarak galatasaray üstünlüğünü ortaya koyduğumuz sürece onlar da yapacaktır.
(bkz: türkiye 1. futbol ligi 1998-1999 sezonu)
löw'lü fenerbahçe arka arkaya 4 gollü cuma akşamı galibiyetleri alıyordu, ilk yarı biterken liderliği de aldılar.
o sezon gerçekten fenerbahçe de çok iyiydi ve sezonu uefa kupası alarak tamamlayacak olan parma fc fenerbahçe'yi zor elemişti. kadıköy'de balic cannavaro'yu attırdı. o efsane buffon thuram asprilla'lı parma kadıköy'de mağlup olmus sonra italya'da turu atlamıştı. (maçın ve turun kırılma anı fenerin direkten dönen topu vardı)*
ligin ilk yarısı oynanan futbolları vs hep övgü alıyordu yine. ve sonra şu anki crespo muadili diyebileceğimiz mevki oyuncusu sakatlandı.
(bkz: metin diyadin/#3457814)
bir başkasına geçeyim hemen (ama burada rakipten ziyade bizim kötü gidişimiz mevcuttu)
şu fatih terim'in ilk dönemindeki gönderilme sözlerinin hatta yerine fransız olması lazım ferdinand isimli bir hocanın bakıldığına dair haberlerin döndüğü zamanlar;
ligin ilk yarısının son maçı öncesi fenerbahçe 9 puan farkla liderdi ancak ligin 2.yarısı rüzgar tamamen bize geçti ve tabiki biz şampiyon olduk. ligin 31.haftası antalyaspor deplasmanında fenerbahçe, antalyaspor'ın 1 penaltı kaçırdığı bir de okocha'nın direkten dönen topunun olduğu maçta 1-1 berabere kaldı. film biraz burda koptu o sezon.
(bkz: 19 nisan 1998 antalyaspor fenerbahçe maçı)
bir sezon var acayip benziyor hissel olarak. kalan kısmını okan buruk ve galatasaray futbol takımı yapabilecek mi bilmiyorum ancak biz galatasaray taraftarı olarak galatasaray üstünlüğünü ortaya koyduğumuz sürece onlar da yapacaktır.
(bkz: türkiye 1. futbol ligi 1998-1999 sezonu)
löw'lü fenerbahçe arka arkaya 4 gollü cuma akşamı galibiyetleri alıyordu, ilk yarı biterken liderliği de aldılar.
o sezon gerçekten fenerbahçe de çok iyiydi ve sezonu uefa kupası alarak tamamlayacak olan parma fc fenerbahçe'yi zor elemişti. kadıköy'de balic cannavaro'yu attırdı. o efsane buffon thuram asprilla'lı parma kadıköy'de mağlup olmus sonra italya'da turu atlamıştı. (maçın ve turun kırılma anı fenerin direkten dönen topu vardı)*
ligin ilk yarısı oynanan futbolları vs hep övgü alıyordu yine. ve sonra şu anki crespo muadili diyebileceğimiz mevki oyuncusu sakatlandı.
(bkz: metin diyadin/#3457814)
bir başkasına geçeyim hemen (ama burada rakipten ziyade bizim kötü gidişimiz mevcuttu)
şu fatih terim'in ilk dönemindeki gönderilme sözlerinin hatta yerine fransız olması lazım ferdinand isimli bir hocanın bakıldığına dair haberlerin döndüğü zamanlar;
ligin ilk yarısının son maçı öncesi fenerbahçe 9 puan farkla liderdi ancak ligin 2.yarısı rüzgar tamamen bize geçti ve tabiki biz şampiyon olduk. ligin 31.haftası antalyaspor deplasmanında fenerbahçe, antalyaspor'ın 1 penaltı kaçırdığı bir de okocha'nın direkten dönen topunun olduğu maçta 1-1 berabere kaldı. film biraz burda koptu o sezon.
(bkz: 19 nisan 1998 antalyaspor fenerbahçe maçı)
