285
bu sezon* ligde toplam 12 dakika forma giyen genç oyuncumuz.
çok iyi bir oyuncu, aşırı derecede yetenekli, takımımıza level atlatır tarzı söylemler için bu entry'i girmiyorum. entry'i girme nedenim ise, çok kötü oynadığımız ve şu ana kadar yenildiğimiz tek maçta* forma giymiş olması. o maçta 77. dakikada 1-0 yenik duruma düştük ve hamza'da oyuna 83. dakikada girdi. sezonun daha henüz 2. maçında 45 bin kişi önünde mağlup duruma düştüğümüz için, taraftarın aklına geçen sezon geldi ve başta abdülkerim olmak üzere birkaç oyuncumuza hafiften yuhalamalar yapıldı. yani hamza tam bir kaos zamanı oyuna girdi. oyuna girdikten sonra her ne kadar mücadelesini vermiş olsa da, yine de bu tür ortamlarda böylesine genç oyuncuların oyuna girmesi doğru değil. bunu yapan teknik direktörlerin tek amacının ortaya konan kötü oyun ve performansın sorgulanmasını önlemek olduğunu düşünüyorum. yani bir nevi bu genç oyuncular kalkan görevi görüyor. vitor pereira bunu çok iyi yapardı mesela. normalde 11-12. haftayı göremeyecek olan bu teknik direktör, genç oyuncuları kullanarak görev süresini sürekli uzatırdı. taraftar da "abii adam genç oyuncu oynatıyor ne yapsın?" şeklinde savunmalarla mağlubiyete kılıf bulurdu. olan da takıma olurdu.
okan hocayı çok seviyorum, hatta uzun yıllar takımımımızın başında kalmasını istiyorum ama maalesef ki o maçta sırf eleştiri odağı olmamak için hamza'yı oyuna aldı. sonrasında hatasını anladı ve bir daha yapmadı. önemli olan da bu zaten. çünkü genç bir oyuncuyu oynatmak istiyorsan;
1- ya 2-3 farkla önde olduğun maçta oyuna alacaksın
2- ya da kendi evinde görece kolay maçlarda ilk 11'de başlatacaksın.
arda güler kaos zamanı oyuna girmediği için yeteneklerini kolayca gösterebildi. eğer yenik durumda oldukları maçta oyuna girseydi hayatta sorumluluk alamazdı. bizim de böyle yapmamız lazım. beklentilerin yüksek olduğu oyuncuların doğru bir maçta, doğru bir zamanda oynaması gerekiyor. tıpkı yunus akgün'ün skor 5-0 iken 84. dakikada oyuna girip 85. dakikada 6. golün asistini yaptığı 27 ağustos 2018 galatasaray alanyaspor maçı gibi. yenik duruma düştüğümüz bir maçta hamza'yı oyuna sürerek veya konyaspor gibi ligin en kaliteli takımlarından birine karşı stopere emin bayram'ı çekerek oyuncuyu kazanamazsın. oyuncuyu, hepimizin şen şakrak olduğu dakikalarda oyuna sürerek kazanabiliriz. tıpkı ozan muhammed'i böyle bir ortamda kazandığımız gibi...
çok iyi bir oyuncu, aşırı derecede yetenekli, takımımıza level atlatır tarzı söylemler için bu entry'i girmiyorum. entry'i girme nedenim ise, çok kötü oynadığımız ve şu ana kadar yenildiğimiz tek maçta* forma giymiş olması. o maçta 77. dakikada 1-0 yenik duruma düştük ve hamza'da oyuna 83. dakikada girdi. sezonun daha henüz 2. maçında 45 bin kişi önünde mağlup duruma düştüğümüz için, taraftarın aklına geçen sezon geldi ve başta abdülkerim olmak üzere birkaç oyuncumuza hafiften yuhalamalar yapıldı. yani hamza tam bir kaos zamanı oyuna girdi. oyuna girdikten sonra her ne kadar mücadelesini vermiş olsa da, yine de bu tür ortamlarda böylesine genç oyuncuların oyuna girmesi doğru değil. bunu yapan teknik direktörlerin tek amacının ortaya konan kötü oyun ve performansın sorgulanmasını önlemek olduğunu düşünüyorum. yani bir nevi bu genç oyuncular kalkan görevi görüyor. vitor pereira bunu çok iyi yapardı mesela. normalde 11-12. haftayı göremeyecek olan bu teknik direktör, genç oyuncuları kullanarak görev süresini sürekli uzatırdı. taraftar da "abii adam genç oyuncu oynatıyor ne yapsın?" şeklinde savunmalarla mağlubiyete kılıf bulurdu. olan da takıma olurdu.
okan hocayı çok seviyorum, hatta uzun yıllar takımımımızın başında kalmasını istiyorum ama maalesef ki o maçta sırf eleştiri odağı olmamak için hamza'yı oyuna aldı. sonrasında hatasını anladı ve bir daha yapmadı. önemli olan da bu zaten. çünkü genç bir oyuncuyu oynatmak istiyorsan;
1- ya 2-3 farkla önde olduğun maçta oyuna alacaksın
2- ya da kendi evinde görece kolay maçlarda ilk 11'de başlatacaksın.
arda güler kaos zamanı oyuna girmediği için yeteneklerini kolayca gösterebildi. eğer yenik durumda oldukları maçta oyuna girseydi hayatta sorumluluk alamazdı. bizim de böyle yapmamız lazım. beklentilerin yüksek olduğu oyuncuların doğru bir maçta, doğru bir zamanda oynaması gerekiyor. tıpkı yunus akgün'ün skor 5-0 iken 84. dakikada oyuna girip 85. dakikada 6. golün asistini yaptığı 27 ağustos 2018 galatasaray alanyaspor maçı gibi. yenik duruma düştüğümüz bir maçta hamza'yı oyuna sürerek veya konyaspor gibi ligin en kaliteli takımlarından birine karşı stopere emin bayram'ı çekerek oyuncuyu kazanamazsın. oyuncuyu, hepimizin şen şakrak olduğu dakikalarda oyuna sürerek kazanabiliriz. tıpkı ozan muhammed'i böyle bir ortamda kazandığımız gibi...
