246
dernek ve aş arasındaki borç alacak meseleleri nedeniyle borç şişik gözüküyor.
https://www.kap.org.tr/tr/Bildirim/1070487
kısa vadeli borçlar içinde futbolcuların 2022-2023 sezonunda alacakları garanti para vs. var. bu miktar da haliyle arttı. euro geçen ekim kaç tl'ydi şimdi kaç tl oldu. bir sene içerisinde futbolculara ödememiz gereken para miktarındaki tl bazındaki değişim de borcu yukarı hoplatıyor. bu gayet doğal. euro bazında bakarsanız da rakamlar çok normal. 120 milyon da maç başına ücret/başarıya bağlı prim var. duruma göre bunu da ödeyeceğiz. teorik olarak gelirimizin zaten maaşları ödemeye yetmesi gerekiyor dolayısıyla bu kısma çok takılmıyorum ben. haksız fesih tazminat alacak vs. muhabbeti için 90 milyon tl'lik karşılık konmuş. sanırım belhanda'nın torrent'in falan parası. dava bitince para ödenir bilançoya ek yük gelmez. ayrıca şu kulüpler bilançolarını döviz olarak tutsunlar artık bir zahmet.
kar zarar tablosuna bakılırsa zaten geçen 2022 haziran ağustos arası 11 milyon tl kâr elde edilmiş. geçen sezon rezil futbola rağmen doğru maaş politikası sayesinde de bu üç aylık periyotta kar etmişiz. bu iyi bir gelişme ancak bu sene avrupa ligi gelirinden mahrumuz.
özkaynaklar tl cinsinden 1 yıl önceye göre -1,2 milyardan eksi 1,1 milyara'a gelecek şekilde iyileşmiş. üstelik bugünün 1 milyar tlsi 1 sene önce enflasyon nedeniyle iki kat değerliydi bunu da düşünmek lazım.
şimdi gelelim esas meselelere. yani uzun vadeli borçlara ve aslında borç olan 2 milyarlık futbol aş'nin dernekten olan alacağına:
aş bilançosunun özetine bakarsanız ilişkili taraflardan 2 milyar tl alacak ve buna karşılık toplam 5 milyar tl borç var. bunun da 2,7 milyonu bankalara olan borç. o da merkez bankası faiz oranı artı bir şeyler olan meşhur bankalar birliği anlaşması. yani komik bir faiz işletilen borç.
bankalar birliği anlaşmasından şu şartlarda çıkmak enayilik olur. eskiden dolarla ve üzerine neredeyse %10 falan faiz ödenerek denizbank'tan falan rica minnet dilene dilene kredi alınırdı, şimdi aldığımız krediye bırakın faiz ödemeyi anaparası dolar bazında eriyor. ne zaman hükümet değişir politika faizini enflasyonu baskılamak için zart diye %50 falan yapar o zaman elde para varsa bu karlı anlaşma sonlandırılır ama şimdilik limit mimit boşverin bankalar anlaşmasına devam edelim.
derneğin kulübe 2 milyar borcu var dedik ama dernekte böyle bir paranın olmadığını hepimiz biliyoruz. yani en azından şimdilik yok. bu borç da yıllar yılı amatör branşları vs. finanse etmek için kullanıldı. dolayısıyla bu da aslında galatasaray'ın borcu, ama bu durum da zaten hep böyleydi. bugüne kadar galatasaray futbol aş. stadı, isim hakkını falan dernekten beleşe kullandı karşılığında derneğe borç verdi (finansal fair play vs. için çakallık diyelim).
nef arena'nın kullanım hakkı, florya tesisleri vs. derneğe ait. galatasaray futbol aş bunun için yıllık kullanım bedeli ödemeye başlar ve bu bedeli dernek aş'ye olan mahsup ederse o borç dernekten kulübe geçmiş olur.
gazetelerin borç iki katına çıktı yalanları da biraz bundan kaynaklanıyor. son mali kurulda dernek ve bağlı ortaklıklarının net borcu 2.5 milyar dendiğine göre burada derneğin başka yerlere büyük ve süpriz bir borcu olmamalı.
şimdi riva'dan gelecek para ne olacak sorusuna gelelim.
bu para derneğin aş'ye borcunu rahat rahat kapatır gibi duruyor ama öyle nakit verip borcu kapatmaya ne gerek var. dernek o borcu stad ve isim hakkı kullanım bedeline sayıp gelecekte borcu öyle peyder pey mahsuplaşsın.
riva'dan gelen parayla da sermaye artırsın. böylelikle derneğin riva'nın parasından koyacağı her 100 lira karşılığı yatırımcıların da 66 lira koyması gerekir. koymazlarsa derneğin hisse oranı artar sonra düzelen bilançosuyla tekrar iyi fiyata hisse satar. nasıl güzel fikir değil mi?
ama spk sermaye artırımına bu şartlarda onay vermez. haklı olarak hadi lan oradan 2 milyar tl borç takmışsın. sen önce borcunu öde, sonra sermaye artırımına katıl da diyebilir, diyecektir de. aksi halde mali olarak galatasaray diğer rakiplerinin fersah fersah önüne geçecek.
ünal aysal da bu çakallığa başvurmuştu ama o önce derneğin hisselerini satıp gelen parayı tekrar sermaye artırımına kullanmıştı. rakamları atıyorum, %100 gs hissesini %60'a düşürmüştü. %40'lık hisse karşılığı 100 birim para almıştı. sonra bu 100 birim parayı tekrar sermaye artırımı ile kulübe sokmuştu. bunun için de 100 dernek 50 de yatırımcılar ödemişti. böylelikle gs kasasına havadan 100 değil 150 birim para girmişti.
rahmetli başkan duygun yarsuvat'tan alıntılayayım
--- alıntı ---
ikinci sermaye artışı haziran 2012'de yapılmak istenmiş ama spk buna müsaade etmemiştir. galatasaray sportif aş'ye türk telekom arena'nın tüm koltukları devredilmiştir. dolayısıyla bugün derneğin hiçbir geliri yoktur. uefa futboldan gelen bütün gelirlerin sportif aş'ye ait olması gerektiğini belirtiği için bu devir yapılmıştır.
--- alıntı ---
o dönemde tabii stad gelirleri vs. derneğe aitti. bu sefer de futbol aş. sürekli derneğe sürekli borç yapıyordu.
eskiden bilet alanlar bilirler. gişeden 5 milyona bilet alırdınız. bilet bedeli 1 milyon lira yazardı elinize 4 milyon liralık da derneğe bağış makbuzu tutuştururlardı (vergi avantajı). para derneğe gittiği için de aş derneğe borçlanırdı.
neyse işte bu şartlar altında dernek de sermaye artırırken işte benim futbol aş'den alacağım var. benim sermaye artırımına koyacağım parayı buna sayın işte benim para vermeme gerek yok, borsa yatırımcıları kendi paylarını versin diyordu. spk buna dur dedi ve uefa da haklı olarak finansal fair play'i devreye sokup futbolun geliri gideri kendi içinde olmalı diyince vs. futboldan elde edilen tüm gelirler futbol aş'ye nakledilmişti. bu sefer de dernek aş'ye borç takmaya başladı. işte her bir yeri çakallık dolu. yatırımcı açısından hakkaniyetli olduğu da söylenemez ama ben taraftarım banane lan yatırımcıdan.
neyse işte ben bu kadar karamsar bir tablo göremiyorum. aslında görüyorum da yani geçen sene beyaz ya da gri olan tablo şimdi kararmadı. zaten 20 yıldır kapkara o tablo. hee şayet riva projesi iyi gider, nelsson'dan iyi bonservis elde edilirse, takım iyi oynar stad 40bin ortalama çekerse tablonun rengi birkaç ton açılır.
https://www.kap.org.tr/tr/Bildirim/1070487
kısa vadeli borçlar içinde futbolcuların 2022-2023 sezonunda alacakları garanti para vs. var. bu miktar da haliyle arttı. euro geçen ekim kaç tl'ydi şimdi kaç tl oldu. bir sene içerisinde futbolculara ödememiz gereken para miktarındaki tl bazındaki değişim de borcu yukarı hoplatıyor. bu gayet doğal. euro bazında bakarsanız da rakamlar çok normal. 120 milyon da maç başına ücret/başarıya bağlı prim var. duruma göre bunu da ödeyeceğiz. teorik olarak gelirimizin zaten maaşları ödemeye yetmesi gerekiyor dolayısıyla bu kısma çok takılmıyorum ben. haksız fesih tazminat alacak vs. muhabbeti için 90 milyon tl'lik karşılık konmuş. sanırım belhanda'nın torrent'in falan parası. dava bitince para ödenir bilançoya ek yük gelmez. ayrıca şu kulüpler bilançolarını döviz olarak tutsunlar artık bir zahmet.
kar zarar tablosuna bakılırsa zaten geçen 2022 haziran ağustos arası 11 milyon tl kâr elde edilmiş. geçen sezon rezil futbola rağmen doğru maaş politikası sayesinde de bu üç aylık periyotta kar etmişiz. bu iyi bir gelişme ancak bu sene avrupa ligi gelirinden mahrumuz.
özkaynaklar tl cinsinden 1 yıl önceye göre -1,2 milyardan eksi 1,1 milyara'a gelecek şekilde iyileşmiş. üstelik bugünün 1 milyar tlsi 1 sene önce enflasyon nedeniyle iki kat değerliydi bunu da düşünmek lazım.
şimdi gelelim esas meselelere. yani uzun vadeli borçlara ve aslında borç olan 2 milyarlık futbol aş'nin dernekten olan alacağına:
aş bilançosunun özetine bakarsanız ilişkili taraflardan 2 milyar tl alacak ve buna karşılık toplam 5 milyar tl borç var. bunun da 2,7 milyonu bankalara olan borç. o da merkez bankası faiz oranı artı bir şeyler olan meşhur bankalar birliği anlaşması. yani komik bir faiz işletilen borç.
bankalar birliği anlaşmasından şu şartlarda çıkmak enayilik olur. eskiden dolarla ve üzerine neredeyse %10 falan faiz ödenerek denizbank'tan falan rica minnet dilene dilene kredi alınırdı, şimdi aldığımız krediye bırakın faiz ödemeyi anaparası dolar bazında eriyor. ne zaman hükümet değişir politika faizini enflasyonu baskılamak için zart diye %50 falan yapar o zaman elde para varsa bu karlı anlaşma sonlandırılır ama şimdilik limit mimit boşverin bankalar anlaşmasına devam edelim.
derneğin kulübe 2 milyar borcu var dedik ama dernekte böyle bir paranın olmadığını hepimiz biliyoruz. yani en azından şimdilik yok. bu borç da yıllar yılı amatör branşları vs. finanse etmek için kullanıldı. dolayısıyla bu da aslında galatasaray'ın borcu, ama bu durum da zaten hep böyleydi. bugüne kadar galatasaray futbol aş. stadı, isim hakkını falan dernekten beleşe kullandı karşılığında derneğe borç verdi (finansal fair play vs. için çakallık diyelim).
nef arena'nın kullanım hakkı, florya tesisleri vs. derneğe ait. galatasaray futbol aş bunun için yıllık kullanım bedeli ödemeye başlar ve bu bedeli dernek aş'ye olan mahsup ederse o borç dernekten kulübe geçmiş olur.
gazetelerin borç iki katına çıktı yalanları da biraz bundan kaynaklanıyor. son mali kurulda dernek ve bağlı ortaklıklarının net borcu 2.5 milyar dendiğine göre burada derneğin başka yerlere büyük ve süpriz bir borcu olmamalı.
şimdi riva'dan gelecek para ne olacak sorusuna gelelim.
bu para derneğin aş'ye borcunu rahat rahat kapatır gibi duruyor ama öyle nakit verip borcu kapatmaya ne gerek var. dernek o borcu stad ve isim hakkı kullanım bedeline sayıp gelecekte borcu öyle peyder pey mahsuplaşsın.
riva'dan gelen parayla da sermaye artırsın. böylelikle derneğin riva'nın parasından koyacağı her 100 lira karşılığı yatırımcıların da 66 lira koyması gerekir. koymazlarsa derneğin hisse oranı artar sonra düzelen bilançosuyla tekrar iyi fiyata hisse satar. nasıl güzel fikir değil mi?
ama spk sermaye artırımına bu şartlarda onay vermez. haklı olarak hadi lan oradan 2 milyar tl borç takmışsın. sen önce borcunu öde, sonra sermaye artırımına katıl da diyebilir, diyecektir de. aksi halde mali olarak galatasaray diğer rakiplerinin fersah fersah önüne geçecek.
ünal aysal da bu çakallığa başvurmuştu ama o önce derneğin hisselerini satıp gelen parayı tekrar sermaye artırımına kullanmıştı. rakamları atıyorum, %100 gs hissesini %60'a düşürmüştü. %40'lık hisse karşılığı 100 birim para almıştı. sonra bu 100 birim parayı tekrar sermaye artırımı ile kulübe sokmuştu. bunun için de 100 dernek 50 de yatırımcılar ödemişti. böylelikle gs kasasına havadan 100 değil 150 birim para girmişti.
rahmetli başkan duygun yarsuvat'tan alıntılayayım
--- alıntı ---
ikinci sermaye artışı haziran 2012'de yapılmak istenmiş ama spk buna müsaade etmemiştir. galatasaray sportif aş'ye türk telekom arena'nın tüm koltukları devredilmiştir. dolayısıyla bugün derneğin hiçbir geliri yoktur. uefa futboldan gelen bütün gelirlerin sportif aş'ye ait olması gerektiğini belirtiği için bu devir yapılmıştır.
--- alıntı ---
o dönemde tabii stad gelirleri vs. derneğe aitti. bu sefer de futbol aş. sürekli derneğe sürekli borç yapıyordu.
eskiden bilet alanlar bilirler. gişeden 5 milyona bilet alırdınız. bilet bedeli 1 milyon lira yazardı elinize 4 milyon liralık da derneğe bağış makbuzu tutuştururlardı (vergi avantajı). para derneğe gittiği için de aş derneğe borçlanırdı.
neyse işte bu şartlar altında dernek de sermaye artırırken işte benim futbol aş'den alacağım var. benim sermaye artırımına koyacağım parayı buna sayın işte benim para vermeme gerek yok, borsa yatırımcıları kendi paylarını versin diyordu. spk buna dur dedi ve uefa da haklı olarak finansal fair play'i devreye sokup futbolun geliri gideri kendi içinde olmalı diyince vs. futboldan elde edilen tüm gelirler futbol aş'ye nakledilmişti. bu sefer de dernek aş'ye borç takmaya başladı. işte her bir yeri çakallık dolu. yatırımcı açısından hakkaniyetli olduğu da söylenemez ama ben taraftarım banane lan yatırımcıdan.
neyse işte ben bu kadar karamsar bir tablo göremiyorum. aslında görüyorum da yani geçen sene beyaz ya da gri olan tablo şimdi kararmadı. zaten 20 yıldır kapkara o tablo. hee şayet riva projesi iyi gider, nelsson'dan iyi bonservis elde edilirse, takım iyi oynar stad 40bin ortalama çekerse tablonun rengi birkaç ton açılır.
