21
birçok eksiği bulunan belgesel zira konuşan kişiler sadece kendi bakış açılarından olayı anlatıyor. birinin dediği bir başkası ile çakıştığında belgeseli çekenler kontra bir soru sormamış hiç.
belgeseli 2-3 hafta önce çıktığı için tam hatırlayamıyorum ama şöyle bir-iki örnek verebilirim: florentino perez'in "figo gelmezse bütün üyelere kombine alırım, aidatlarını öderim" demesini haber yapan gazeteci bu kısmı salladığını itiraf ediyordu. ama perez ise yaptığı basın toplantısında "aidatları ödeyeceğim" diyordu. mesela gazetecinin burada yalan söylediğini itiraf etmesine rağmen perez'e niye bu konuda geri vites yapmadığı sorulabilirdi.
figo, ön sözleşmeye imza atmadığı için "ne ön sözleşmesi?" ayağı yaptığında, menajeri "yalan konuşmaya gerek yok, figo'ya sözleşmeyi okudum, o da imzala dedi ve imzaladım" şeklindeki muhabbetten sonra figo'ya "ee bak menajerin böyle diyor, yalan mı söylüyor?" diye sorulabilirdi.
mesela the last dance belgeselinde kim ne demişse bunu doğrulamak için o kişiye söylenen şey dinletiliyor veya izletiliyordu. bu bakımdan konunun muhatabı olan kişi "evet öyleydi" ya da "hayır yok öyle bir şey" şeklinde cevap verebiliyordu.
hatta figo belgeselinin bir yerinde "herkes farklı hikaye anlatıyor" diye arka plandan biri bir şey bile diyordu. e farklı hikayeler anlatılıyorsa çapraz sorgu misali sorular sorsanıza.
bir iki noktada sanki anlatılanları diğer kişiye dinletiyormuş gibi yapsalar da, çoğu yerde boş yere görüntü kaydı almışlar. figo menajerine sallarken o anda menajeri geliyor görüntüye, gülüyor falan. cevap vermiyor bile vs.
kısacası kurgu olarak bence sınıfta kalan bir belgesel olmuş. italya'da 2 kulübe imza atma skandalı ise 1 dakikada geçilmiş. sırf orada bile menajerinin ne mal olduğunu göstermek için parma veya juve'den birileri bulunup konuşturulabilirdi. büyük bir potansiyel heba edilmiş bence.
belgeseli 2-3 hafta önce çıktığı için tam hatırlayamıyorum ama şöyle bir-iki örnek verebilirim: florentino perez'in "figo gelmezse bütün üyelere kombine alırım, aidatlarını öderim" demesini haber yapan gazeteci bu kısmı salladığını itiraf ediyordu. ama perez ise yaptığı basın toplantısında "aidatları ödeyeceğim" diyordu. mesela gazetecinin burada yalan söylediğini itiraf etmesine rağmen perez'e niye bu konuda geri vites yapmadığı sorulabilirdi.
figo, ön sözleşmeye imza atmadığı için "ne ön sözleşmesi?" ayağı yaptığında, menajeri "yalan konuşmaya gerek yok, figo'ya sözleşmeyi okudum, o da imzala dedi ve imzaladım" şeklindeki muhabbetten sonra figo'ya "ee bak menajerin böyle diyor, yalan mı söylüyor?" diye sorulabilirdi.
mesela the last dance belgeselinde kim ne demişse bunu doğrulamak için o kişiye söylenen şey dinletiliyor veya izletiliyordu. bu bakımdan konunun muhatabı olan kişi "evet öyleydi" ya da "hayır yok öyle bir şey" şeklinde cevap verebiliyordu.
hatta figo belgeselinin bir yerinde "herkes farklı hikaye anlatıyor" diye arka plandan biri bir şey bile diyordu. e farklı hikayeler anlatılıyorsa çapraz sorgu misali sorular sorsanıza.
bir iki noktada sanki anlatılanları diğer kişiye dinletiyormuş gibi yapsalar da, çoğu yerde boş yere görüntü kaydı almışlar. figo menajerine sallarken o anda menajeri geliyor görüntüye, gülüyor falan. cevap vermiyor bile vs.
kısacası kurgu olarak bence sınıfta kalan bir belgesel olmuş. italya'da 2 kulübe imza atma skandalı ise 1 dakikada geçilmiş. sırf orada bile menajerinin ne mal olduğunu göstermek için parma veya juve'den birileri bulunup konuşturulabilirdi. büyük bir potansiyel heba edilmiş bence.