366
şu haliyle "süper" liğin kenarından kıyısından geçmeyen, ihtimali dahi olmayan bir haldedir.
bir an önce dünyada pek örneği kalmayan "bay"lı ligden normale dönmesi gereken ve mümkünse 16 takımı aşmayacak ve yarışmayı arttıracak, örneğin son avrupa bileti ve ligden düşecek son takımlar için bir kaç takımı hedefte tutacak lig sonu ikili elemeli tur içeren formata bürünmesi gereken ligdir, bu sayede ligde amaçsız takım kalmayacak, ligin sonundaki olası salmaların önüne geçilecektir.
aynı zamanda yabancı sayısının tez elden serbest bırakılması da rekabeti arttıracak önemli bir faktördür.
öte yandan, hakemlere çok katı bir şekilde "oyunu hızlandırma" üzerine baskıda bulunulması, oyunu soğutan, ne stattaki ne de ekran başındaki izleyiciye saygısı olan kötü niyetli oyunculara kesinlikle müsamaha gösterilmemesi, bu oyunculara 90+3 değil, gerekirse oyunun 3. dakikasında kartlı ikazlarda bulunulması elzemdir.
lakin oyunun hızlanmasını istemeyen, o tempolara dayanamayacak hakem sayımız da maalesef hiç de az değildir, ortalık maalesef "oyun yavaş olsun, elimde olsun, sonra başım ağrımasın"cı zihniyetindeki hakemlerden geçilmemektedir.
özetle, ota-boka düdük çalan, topu oyunda 60 dakikanın altında tutan hakemler kızağa çekilmelidir.
maçların başlangıç, bitiş, devre arası sürelerine riayet edilmelidir. 20.00'de başlayan maç, anormal bir durum olmadıkça en geç 21.50-21.55 bandında (ki o da uzatmalardan kaynaklanabilecek sarkmalar nedeniyle) bitmiş olmalıdır.
zaten topun oyunda kalışı arttıkça uzatma dakikaları da otomatikman azalacaktır.
var'ın kullanımı, özellikle içinde bulunduğumuz 2022-2023 sezonunda iyice ligi dizayn etme aracına dönüşmeye başlamıştır, yayıncı kuruluşun da dikkati çekilerek yeniden hakkaniyetli bir uygulamaya dönüşmelidir.
gözünün önündeki pozisyonlarda dahi karar verme riski almayıp insiyatifi tamamen var'a bırakan hakemlere emekleri için teşekkür edilerek hayatlarında başarılar dilenmelidir.
var kullanım süresinin oyunu baltalamasına engel olunmalı, daha hızlı, daha pratik kontroller sağlanmalıdır.
bu ve benzeri tedbirler alınırsa belki o zaman adı "sözde" süper olan ligimiz, süper olma yoluna hafiften girer ve seyir zevki artarsa futboldan soğuyan izleyici yeniden statlara dönmeye başlar...
edit: imla ve ekleme
en önemli maddeyi unutmuşum;
süper ligin önündeki en büyük engel:
siyasetin bir an önce elini eteğini tff ve futbolun üzerinden çekmesi gerekliliği.
yukarıdaki her şey belki olur da işte bunu, özellikle bugünkü yapıda çok zor görüyorum maalesef...
bir an önce dünyada pek örneği kalmayan "bay"lı ligden normale dönmesi gereken ve mümkünse 16 takımı aşmayacak ve yarışmayı arttıracak, örneğin son avrupa bileti ve ligden düşecek son takımlar için bir kaç takımı hedefte tutacak lig sonu ikili elemeli tur içeren formata bürünmesi gereken ligdir, bu sayede ligde amaçsız takım kalmayacak, ligin sonundaki olası salmaların önüne geçilecektir.
aynı zamanda yabancı sayısının tez elden serbest bırakılması da rekabeti arttıracak önemli bir faktördür.
öte yandan, hakemlere çok katı bir şekilde "oyunu hızlandırma" üzerine baskıda bulunulması, oyunu soğutan, ne stattaki ne de ekran başındaki izleyiciye saygısı olan kötü niyetli oyunculara kesinlikle müsamaha gösterilmemesi, bu oyunculara 90+3 değil, gerekirse oyunun 3. dakikasında kartlı ikazlarda bulunulması elzemdir.
lakin oyunun hızlanmasını istemeyen, o tempolara dayanamayacak hakem sayımız da maalesef hiç de az değildir, ortalık maalesef "oyun yavaş olsun, elimde olsun, sonra başım ağrımasın"cı zihniyetindeki hakemlerden geçilmemektedir.
özetle, ota-boka düdük çalan, topu oyunda 60 dakikanın altında tutan hakemler kızağa çekilmelidir.
maçların başlangıç, bitiş, devre arası sürelerine riayet edilmelidir. 20.00'de başlayan maç, anormal bir durum olmadıkça en geç 21.50-21.55 bandında (ki o da uzatmalardan kaynaklanabilecek sarkmalar nedeniyle) bitmiş olmalıdır.
zaten topun oyunda kalışı arttıkça uzatma dakikaları da otomatikman azalacaktır.
var'ın kullanımı, özellikle içinde bulunduğumuz 2022-2023 sezonunda iyice ligi dizayn etme aracına dönüşmeye başlamıştır, yayıncı kuruluşun da dikkati çekilerek yeniden hakkaniyetli bir uygulamaya dönüşmelidir.
gözünün önündeki pozisyonlarda dahi karar verme riski almayıp insiyatifi tamamen var'a bırakan hakemlere emekleri için teşekkür edilerek hayatlarında başarılar dilenmelidir.
var kullanım süresinin oyunu baltalamasına engel olunmalı, daha hızlı, daha pratik kontroller sağlanmalıdır.
bu ve benzeri tedbirler alınırsa belki o zaman adı "sözde" süper olan ligimiz, süper olma yoluna hafiften girer ve seyir zevki artarsa futboldan soğuyan izleyici yeniden statlara dönmeye başlar...
edit: imla ve ekleme
en önemli maddeyi unutmuşum;
süper ligin önündeki en büyük engel:
siyasetin bir an önce elini eteğini tff ve futbolun üzerinden çekmesi gerekliliği.
yukarıdaki her şey belki olur da işte bunu, özellikle bugünkü yapıda çok zor görüyorum maalesef...