8792
özellikle sözlükte çoğunluğu kendini kandıran taraftar grubu. geçen sene başında da yine burada takımın zamanla açılacağı, transferlerin oturacağı, rahatlıkla şampiyon olunabileceği vb. şeyler yazılıyordu. velhasıl takım neredeyse küme düşüyordu. üstüne bir de takımı kimin kurduğu belli olduğu halde suçun büyük kısmı başkalarına atıldı.
bu sene de bakıyorsun; ortada oynanan düzgün bir oyun ya da şablon yok. takım 8 maçta 9 gol atmış. iki farkla kazandığın maç yok. değişikliklerin bir standartı yok. maç kazandıracak hamleleri geçtim, yapılan hamleler neredeyse maçı aleyhimize çeviriyor.kötü oynayanlar ısrarla oynatılmaya devam ediliyor. gereksiz oyuncu ısrarları aynen devam ediyor.
maçtan sonra bir bölüm taraftar "şöyle iyiydik, böyle iyiydik, şu kadar pozisyona girdik de bir tek gol atamadık" vs. yazıyor. geçen sene de çok iyi "xg" yakalıyorduk mesela! ama nedense neredeyse küme düşecektik. iyiysen takır takır atarsın. bu kadar basit.
üstüne bir de yabancı oyuncu kuralı bahanesi çıktı tabi bu sene. tamam saçma bir kural ama bu sene lig başlayınca gelmedi bu kural. madem sorun olacaktı, kadroyu ona göre kurmak gerekirdi. taraftar mı düşünecek bunu teknik direktör mü? biraz para basar alırdın umut'u en basitinden.
o yüzden bunlar sadece bahane olur. bu taraftar 3 sene boyunca teknik direktöründen yeterince bahane dinledi zaten.
tüm bunlara bakınca takımda ciddi bir teknik direktör sorunu olduğu ortada. bunu inkar edersek sonumuz yine geçen sene gibi olur. bu kadro o rezil durumlara düşmez belki ama şampiyonluktan da kısa sürede uzaklaşırız.
okan hocanın önündeki 2-3 maç çok kritik. bay da geçtiğimiz haftada 2 hafta süresi var takımdaki sorunları çözmek için. 2 hafta sonra taraftarın karşısına yine gomis'le, yunus'la, kerem'le çıkarsa kredisini iyice bitirir.
bu şekilde devam edersek de dünya kupası esnasında kendimizi hoca bakarken bulabiliriz.
bu sene de bakıyorsun; ortada oynanan düzgün bir oyun ya da şablon yok. takım 8 maçta 9 gol atmış. iki farkla kazandığın maç yok. değişikliklerin bir standartı yok. maç kazandıracak hamleleri geçtim, yapılan hamleler neredeyse maçı aleyhimize çeviriyor.kötü oynayanlar ısrarla oynatılmaya devam ediliyor. gereksiz oyuncu ısrarları aynen devam ediyor.
maçtan sonra bir bölüm taraftar "şöyle iyiydik, böyle iyiydik, şu kadar pozisyona girdik de bir tek gol atamadık" vs. yazıyor. geçen sene de çok iyi "xg" yakalıyorduk mesela! ama nedense neredeyse küme düşecektik. iyiysen takır takır atarsın. bu kadar basit.
üstüne bir de yabancı oyuncu kuralı bahanesi çıktı tabi bu sene. tamam saçma bir kural ama bu sene lig başlayınca gelmedi bu kural. madem sorun olacaktı, kadroyu ona göre kurmak gerekirdi. taraftar mı düşünecek bunu teknik direktör mü? biraz para basar alırdın umut'u en basitinden.
o yüzden bunlar sadece bahane olur. bu taraftar 3 sene boyunca teknik direktöründen yeterince bahane dinledi zaten.
tüm bunlara bakınca takımda ciddi bir teknik direktör sorunu olduğu ortada. bunu inkar edersek sonumuz yine geçen sene gibi olur. bu kadro o rezil durumlara düşmez belki ama şampiyonluktan da kısa sürede uzaklaşırız.
okan hocanın önündeki 2-3 maç çok kritik. bay da geçtiğimiz haftada 2 hafta süresi var takımdaki sorunları çözmek için. 2 hafta sonra taraftarın karşısına yine gomis'le, yunus'la, kerem'le çıkarsa kredisini iyice bitirir.
bu şekilde devam edersek de dünya kupası esnasında kendimizi hoca bakarken bulabiliriz.