90
genelde ummadık taşın baş yardığı klasman. genelde en çok tutan, en coşkulu söylenen ve en akılda kalan tezahüratlar en "dandik" şarkılardan çıkar. mesela çıktığı sene dalga konusu olan mahsun kırmızıgül'ün "dinle" şarkısının beşiktaş tribününde "biz niye böyle şeyler çıkartamıyoruz" dedirten bir tezahürata dönüşmesi gibi. ya da harun kolçak'ın "avuç içi kadar" şarkısından galatasaray tarihinin efsane pankartlarından birinin çıkması gibi...
doğru düzgün, yaratıcı ve takıma gaz verecek bir tezahüratı üretecek üretkenlik bugün sanatçı diye türkiye'de ekmek yiyen insanlarda bile bulunmuyor. otosansür, ekonomi ve sosyal çöküntü öyle bir seviyeye geldi ki artık aynı şeylerin az biraz değiştirilmesinden başka bir ürün çıkmıyor.
bu ortamda tribünlerdeki insanları suçlamak da bir tutam haksızlık aslında...
doğru düzgün, yaratıcı ve takıma gaz verecek bir tezahüratı üretecek üretkenlik bugün sanatçı diye türkiye'de ekmek yiyen insanlarda bile bulunmuyor. otosansür, ekonomi ve sosyal çöküntü öyle bir seviyeye geldi ki artık aynı şeylerin az biraz değiştirilmesinden başka bir ürün çıkmıyor.
bu ortamda tribünlerdeki insanları suçlamak da bir tutam haksızlık aslında...