6
öncelikle belirtmek lazım ki çaprazdan slovenya'nın gelmemesinin oldukça iyi olduğu son 16 basketbol maçıdır. çünkü luka doncic gibi istediği her yerden sayının her türlüsünü bulan bir oyuncuyla uğraşmaktansa kısalarda ciddi zaafları olan fransa ile uğraşırım. ayrıca slovenya'da goran dragic, klemen prepelic, vlatko cancar gibi parçaları da hiç ama hiç unutmamak lazım. dolayısıyla fransa bazı açılardan ispanya'nın yaptığı gibi bize üstünlük kuracak olsa da şansımızın slovenya karşısında son 16 maçı oynamaya göre daha fazla olduğunu düşünüyorum.
fransa nasıl bize üstünlük kurabilir? aslında cevap çok basit. ispanya maçı eminim fransa'ya mükemmel bir referans olmuştur. belki de ispanya maçının grubun başlarında oynamak bizim açımızdan daha efektif olabilirdi. ispanya maçında o kadar çok hücum ribaundu verip boyalı alanda ezildik ki fransa karşısında moustapha fall, rudy gobert, guerschon yabusele ve vincent poirier karşısında özellikle ribaundlar konusunda ne yaparız kara kara düşünüyorum. fransa'nın en büyük avantajı bu uzun rotasyonuyken bizim de en büyük zaafımız örtüşmüş durumda. bu bizim için ciddi bir dezavantaj olacaktır. bunu kısmen avantajımıza çevirme şansımız da yok değil. fransa'nın koçu vincent collet zaman zaman poirier ve gobert'i yan yana oynatıyor ki bu oyuncular içeriye tamamen gömülen ve dış şut tehditi olmayan oyuncular. durum böyle olunca bu oyuncular kısalar tarafından fazlasıyla beslenmesi lazım ki oyununun içinde kalabilsinler. cedi osman, furkan korkmaz ve şehmus hazer ile kısalara yapacağımız baskılar ile bu oyuncuların beslenmesini minimize etmemiz, devamında oyundan biraz soğutarak düşürmemiz mümkün olabilir. bu konuda da kısmen avantajımız söz konusu çünkü fransa'da thomas heurtel gibi ne zaman ne yapacağı belli olmayan bir oyuncu mevcut. heurtel öyle bir maç oynayabilir ki bizim adımıza sahanın en iyisi olabilir. şehmus hazer, furkan korkmaz ve belki buğrahan tuncer'in doğrudan kendisine yapacakları baskı çok ama çok önemli olacaktır. öte yandan fransa tarafında kısaları düşündüğümüzde evan fournier de bu turnuvada pek istikrarlı değil ve elie okobo da oldukça kötü bir turnuva geçiriyor. bu arada fransa'nın en büyük dezavantajının kısalar olduğunu söylemişken shane larkin'in olmaması da bizim adımıza büyük şanssızlık. iyi bir turnuva geçirmiyordu ama dikkatlari dağıtarak ciddi bir tehdit olabilirdi. bu turnuvada savunmada da kendi genel performansının bence üzerindeydi.
biraz da biz neleri farklı yapabiliriz ona bakalım hemen. niye bu kadar özgüvensiz gözüktüğünü anlayamadığım sertaç şanlı'nın bu maçtaki rolü bence çok önemli. kendisine niyeyse gruplarda neredeyse hiç dış şut hazırlamadık. 1 tane bile pick&pop oynadığımızı hatırlamıyorum. sertaç formsuz olabilir, performansı düşük olabilir, savunmada da zaafları olabilir ama oyun ona geldiğinde bu şutları atması lazım. aksi halde fazlasıyla gömülüyoruz ve bir üst paragrafın başlarında bahsettiğim fransa uzunlarının bize kurabileceği muhtemel üstünlükle karşılaşıyor olacağız. farklı bir şeyler yapmak lazım. sertaç'ın bu şutları var. niye kendisine pozisyon hazırlamayalım ki. kendisi de içeri gömüldüğünde furkan ve özellikle cedi'nin isolation hücumlarına kalıyoruz ki bu açıkçası benim hiç istemediğim bir şey. hadi furkan'ın bazı durumlarda bunu yapmaya kredisi var ve yapması da lazım. muhakkak sadece perdeden çıkıp ceza şutu kullanacak bir oyuncu değil furkan. biraz uzun konusu dağılmış olacak ama furkan demişken shane larkin'in yokluğunda kendisinin top yönlendirmesi oldukça kritik olacaktır. furkan zeki bir oyuncu. hele de fransa'nın kısa problemi varken bu özelliğine bugün fazlasıyla ihtiyacımız olacaktır. umarım heurtel'i delirtmeyi de başarır.
bu arada ispanya maçında ahlar vahlar arasında kaçan şutlar, kaçırılan fırsatlar oldu ama ekstra giren şutlar olduğunu da unutmamak lazım. ayrıca gidip de cedi'ye şut sokamadı, top kaybı yaptı diye sitem etmek yerine herkese olabildiğince kendi rolünü oturtmak gerekiyor. cedi'nin savunmadaki eforu özellikle ispanya maçında en top noktadaydı. savunmada kısalara böyle baskı yapalım ama hücumda cedi verimsiz olsun ben razıyım. yeter ki, biraz daha çeşitli oyun planımız olsun. konuyla ilgili olarak da sertaç ve alperen'in aynı anda sahada olduğu zamanlarda ikisini de dışarı çekmemiz fransa'nın dengesini alt üst edebilir. hele de alperen biraz dış şutuna güvenip "ben atabiliyorum, beni uzaktan savunmayın." imajını aktarabilirse uzunlar konusunda da ibreyi ortaya getirebiliriz. ercan osmani'nin aldığı sürelerde dış katkısı, en azından denemeleri belirleyici bir diğer faktör olacaktır. hatta uzunların kendi şut tehditlerinin haricinde uzunları dışarı çekerek perdeler üzerinden melih mahmutoğlu ve cedi osman'a pozisyonlar hazırlayabiliriz.
şimdi x faktörlere geçelim. öncelikle larkin'in yokluğunda şehmus'un rolü çok daha büyüyecektir ama buğrahan'ın da kendisini hazır tutması gerekiyor. kafaca ne durumda bilmiyorum ama onuralp bitim'e bile rol düşebilir. tabi burada asıl odaklanmamız gereken isim buğrahan tuncer. kendisi ispanya maçında kaçırdığı 2 kritik üçlük ile eleştirildi ve ilgili eleştiriler bana göre de haklı ama bu maç başka bir maç. çık göster kendini. oyun mutlaka kendisine bir noktada gelecek. bu noktada da işte o şutlar zaten girecek. hazır tutsun kendisini. ek olarak iyi bir turnuva geçirmeyen ama şutları haricinde bence elinden geleni yapan larkin'in yaptığını da olabildiğince tekrar etmesi gerekecektir. buğrahan haricinde melih'e de parantez açmak gerekiyor. kendisinin yalnızca ceza şutörü olarak kullanılması lazım. melih ne zaman topu eline alsa hücumda bir kaosa sürükleniyoruz. buna gerek yok, melih'in de zorlamasına gerek yok. kendisine bir şekilde 1-2 tane pozisyon hazırlamamız lazım. melih'ten kendisine şut yaratmasını beklemek anlamsız ama kendisini tamamen yok saymamız da anlamsız. bir diğer husus da yukarıda da bahsettim ama vurgulamam gerektiğini düşünüyorum: fransa'nın 2-3 oyuncuyla içeri gömülüp bizi dışarı püskürtmesine izin vermememiz gerekiyor. özellikle gobert'i konfor alanından uzaklaştırmak lazım. içeri gömüldüklerinde açıkçası neredeyse hiç şansımız olmayacaktır. alperen ve sertaç'a bayağı bir iş düşecek. bu noktada biraz fransa'nın da x faktöründen bahsedelim. le mans'da oynayan terry tarpey'e dikkat. bosna hersek ve litvanya maçlarında çok ciddi bir x faktör olmuştu. fransa'da kısalar problemli derken kendisini atlamamak lazım. doğruları yapmaya çalışırken olmadık bir oyuncuyu star etmeyelim. kısacası savunmada enerjimizin ne olursa olsun düşmemesi lazım çünkü fransa ikili oyunları en iyi oynayan takımlardan bir tanesi. bu yüzden sadece topa baskı değil, topsuz taraftaki savunmamızın ve yardım savunmalarımızın da çok iyi olması gerekiyor.
yukarıda birçok husustan bahsettim. bu noktada ergin ataman'a iş düşecektir. sertaç ve alperen'in dışa açılmaları, sertaç'ın muhtemel pick&pop oyunu, kısaların topa yapacağı baskılar, heurtel'in üzerine oynamamız, gömülen fransa'ya karşı bulunabilecek muhtemel çözümler, doğru anda doğru 5'leri oyunda tutmak, kenardan gelebilecek x faktörler... bunların olabildiğince efektif kullanılması maçı bize getirecektir.
fransa nasıl bize üstünlük kurabilir? aslında cevap çok basit. ispanya maçı eminim fransa'ya mükemmel bir referans olmuştur. belki de ispanya maçının grubun başlarında oynamak bizim açımızdan daha efektif olabilirdi. ispanya maçında o kadar çok hücum ribaundu verip boyalı alanda ezildik ki fransa karşısında moustapha fall, rudy gobert, guerschon yabusele ve vincent poirier karşısında özellikle ribaundlar konusunda ne yaparız kara kara düşünüyorum. fransa'nın en büyük avantajı bu uzun rotasyonuyken bizim de en büyük zaafımız örtüşmüş durumda. bu bizim için ciddi bir dezavantaj olacaktır. bunu kısmen avantajımıza çevirme şansımız da yok değil. fransa'nın koçu vincent collet zaman zaman poirier ve gobert'i yan yana oynatıyor ki bu oyuncular içeriye tamamen gömülen ve dış şut tehditi olmayan oyuncular. durum böyle olunca bu oyuncular kısalar tarafından fazlasıyla beslenmesi lazım ki oyununun içinde kalabilsinler. cedi osman, furkan korkmaz ve şehmus hazer ile kısalara yapacağımız baskılar ile bu oyuncuların beslenmesini minimize etmemiz, devamında oyundan biraz soğutarak düşürmemiz mümkün olabilir. bu konuda da kısmen avantajımız söz konusu çünkü fransa'da thomas heurtel gibi ne zaman ne yapacağı belli olmayan bir oyuncu mevcut. heurtel öyle bir maç oynayabilir ki bizim adımıza sahanın en iyisi olabilir. şehmus hazer, furkan korkmaz ve belki buğrahan tuncer'in doğrudan kendisine yapacakları baskı çok ama çok önemli olacaktır. öte yandan fransa tarafında kısaları düşündüğümüzde evan fournier de bu turnuvada pek istikrarlı değil ve elie okobo da oldukça kötü bir turnuva geçiriyor. bu arada fransa'nın en büyük dezavantajının kısalar olduğunu söylemişken shane larkin'in olmaması da bizim adımıza büyük şanssızlık. iyi bir turnuva geçirmiyordu ama dikkatlari dağıtarak ciddi bir tehdit olabilirdi. bu turnuvada savunmada da kendi genel performansının bence üzerindeydi.
biraz da biz neleri farklı yapabiliriz ona bakalım hemen. niye bu kadar özgüvensiz gözüktüğünü anlayamadığım sertaç şanlı'nın bu maçtaki rolü bence çok önemli. kendisine niyeyse gruplarda neredeyse hiç dış şut hazırlamadık. 1 tane bile pick&pop oynadığımızı hatırlamıyorum. sertaç formsuz olabilir, performansı düşük olabilir, savunmada da zaafları olabilir ama oyun ona geldiğinde bu şutları atması lazım. aksi halde fazlasıyla gömülüyoruz ve bir üst paragrafın başlarında bahsettiğim fransa uzunlarının bize kurabileceği muhtemel üstünlükle karşılaşıyor olacağız. farklı bir şeyler yapmak lazım. sertaç'ın bu şutları var. niye kendisine pozisyon hazırlamayalım ki. kendisi de içeri gömüldüğünde furkan ve özellikle cedi'nin isolation hücumlarına kalıyoruz ki bu açıkçası benim hiç istemediğim bir şey. hadi furkan'ın bazı durumlarda bunu yapmaya kredisi var ve yapması da lazım. muhakkak sadece perdeden çıkıp ceza şutu kullanacak bir oyuncu değil furkan. biraz uzun konusu dağılmış olacak ama furkan demişken shane larkin'in yokluğunda kendisinin top yönlendirmesi oldukça kritik olacaktır. furkan zeki bir oyuncu. hele de fransa'nın kısa problemi varken bu özelliğine bugün fazlasıyla ihtiyacımız olacaktır. umarım heurtel'i delirtmeyi de başarır.
bu arada ispanya maçında ahlar vahlar arasında kaçan şutlar, kaçırılan fırsatlar oldu ama ekstra giren şutlar olduğunu da unutmamak lazım. ayrıca gidip de cedi'ye şut sokamadı, top kaybı yaptı diye sitem etmek yerine herkese olabildiğince kendi rolünü oturtmak gerekiyor. cedi'nin savunmadaki eforu özellikle ispanya maçında en top noktadaydı. savunmada kısalara böyle baskı yapalım ama hücumda cedi verimsiz olsun ben razıyım. yeter ki, biraz daha çeşitli oyun planımız olsun. konuyla ilgili olarak da sertaç ve alperen'in aynı anda sahada olduğu zamanlarda ikisini de dışarı çekmemiz fransa'nın dengesini alt üst edebilir. hele de alperen biraz dış şutuna güvenip "ben atabiliyorum, beni uzaktan savunmayın." imajını aktarabilirse uzunlar konusunda da ibreyi ortaya getirebiliriz. ercan osmani'nin aldığı sürelerde dış katkısı, en azından denemeleri belirleyici bir diğer faktör olacaktır. hatta uzunların kendi şut tehditlerinin haricinde uzunları dışarı çekerek perdeler üzerinden melih mahmutoğlu ve cedi osman'a pozisyonlar hazırlayabiliriz.
şimdi x faktörlere geçelim. öncelikle larkin'in yokluğunda şehmus'un rolü çok daha büyüyecektir ama buğrahan'ın da kendisini hazır tutması gerekiyor. kafaca ne durumda bilmiyorum ama onuralp bitim'e bile rol düşebilir. tabi burada asıl odaklanmamız gereken isim buğrahan tuncer. kendisi ispanya maçında kaçırdığı 2 kritik üçlük ile eleştirildi ve ilgili eleştiriler bana göre de haklı ama bu maç başka bir maç. çık göster kendini. oyun mutlaka kendisine bir noktada gelecek. bu noktada da işte o şutlar zaten girecek. hazır tutsun kendisini. ek olarak iyi bir turnuva geçirmeyen ama şutları haricinde bence elinden geleni yapan larkin'in yaptığını da olabildiğince tekrar etmesi gerekecektir. buğrahan haricinde melih'e de parantez açmak gerekiyor. kendisinin yalnızca ceza şutörü olarak kullanılması lazım. melih ne zaman topu eline alsa hücumda bir kaosa sürükleniyoruz. buna gerek yok, melih'in de zorlamasına gerek yok. kendisine bir şekilde 1-2 tane pozisyon hazırlamamız lazım. melih'ten kendisine şut yaratmasını beklemek anlamsız ama kendisini tamamen yok saymamız da anlamsız. bir diğer husus da yukarıda da bahsettim ama vurgulamam gerektiğini düşünüyorum: fransa'nın 2-3 oyuncuyla içeri gömülüp bizi dışarı püskürtmesine izin vermememiz gerekiyor. özellikle gobert'i konfor alanından uzaklaştırmak lazım. içeri gömüldüklerinde açıkçası neredeyse hiç şansımız olmayacaktır. alperen ve sertaç'a bayağı bir iş düşecek. bu noktada biraz fransa'nın da x faktöründen bahsedelim. le mans'da oynayan terry tarpey'e dikkat. bosna hersek ve litvanya maçlarında çok ciddi bir x faktör olmuştu. fransa'da kısalar problemli derken kendisini atlamamak lazım. doğruları yapmaya çalışırken olmadık bir oyuncuyu star etmeyelim. kısacası savunmada enerjimizin ne olursa olsun düşmemesi lazım çünkü fransa ikili oyunları en iyi oynayan takımlardan bir tanesi. bu yüzden sadece topa baskı değil, topsuz taraftaki savunmamızın ve yardım savunmalarımızın da çok iyi olması gerekiyor.
yukarıda birçok husustan bahsettim. bu noktada ergin ataman'a iş düşecektir. sertaç ve alperen'in dışa açılmaları, sertaç'ın muhtemel pick&pop oyunu, kısaların topa yapacağı baskılar, heurtel'in üzerine oynamamız, gömülen fransa'ya karşı bulunabilecek muhtemel çözümler, doğru anda doğru 5'leri oyunda tutmak, kenardan gelebilecek x faktörler... bunların olabildiğince efektif kullanılması maçı bize getirecektir.