3793
kendisi üzerinden feto nefreti kusmak bildiğin akıl tutulmasıdır. feto ile bağlantısı ayan beyan olan siyasiler, askerler, iş adamları, polisler, gazeteciler ve daha niceleri dışardayken, tüm ihalenin hakan ve arif’e kalması saçmalıktır. sanki feto’yu bu adamlar kurdu, büyüttü, finansörü oldu. devlete en az pkk kadar tehdit unsuru olan bu örgütün son yıllarda tüm ihalesi gariban hakan ve arif’e kalmıştır. hakan ve arif kimdir allasen. topçular alt tarafı. kafalarının ne kadar çalıştığını her ikisinin gençliklerinden biliyoruz. bunlar mı şimdi koskoca bir suç örgütünün günah keçileri? geçiniz.
şurda biraz araştırsam hemen herkesin çocukluğunda bir cemaatle ya da tarikatla ilişkisi olduğu ortaya çıkar. çoğu zaman istekle olmazdı bu durum. çoğunlukla aileler göndermiştir hepimizi “çocuğum din iman öğrensin” diyerek. ben de ortaokuldayken cübbeli ahmet hoca’nın dergahına bağlıydım. hala ordan görüştüklerim var ama şimdi bakıyosun bana, bi ton dövmem var, piercinglerim var, yaşam tarzım tamamen zıt o grupla şu an ama halen irtibattayım. neden? coğrafya kaderdir çünkü kardeşim. kurtulamazsın köklerinden. nereye gidersen git, dönüp dolaşacağın yer yine başladığın yerdir.
tabi ki hakan’ın futbolunu öveceğim. neden övmeyeyim? bu adamın övülecek başka bir şeyi var da ben mi övmedim? dediğim gibi topçu bu adamlar. iyi topçulardı hem de. arif bakmadan orta açıp hakan’ın kafasına nişanlardı topu. istanbul’daki leeds maçında hakan’ın golüne bi bakın isterseniz. aynısını dortmund deplasmanında da yapmışlardı. tesadüf falan değil. bildiğin iyi topçulardı. tabi ki öveceğim. bizim uefa kupamız var diyorsak tabi ki bu adamlar konuşulacak. dört sene üst üste marşını söylemeyelim o zaman hiç. zaten böyle sessiz kalındığı için uefa’yı alınca tesadüf yaftası vuruluyor ya da fetö sayesinde onca başarıyı etmişiz gibi bir durum ortaya çıkıyor. kulübü anlarım, sonuçta 30 milyonluk bir camiayı temsil ediyor. hakan ve arif figürleri gösterildiğinde 15 temmuz şehitlerimizi ve yakınlarını üzer, bu kesin. ama kardeşim, konu futbolsa, bu adamları ve başarılarını çıkardığımızda ülke olarak andora’yız, takım olarak da trabzonspor ile başarılarımız aynı oluyor. üstelik hakan şükür, türkiye’nin en’lerini oluşturuyor. ligde en çok gol atan, milli takımda en fazla gol atan, dünya kupasında en kısa sürede atılan golün sahibi (belki kırılmıştır o rekor bilemiyorum) vs vs. düşünsene, üniversite sınav sonuçları açıklanıyor, tüm alanlarda en çok puanı alan öğrencinin adı anılmıyor. yok sayılıyor. ne kadar saçma aq.
bu başlık altında adamın futbolunu övmeye korkuyoruz, tv’ler zaten bu adamın adlarını bile anmıyor ama bi bakıyosun, 4 sene üst üste şampiyon olmuşuz, uefa’yı almışız, dünya 3. olmuşuz milli takım olarak, onlardan bahsediliyor ama bu adamların adları bile geçmiyor. fenerbahçe kırmak üzereyken tanımlanan rekorlar gibi bir taraflarından uydurdukları rekorumsu şeyler bahsedilirken, türk futbol tarihinin en golcü isminin adı geçmiyor hiçbir şekilde. bu da alkış topluyor tüm kesim tarafından. bravo, fetöyü böyle böyle bitireceğiz.
hadi ordan…
bahsettiğim goller için buyrun. 22 sene geçmiş bu maçların üzerinden, biz bugün halen neden orta açamıyoruz diye dert yanıyoruz ):
https://youtu.be/tNgcnGB0-xY
https://youtu.be/hp7lCj2OelM
şurda biraz araştırsam hemen herkesin çocukluğunda bir cemaatle ya da tarikatla ilişkisi olduğu ortaya çıkar. çoğu zaman istekle olmazdı bu durum. çoğunlukla aileler göndermiştir hepimizi “çocuğum din iman öğrensin” diyerek. ben de ortaokuldayken cübbeli ahmet hoca’nın dergahına bağlıydım. hala ordan görüştüklerim var ama şimdi bakıyosun bana, bi ton dövmem var, piercinglerim var, yaşam tarzım tamamen zıt o grupla şu an ama halen irtibattayım. neden? coğrafya kaderdir çünkü kardeşim. kurtulamazsın köklerinden. nereye gidersen git, dönüp dolaşacağın yer yine başladığın yerdir.
tabi ki hakan’ın futbolunu öveceğim. neden övmeyeyim? bu adamın övülecek başka bir şeyi var da ben mi övmedim? dediğim gibi topçu bu adamlar. iyi topçulardı hem de. arif bakmadan orta açıp hakan’ın kafasına nişanlardı topu. istanbul’daki leeds maçında hakan’ın golüne bi bakın isterseniz. aynısını dortmund deplasmanında da yapmışlardı. tesadüf falan değil. bildiğin iyi topçulardı. tabi ki öveceğim. bizim uefa kupamız var diyorsak tabi ki bu adamlar konuşulacak. dört sene üst üste marşını söylemeyelim o zaman hiç. zaten böyle sessiz kalındığı için uefa’yı alınca tesadüf yaftası vuruluyor ya da fetö sayesinde onca başarıyı etmişiz gibi bir durum ortaya çıkıyor. kulübü anlarım, sonuçta 30 milyonluk bir camiayı temsil ediyor. hakan ve arif figürleri gösterildiğinde 15 temmuz şehitlerimizi ve yakınlarını üzer, bu kesin. ama kardeşim, konu futbolsa, bu adamları ve başarılarını çıkardığımızda ülke olarak andora’yız, takım olarak da trabzonspor ile başarılarımız aynı oluyor. üstelik hakan şükür, türkiye’nin en’lerini oluşturuyor. ligde en çok gol atan, milli takımda en fazla gol atan, dünya kupasında en kısa sürede atılan golün sahibi (belki kırılmıştır o rekor bilemiyorum) vs vs. düşünsene, üniversite sınav sonuçları açıklanıyor, tüm alanlarda en çok puanı alan öğrencinin adı anılmıyor. yok sayılıyor. ne kadar saçma aq.
bu başlık altında adamın futbolunu övmeye korkuyoruz, tv’ler zaten bu adamın adlarını bile anmıyor ama bi bakıyosun, 4 sene üst üste şampiyon olmuşuz, uefa’yı almışız, dünya 3. olmuşuz milli takım olarak, onlardan bahsediliyor ama bu adamların adları bile geçmiyor. fenerbahçe kırmak üzereyken tanımlanan rekorlar gibi bir taraflarından uydurdukları rekorumsu şeyler bahsedilirken, türk futbol tarihinin en golcü isminin adı geçmiyor hiçbir şekilde. bu da alkış topluyor tüm kesim tarafından. bravo, fetöyü böyle böyle bitireceğiz.
hadi ordan…
bahsettiğim goller için buyrun. 22 sene geçmiş bu maçların üzerinden, biz bugün halen neden orta açamıyoruz diye dert yanıyoruz ):
https://youtu.be/tNgcnGB0-xY
https://youtu.be/hp7lCj2OelM