73
ilk yarı;
(bkz: #34102)
maçın tamamı;
en başta ortaya "galatasaray'ın avrupa maçlarında bir başka oynaması" türünden bir şey çıkardığı için çok da sevinemediğim maçtır. zira galatasaray'ın klasik mentalitesi hem ligde hem avrupa'da esip gürlemeyi içerir. benfica'ya olympiakos'a hertha berlin'e toz yutturan takım nasıl eskişehirspor'a fenerbahçe'ye yenilebilir aklım almıyor. onun dışında takım yine gayet iyi oynadı, yetersizliği sırıtan tek adam baros oldu bence. mehmet ve barış sakatlıktan çıkmalarına rağmen orta saha gibi kritik bir bölgede çok iyiydiler. top kazandılar, top dağıttılar. defans zaman zaman az adamla yakalansa da toparlamayı bildi. servet yine çok çok iyiydi. de sanctis hem inanılmaz toplar çıkardı, hem acayip hatalar yaptı. değişik bir kaleci. çıkarılamaz bir topu çıkarıp ardından kornerden gelen topa boşa çıkabiliyor.kewell, arda, özellikle de lincoln muazzam oynadı. bu arada baros yetersizdi dedim ama nonda daha da kötüydü. baros en azından topu hemen kaptırmıyordu, nonda'da değişik bir çalım atma hevesi var. bu yüzden son dakikalarda topu ileride tutamadık. orta sahadaki isimlerin de yavaş yavaş yorulmasıyla oyunun yarı sahamıza yıkılmasına izin verdik. bu arada hertha'nın defans anlayışı da oldukça kötüydü, maç daha rahat kazanılabilirdi. sabri'yi sonlara bıraktım, zira kendisi assolist havalarında takılmayı seviyor. şimdi sabri'nin tek artısı hızı ve çok nadir kaleyi tutan sert şutları. bugün her ortası rakibe, her şutu tribünlere gitti. bütün ortaları kötü gidince insanın hızının da bir anlamı olmuyor bunu da artık anlamalı. emre güngör biraz fazla agresifti. ceza sahası içindeki bir topa resmen ışık hızıyla kayarak müdahale etmeye çalıştı. 90 +3 içindeki faulü neredeyse golü yediriyordu. daha sonrasında uzaktan gelen şutu engellemek isterken resmen kanatlarını açtı. o pozisyon penaltıydı, hakem vermedi bence. benim görmek istediğim emre bu değil, penaltı yaptırmak için çalıştı oynadığı süre boyunca. kısacası takım bir-iki eksiği ve son dakikalardaki top tutamaması dışında iyi sayılabilirdi. emre ve sabri'yi beğenemedim. galatasaray böyle oynadığı ve panik yapmadığı sürece finale rahat gider. ancak başta da söylediğim gibi türkiye ligi'nde daha dikkatli olunmalı. rakipler biraz daha incelenmeli. youla'nın bu galatasaray'ı tek başına yendiği maçı hala hatırlıyorum. bu galibiyette ve gruptan çıkışta payı olan herkese ben kendi adıma teşekkürlerimi sunuyorum.
(bkz: #34102)
maçın tamamı;
en başta ortaya "galatasaray'ın avrupa maçlarında bir başka oynaması" türünden bir şey çıkardığı için çok da sevinemediğim maçtır. zira galatasaray'ın klasik mentalitesi hem ligde hem avrupa'da esip gürlemeyi içerir. benfica'ya olympiakos'a hertha berlin'e toz yutturan takım nasıl eskişehirspor'a fenerbahçe'ye yenilebilir aklım almıyor. onun dışında takım yine gayet iyi oynadı, yetersizliği sırıtan tek adam baros oldu bence. mehmet ve barış sakatlıktan çıkmalarına rağmen orta saha gibi kritik bir bölgede çok iyiydiler. top kazandılar, top dağıttılar. defans zaman zaman az adamla yakalansa da toparlamayı bildi. servet yine çok çok iyiydi. de sanctis hem inanılmaz toplar çıkardı, hem acayip hatalar yaptı. değişik bir kaleci. çıkarılamaz bir topu çıkarıp ardından kornerden gelen topa boşa çıkabiliyor.kewell, arda, özellikle de lincoln muazzam oynadı. bu arada baros yetersizdi dedim ama nonda daha da kötüydü. baros en azından topu hemen kaptırmıyordu, nonda'da değişik bir çalım atma hevesi var. bu yüzden son dakikalarda topu ileride tutamadık. orta sahadaki isimlerin de yavaş yavaş yorulmasıyla oyunun yarı sahamıza yıkılmasına izin verdik. bu arada hertha'nın defans anlayışı da oldukça kötüydü, maç daha rahat kazanılabilirdi. sabri'yi sonlara bıraktım, zira kendisi assolist havalarında takılmayı seviyor. şimdi sabri'nin tek artısı hızı ve çok nadir kaleyi tutan sert şutları. bugün her ortası rakibe, her şutu tribünlere gitti. bütün ortaları kötü gidince insanın hızının da bir anlamı olmuyor bunu da artık anlamalı. emre güngör biraz fazla agresifti. ceza sahası içindeki bir topa resmen ışık hızıyla kayarak müdahale etmeye çalıştı. 90 +3 içindeki faulü neredeyse golü yediriyordu. daha sonrasında uzaktan gelen şutu engellemek isterken resmen kanatlarını açtı. o pozisyon penaltıydı, hakem vermedi bence. benim görmek istediğim emre bu değil, penaltı yaptırmak için çalıştı oynadığı süre boyunca. kısacası takım bir-iki eksiği ve son dakikalardaki top tutamaması dışında iyi sayılabilirdi. emre ve sabri'yi beğenemedim. galatasaray böyle oynadığı ve panik yapmadığı sürece finale rahat gider. ancak başta da söylediğim gibi türkiye ligi'nde daha dikkatli olunmalı. rakipler biraz daha incelenmeli. youla'nın bu galatasaray'ı tek başına yendiği maçı hala hatırlıyorum. bu galibiyette ve gruptan çıkışta payı olan herkese ben kendi adıma teşekkürlerimi sunuyorum.