3282
düşüncesizce davrandığı için başkanlıktan, itibarından olan, üstüne de birçok galatasaraylının hayalini çalan insan.
tamamen okuduklarımdan falan tahmin yürüterek yazıyorum, sonunu getiren rezan epözdemir, köksal ünlü ve birkaç isimle daha yolları ayırması oldu. bu yüzden ışıtan gün denen, kendi yayınladığı yazıda da net anlaşıldığı üzere bariz fatih terim düşmanı olan tipe gün doğdu.
rezan epözdemir bir de üstüne federasyon ve tahkime savaş açan isimdi. geçmişte de gördük beyaz bayrak açanları, yöntemini beğenirsiniz beğenmezsiniz ama rezan beyin tff-tahkim-mhk konularını açık seçik, bağıra bağıra dile getirmesi ülkeye yerleşmiş şer odaklarını rahatsız ediyordu, bunun bitmesi için çaykur rizespor - oğulcan olayı üzerinden şantaj bile yedik hatırlarsanız.
rezan epözdemir gidince burak elmas yönetiminde tff’nin açtığı savaşa karşı koyacak kimse kalmadı. direkt olarak avuçlarına düştük. bir de üstüne, tamamen duyumdur, gerçekliğini bilemiyorum ama ışıtan gün istifa kozunu kullandı. burak elmas’a fatih terim gitmiyorsa istifa ediyorum dedi. bu istifa aslında sadece bir istifa değildi aslında, çünkü yönetimden ışıtan gün’ün de istifa etmesi demek tüzük gereği yönetimi düşürüyordu. tff’nin şantajları, mhk’nın skandalları yetmedi, bi de üstüne kendi yönetiminden şantaj yedi.
nihat kırmızı’nın gördüğümüz kadarıyla hala galatasaray’a karşı şeklindeki açıklaması tff’nin hocanın gönderilmesi karşılığındaki sözünü açıklıyordu zaten. dün de yazmıştım, galatasaray ilk 20 maçta 3 penaltı kazanırken, fatih terim gittikten sonraki 13 maçta 7 penaltı kazandı.
sonuç olarak, yönetimdeki önemli isimlerin istifası sonucu burak elmas’a doğru hızla yıkılan bir domino efekti oluştu. burak elmas’ın en başta yönetimini koruması ve bu domino etkisinin başlamasına engel olması gerekiyordu.
hadi bunu göremedi, o domino efekt devam ederken hala ortadan çekebileceği bir domino taşıyla hem kendisini kurtarıp hem kaos ortamını yok edebilirdi. geçmişte mustafa cengiz’in dursun özbek’in baskın seçimine karşın kazanması gibi, yönetimindeki bu sorunları çıkıp açıkça ifade etseydi, sonra da istifa edip tekrar seçime girseydi, rekor oyla seçilirdi. bi nevi yönetimindeki ışıtan gün gibi hain isimleri değiştirmek için hazirundan güvenoyu istemiş olurdu, buradaki mağduriyeti ortada olduğu için de, kuvvetle muhtemel tek aday olarak seçime girer ve kazanırdı, üstüne de ışıtan gün’ün kulüpten ihracını istese bile kimse de çıkıp hayır demezdi, işin içinde şantaj var.
kendisi ise ikinci amatörlüğü burda yaptı, ortadan çekip efekti durduracağı domino taşı ışıtan gün olacakken, o fatih terim’i çekti. tahminen burada tff’nin şantajları da etkili olmuştur, siyasi bir yönlendirme de almış olabilir, bilemiyorum.
bütün bunlar benim çıkarımlarım, gerçek olmayabilir, herhangi bir kaynağa dayanmıyor. 35 senelik hayatımda biraz tanıdığım galatasaray bizans oyunlarını böyle yorumladım. olan da bize oldu işte.
edit: gbkz düzeltmesi.
tamamen okuduklarımdan falan tahmin yürüterek yazıyorum, sonunu getiren rezan epözdemir, köksal ünlü ve birkaç isimle daha yolları ayırması oldu. bu yüzden ışıtan gün denen, kendi yayınladığı yazıda da net anlaşıldığı üzere bariz fatih terim düşmanı olan tipe gün doğdu.
rezan epözdemir bir de üstüne federasyon ve tahkime savaş açan isimdi. geçmişte de gördük beyaz bayrak açanları, yöntemini beğenirsiniz beğenmezsiniz ama rezan beyin tff-tahkim-mhk konularını açık seçik, bağıra bağıra dile getirmesi ülkeye yerleşmiş şer odaklarını rahatsız ediyordu, bunun bitmesi için çaykur rizespor - oğulcan olayı üzerinden şantaj bile yedik hatırlarsanız.
rezan epözdemir gidince burak elmas yönetiminde tff’nin açtığı savaşa karşı koyacak kimse kalmadı. direkt olarak avuçlarına düştük. bir de üstüne, tamamen duyumdur, gerçekliğini bilemiyorum ama ışıtan gün istifa kozunu kullandı. burak elmas’a fatih terim gitmiyorsa istifa ediyorum dedi. bu istifa aslında sadece bir istifa değildi aslında, çünkü yönetimden ışıtan gün’ün de istifa etmesi demek tüzük gereği yönetimi düşürüyordu. tff’nin şantajları, mhk’nın skandalları yetmedi, bi de üstüne kendi yönetiminden şantaj yedi.
nihat kırmızı’nın gördüğümüz kadarıyla hala galatasaray’a karşı şeklindeki açıklaması tff’nin hocanın gönderilmesi karşılığındaki sözünü açıklıyordu zaten. dün de yazmıştım, galatasaray ilk 20 maçta 3 penaltı kazanırken, fatih terim gittikten sonraki 13 maçta 7 penaltı kazandı.
sonuç olarak, yönetimdeki önemli isimlerin istifası sonucu burak elmas’a doğru hızla yıkılan bir domino efekti oluştu. burak elmas’ın en başta yönetimini koruması ve bu domino etkisinin başlamasına engel olması gerekiyordu.
hadi bunu göremedi, o domino efekt devam ederken hala ortadan çekebileceği bir domino taşıyla hem kendisini kurtarıp hem kaos ortamını yok edebilirdi. geçmişte mustafa cengiz’in dursun özbek’in baskın seçimine karşın kazanması gibi, yönetimindeki bu sorunları çıkıp açıkça ifade etseydi, sonra da istifa edip tekrar seçime girseydi, rekor oyla seçilirdi. bi nevi yönetimindeki ışıtan gün gibi hain isimleri değiştirmek için hazirundan güvenoyu istemiş olurdu, buradaki mağduriyeti ortada olduğu için de, kuvvetle muhtemel tek aday olarak seçime girer ve kazanırdı, üstüne de ışıtan gün’ün kulüpten ihracını istese bile kimse de çıkıp hayır demezdi, işin içinde şantaj var.
kendisi ise ikinci amatörlüğü burda yaptı, ortadan çekip efekti durduracağı domino taşı ışıtan gün olacakken, o fatih terim’i çekti. tahminen burada tff’nin şantajları da etkili olmuştur, siyasi bir yönlendirme de almış olabilir, bilemiyorum.
bütün bunlar benim çıkarımlarım, gerçek olmayabilir, herhangi bir kaynağa dayanmıyor. 35 senelik hayatımda biraz tanıdığım galatasaray bizans oyunlarını böyle yorumladım. olan da bize oldu işte.
edit: gbkz düzeltmesi.
