2244
galatasaray’imizin 21/22 sezonun sonuna gelirken teknik direktorlugunu yapmakta olan degerli spor insani.
bircogumuz icin futbol stadyumda/televizyonda izledigimiz 90 dakika, yonetici aciklamalari, ve oynadigimiz futbol oyunlari oldugundan genelde bir teknik direktoru kadro muhendisliginde etkisi olan, mactan maca takimin 11’ini belirleyen, rakibi analiz edip ona gore takimin o haftaki stratejisini belirleyen, mac icinde taktiksel dokunuslarda bulunarak macin sonucuna futbolcu kadar etki edebilen bir figur olarak hayal ediyoruz. kesinlikle bunlar teknik direktorun gorevleri kapsaminda. fakat bunlarla teknik direktorun gorevleri son bulmuyor. bir teknik direktorun taktiksel donanimi kadar iyi bir yonetici ve iyi bir egitimci olmasi da cok onemli.
torrent’in taktiksel donanimini tartismamiza gerek oldugunu zaten dusunmuyorum. yillarini bu ise ayirmis biri ve belli ki ozellikle isin taktik kismina cok buyuk ilgi duyuyor. bu konuda zaten onyargili davranmayan insanlarin hem fikir oldugunu dusunuyorum. dolayisiyla yoneticiligi ve egitimciligi ile ilgili kisa birkac gozlemimi ve okuduklarimi paylasmak isterim.
oncelikle yoneticiliginden baslayalim. sanirim bircogumuzun en cok kaygi duydugu alan torrent’in yoneticilik kapasitesiyle ilgili. tabi ki kulup efsanemiz fatih terim’in hermen ardindan gelmesi, onun gibi insan iliskilerinde cok ust duzey basarili, baskin bir karakterin arkasindan torrent’in biraz daha sessiz ve mulayim karakteri, bircogumuza acaba bu bir sorun olabilir mi diye sordurmustur. fakat futbol takimlarinda hiyerarsik yapi birazcik daha karmasiktir. ozellikle z kusagi oyuncularin entegrasyonu ve de futbolcularin aldiklari yuksek maaslar sebebiyle teknik direktorlerin artik bildigimiz geleneksel rollerinden biraz daha farkli rollere evrilmeleri gerekmistir. artik oyunculari motive etmekten cok demotive etmemek bir teknik direktorun gorevidir. eskiden ordunun kumandani olarak algiladigimiz teknik direktorler, modern futbol ile bir film yonetmenine donusmektedirler. torrent’in su ana kadar gozlemledigim liderlik anlayisi modern futbolun bir teknik direktorden istedigi liderlik vasiflariyla uyumlu gozukuyor. bu anlayisin su birkac aylik surecte bile bircok oyuncumuzun mental gelisimine de olumlu yansidigini dusunuyorum. oyuncularla iliskisi disinda torrent’in profesyonel bir yapida calismak istedigini, hiyerarside ustunde, yaninda, ve altinda dogru insanlarla isini yapmak istedigini goruyoruz. bu profesyonel yapinin kurulumunun galatasaray icin cok onemli oldugu asikar. ancak boyle bir yapi kurulursa galatasaray kisilerden bagimsiz surdurulebilir basarilar yakalayacaktir suphesiz.
egitimciligine gelecek olursak, torrent barca kulturunde antrenorlugu ogrendi ve kendini gelistirdi. barcelona’nin dunyanin en guclu altyapilarindan birine sahip olmasi, a takima gecen oyuncularin cok buyuk hizla gelisim gosterebilmesi tesadufi degil tabi ki. arkasinda ciddi bir akademik birikim barindiriyor. takimin bunyesinde cok uzun yillar calismis, profesor unvanina erisebilmis, cok degerli bir spor akli, paco seirul.lo’nun onculugunde antreman metodolojileri uzerine yillardir calisan bir spor kulubu barcelona. structured training (yapilandirilmis antreman) diye bir antreman metodolojisini takip ediyor barca okulundan gelen antrenorler. bu yapi, tipki portekiz okulunun unlu taktik periyotlama metodolojisi gibi, futbolu ve futbolcuyu kompleks, liner olmayan bir yapi olarak ele aliyor, ve bir antremanda futbolcunun tek bir ozelligini gelistirmenin efektif olmadigini, mac ici senaryolarda anlamsiz kaldigini dusunuyor. taktik periyotlama her antremaninda takimin oyun modelini mukemmellestirmesine yogunlasirken, yapilandirilmis antreman metodolojisi futbolcunun daha komple bir futbolcu olmasini hedefliyor. futbolcuya once suraya kosacaksin sonra buraya gideceksin ardindan bunu pas vereceksin demektense, gelistirilmis rondo drilleri ile oyun icinden kucuk simulasyonlar hazirlayip, oyuncunun dogru karari kendisinin verebilmesini hedefliyor. boylece saha icinde farkli durumlara, farkli rakiplere hizlica adapte olabilen, cozum uretebilen futbolcular yaratabiliyor. bu metodolojinin urunu dogru ve hizli karar verebilen oyuncular ozellikle teknik direktorun kontrolunun zorlastigi dinamik takimlarda daha buyuk onem teskil ediyorlar. mesela dusuk blokta bekleyen, daha statik bir takim, teknik direktorunun verdigi talimatlari neredeyse bire bir uygulayarak 90 dakikayi sorunsuz bitirebilirken, tempolu, oyuncularin daha cok gezdigi bir oyun yapisinda, bilinmeyen sayisi arttigindan, teknik direktorun talimatlari, cok sayida tahmin edilemeyen senaryo oldugunda oyuncular icin her soruna cozum olamiyor. bu yuzden bu antreman metodolojisini takip eden torrent’in baskin oyun oynamak isteyen futbol takimimiz icin de dogru isim oldugunu dusunuyorum.
degerli bir futbol insanini gereginden cok daha degersiz gosterdik. eger torrent sezon sonu takimizdan ayrilirsa kendisini galatasaray icin kacmis bir firsat olarak hatirlayacagim.
edit: yeni yazarim arkadaslar kusuruma bakmayin, imla ve duzen editi :)
bircogumuz icin futbol stadyumda/televizyonda izledigimiz 90 dakika, yonetici aciklamalari, ve oynadigimiz futbol oyunlari oldugundan genelde bir teknik direktoru kadro muhendisliginde etkisi olan, mactan maca takimin 11’ini belirleyen, rakibi analiz edip ona gore takimin o haftaki stratejisini belirleyen, mac icinde taktiksel dokunuslarda bulunarak macin sonucuna futbolcu kadar etki edebilen bir figur olarak hayal ediyoruz. kesinlikle bunlar teknik direktorun gorevleri kapsaminda. fakat bunlarla teknik direktorun gorevleri son bulmuyor. bir teknik direktorun taktiksel donanimi kadar iyi bir yonetici ve iyi bir egitimci olmasi da cok onemli.
torrent’in taktiksel donanimini tartismamiza gerek oldugunu zaten dusunmuyorum. yillarini bu ise ayirmis biri ve belli ki ozellikle isin taktik kismina cok buyuk ilgi duyuyor. bu konuda zaten onyargili davranmayan insanlarin hem fikir oldugunu dusunuyorum. dolayisiyla yoneticiligi ve egitimciligi ile ilgili kisa birkac gozlemimi ve okuduklarimi paylasmak isterim.
oncelikle yoneticiliginden baslayalim. sanirim bircogumuzun en cok kaygi duydugu alan torrent’in yoneticilik kapasitesiyle ilgili. tabi ki kulup efsanemiz fatih terim’in hermen ardindan gelmesi, onun gibi insan iliskilerinde cok ust duzey basarili, baskin bir karakterin arkasindan torrent’in biraz daha sessiz ve mulayim karakteri, bircogumuza acaba bu bir sorun olabilir mi diye sordurmustur. fakat futbol takimlarinda hiyerarsik yapi birazcik daha karmasiktir. ozellikle z kusagi oyuncularin entegrasyonu ve de futbolcularin aldiklari yuksek maaslar sebebiyle teknik direktorlerin artik bildigimiz geleneksel rollerinden biraz daha farkli rollere evrilmeleri gerekmistir. artik oyunculari motive etmekten cok demotive etmemek bir teknik direktorun gorevidir. eskiden ordunun kumandani olarak algiladigimiz teknik direktorler, modern futbol ile bir film yonetmenine donusmektedirler. torrent’in su ana kadar gozlemledigim liderlik anlayisi modern futbolun bir teknik direktorden istedigi liderlik vasiflariyla uyumlu gozukuyor. bu anlayisin su birkac aylik surecte bile bircok oyuncumuzun mental gelisimine de olumlu yansidigini dusunuyorum. oyuncularla iliskisi disinda torrent’in profesyonel bir yapida calismak istedigini, hiyerarside ustunde, yaninda, ve altinda dogru insanlarla isini yapmak istedigini goruyoruz. bu profesyonel yapinin kurulumunun galatasaray icin cok onemli oldugu asikar. ancak boyle bir yapi kurulursa galatasaray kisilerden bagimsiz surdurulebilir basarilar yakalayacaktir suphesiz.
egitimciligine gelecek olursak, torrent barca kulturunde antrenorlugu ogrendi ve kendini gelistirdi. barcelona’nin dunyanin en guclu altyapilarindan birine sahip olmasi, a takima gecen oyuncularin cok buyuk hizla gelisim gosterebilmesi tesadufi degil tabi ki. arkasinda ciddi bir akademik birikim barindiriyor. takimin bunyesinde cok uzun yillar calismis, profesor unvanina erisebilmis, cok degerli bir spor akli, paco seirul.lo’nun onculugunde antreman metodolojileri uzerine yillardir calisan bir spor kulubu barcelona. structured training (yapilandirilmis antreman) diye bir antreman metodolojisini takip ediyor barca okulundan gelen antrenorler. bu yapi, tipki portekiz okulunun unlu taktik periyotlama metodolojisi gibi, futbolu ve futbolcuyu kompleks, liner olmayan bir yapi olarak ele aliyor, ve bir antremanda futbolcunun tek bir ozelligini gelistirmenin efektif olmadigini, mac ici senaryolarda anlamsiz kaldigini dusunuyor. taktik periyotlama her antremaninda takimin oyun modelini mukemmellestirmesine yogunlasirken, yapilandirilmis antreman metodolojisi futbolcunun daha komple bir futbolcu olmasini hedefliyor. futbolcuya once suraya kosacaksin sonra buraya gideceksin ardindan bunu pas vereceksin demektense, gelistirilmis rondo drilleri ile oyun icinden kucuk simulasyonlar hazirlayip, oyuncunun dogru karari kendisinin verebilmesini hedefliyor. boylece saha icinde farkli durumlara, farkli rakiplere hizlica adapte olabilen, cozum uretebilen futbolcular yaratabiliyor. bu metodolojinin urunu dogru ve hizli karar verebilen oyuncular ozellikle teknik direktorun kontrolunun zorlastigi dinamik takimlarda daha buyuk onem teskil ediyorlar. mesela dusuk blokta bekleyen, daha statik bir takim, teknik direktorunun verdigi talimatlari neredeyse bire bir uygulayarak 90 dakikayi sorunsuz bitirebilirken, tempolu, oyuncularin daha cok gezdigi bir oyun yapisinda, bilinmeyen sayisi arttigindan, teknik direktorun talimatlari, cok sayida tahmin edilemeyen senaryo oldugunda oyuncular icin her soruna cozum olamiyor. bu yuzden bu antreman metodolojisini takip eden torrent’in baskin oyun oynamak isteyen futbol takimimiz icin de dogru isim oldugunu dusunuyorum.
degerli bir futbol insanini gereginden cok daha degersiz gosterdik. eger torrent sezon sonu takimizdan ayrilirsa kendisini galatasaray icin kacmis bir firsat olarak hatirlayacagim.
edit: yeni yazarim arkadaslar kusuruma bakmayin, imla ve duzen editi :)