2770
27 şubat 2022 galatasaray çaykur rizespor maçında izlediğim kadarı ile rizespor'un her atak teşebbüsünde major olarak* rol alan futbolcu. galatasaray takımının yaptığı 19 faulün 12 tanesinin kendisine yapılmış olması taraftarın tepkisiyle bir potada eritilip farklı anlamlar yüklenmeye çalışılmış yavrum basın ve maç izlemeden yorum kasan twitter botları tarafından.
maçkolik'te yayınlanan istatistiklere göre, bahsi geçen maçta 74 kez ile topla en fazla buluşan futbolcu olmuş. onu da 65 kez topun geldiği sol bek eren albayrak takip etmiş. bu ikisinin topla buluşması tüm rizespor takımının topla buluşma sayısının üçte birine denk geliyor. üstelik maç boyunca 28 kez de ikili mücadeleye girerek yine tüm takımın ikili mücadele sayısının üçte biri kadar mücadeleye girmiş.
sadece istatistik kağıdına bakınca bile aslında 12 kez faule maruz kalmasının çok da absürd bir olay olmadığını görmek mümkün. kaldı ki maç boyu uygulamaya çalıştığımız önde baskı sonrası rakip takımın ileriye çıkışlarda kullandığı belki de yegane pas istasyonu oldu kendisi. burada sürati, tekniği ve önde baskı sonrası takım formasyonu değişmeye çalışırken bulduğu boşluklarda epey tehlikeli atraksiyonlarda bulundu. kendisine yapılan faullerin önemli bir kısmı zaten uzun süren kovalamalar sonrası artık son çare olarak yapılan faullerdi. marcao'nun net bir faulünü hatırlıyorum, bir de omar'ın yapılmasa da olabilir bir hamlesi vardı yanılmıyorsam. onun dışında çok da gereksiz ya da taraftarın gazını almaya yönelik bir faule maruz kalmadan tamamladı aslında maçı.
hem iki sezondur kuralınca temizce oynamaya çalışıp karate kursunda öğrendiklerini göstermeye çalışırken mahallede dayak yiyen muhallebi çocuğu muamelesi görüyorduk. o kadarcık da olsun artık...
maçkolik'te yayınlanan istatistiklere göre, bahsi geçen maçta 74 kez ile topla en fazla buluşan futbolcu olmuş. onu da 65 kez topun geldiği sol bek eren albayrak takip etmiş. bu ikisinin topla buluşması tüm rizespor takımının topla buluşma sayısının üçte birine denk geliyor. üstelik maç boyunca 28 kez de ikili mücadeleye girerek yine tüm takımın ikili mücadele sayısının üçte biri kadar mücadeleye girmiş.
sadece istatistik kağıdına bakınca bile aslında 12 kez faule maruz kalmasının çok da absürd bir olay olmadığını görmek mümkün. kaldı ki maç boyu uygulamaya çalıştığımız önde baskı sonrası rakip takımın ileriye çıkışlarda kullandığı belki de yegane pas istasyonu oldu kendisi. burada sürati, tekniği ve önde baskı sonrası takım formasyonu değişmeye çalışırken bulduğu boşluklarda epey tehlikeli atraksiyonlarda bulundu. kendisine yapılan faullerin önemli bir kısmı zaten uzun süren kovalamalar sonrası artık son çare olarak yapılan faullerdi. marcao'nun net bir faulünü hatırlıyorum, bir de omar'ın yapılmasa da olabilir bir hamlesi vardı yanılmıyorsam. onun dışında çok da gereksiz ya da taraftarın gazını almaya yönelik bir faule maruz kalmadan tamamladı aslında maçı.
hem iki sezondur kuralınca temizce oynamaya çalışıp karate kursunda öğrendiklerini göstermeye çalışırken mahallede dayak yiyen muhallebi çocuğu muamelesi görüyorduk. o kadarcık da olsun artık...