8467
kaybetmeye fenerbahçelileşerek başlayan oluşum.
ünal aysal sonrası dönemde tüm başkanlar döneminde istisnasız otorite boşluğu sebebiyle bölünerek ve sosyal medyanın rüzgarına kapılarak herşeyin en iyisini bilen birer minik hıncallara dönüştük.
dursun özbek eleştirdik, cenk ergün eleştirdik, cüneyt tanman eleştirdik, levent nazifoğlu eleştirdik, mustafa cengiz eleştirdik, yusuf günay eleştirdik, abdürrahim albayrak eleştirdik, tudor eleştirdik, belhanda eleştirdik, burak elmas eleştirdik, fatih terim eleştirdik, diagne, mustafa mohammed, cicaldau, feghouli, ışıtan gün vs.... akla gelebilecek her detayı malzemeciyi ya da fizyoterapisti, kondisyonerinden yardımcı hocasına kadar 2015'ten sonra her ismi eleştirdik.
eleştirdik de ne oldu? bölündük, ayrıştık. sütten çıkmış ak kaşık mı bu isimler? elbet değil. benimde çarşaf çarşaf yazılarım var orada duruyor yazar sayfamda hepsi. ama bu kadar hayattan memnun olmayan ve bulunduğu ortamı eleştiren kişinin mutluluk yaşamasını beklemek de hayalcilik.
her gün bize sistem lazım deyip hiçbir karara iki gün sabredemeyenler ordusu olduk. bu yüzden de üzülerek diyorum ki fenerbahçelileşerek kaybettik, kaybettikçe daha da fenerbahçeliler gibi olduk.
bizim özümüze, aslımıza, sağ duyuya, seviyeli eleştirye, yapılan her aksiyonun görünen yüzü haricinde nedenselliğini öğrenmeye gayret etmeye ve insanlara şans tanımaya ihtiyacımız var. yoksa kaybedecek daha çok yolumuz var.
ünal aysal sonrası dönemde tüm başkanlar döneminde istisnasız otorite boşluğu sebebiyle bölünerek ve sosyal medyanın rüzgarına kapılarak herşeyin en iyisini bilen birer minik hıncallara dönüştük.
dursun özbek eleştirdik, cenk ergün eleştirdik, cüneyt tanman eleştirdik, levent nazifoğlu eleştirdik, mustafa cengiz eleştirdik, yusuf günay eleştirdik, abdürrahim albayrak eleştirdik, tudor eleştirdik, belhanda eleştirdik, burak elmas eleştirdik, fatih terim eleştirdik, diagne, mustafa mohammed, cicaldau, feghouli, ışıtan gün vs.... akla gelebilecek her detayı malzemeciyi ya da fizyoterapisti, kondisyonerinden yardımcı hocasına kadar 2015'ten sonra her ismi eleştirdik.
eleştirdik de ne oldu? bölündük, ayrıştık. sütten çıkmış ak kaşık mı bu isimler? elbet değil. benimde çarşaf çarşaf yazılarım var orada duruyor yazar sayfamda hepsi. ama bu kadar hayattan memnun olmayan ve bulunduğu ortamı eleştiren kişinin mutluluk yaşamasını beklemek de hayalcilik.
her gün bize sistem lazım deyip hiçbir karara iki gün sabredemeyenler ordusu olduk. bu yüzden de üzülerek diyorum ki fenerbahçelileşerek kaybettik, kaybettikçe daha da fenerbahçeliler gibi olduk.
bizim özümüze, aslımıza, sağ duyuya, seviyeli eleştirye, yapılan her aksiyonun görünen yüzü haricinde nedenselliğini öğrenmeye gayret etmeye ve insanlara şans tanımaya ihtiyacımız var. yoksa kaybedecek daha çok yolumuz var.