1270
sevgili hocam,
en çok sana kızgınım; bilmiyorum beni anlayabilecek misin… belki, son 4 yılın üzerine bizden ayrı geçirdiğin ilk ayda, kendini en çok sorgulayabileceğin süreyi geçirdin. yaptığın hatalar, ‘ama’ların, ‘keşke’lerin… acaba neden diye sorduğunda ne cevap veriyorsun çok merak ediyorum. sana kızgınım hocam; en iyi yaptığın şeyi yapmadığın için kızgınım… sen de ben de biliyoruz ki “mister motivasyon”, “taktik maktik yok, bam bam bam!” laflarını duymaktan çok sıkılmıştın. işin öyle olmadığını, başka türlü de yapabileceğini göstermek istedin… neden hocam, neden! senin kimseye bir ispat borcun yoktu… sen bu ülkenin en büyük futbol insanısın, bunu kim tartışabilir… ama o inadın yok mu; işte o bizi sürekledi buralara…
suçlusun hocam! evvela güvenmekten çekinmediğin için suçlusun… sonra bilgin ve tecrübenle hareket etmediğin için… ama yılmadığın için sana hep hayran kalacağım, boyun eğmediğin, sözünden dönmediğin için… herkesin sustuğu yerde konuşabildiğin için… iki paralık itibarlarıyla seni kendilerine benzetmeye çalışanlara kapıyı gösterebildiğin için…
gelgelelim suçlusun hocam… “burası türkiye!” gerçeğini unuttuğun için, pragmatik davranmayı en iyi bilen ve bundan da sayısız kere verim almana rağmen bundan taviz verdiğin için…
hocam bunun bir daha dönüşü olmadığını az çok tahmin edebiliyor, görebiliyoruz… ama bil ki hocam, “bunlar firavun!” dediklerinin sayısı sayılamayacak kadar arttı… firavun’a musa olmak işini en iyi sen bilirsin.
ellerinden öperim hocam…
seni canı kadar seven evladın ubeyd…
en çok sana kızgınım; bilmiyorum beni anlayabilecek misin… belki, son 4 yılın üzerine bizden ayrı geçirdiğin ilk ayda, kendini en çok sorgulayabileceğin süreyi geçirdin. yaptığın hatalar, ‘ama’ların, ‘keşke’lerin… acaba neden diye sorduğunda ne cevap veriyorsun çok merak ediyorum. sana kızgınım hocam; en iyi yaptığın şeyi yapmadığın için kızgınım… sen de ben de biliyoruz ki “mister motivasyon”, “taktik maktik yok, bam bam bam!” laflarını duymaktan çok sıkılmıştın. işin öyle olmadığını, başka türlü de yapabileceğini göstermek istedin… neden hocam, neden! senin kimseye bir ispat borcun yoktu… sen bu ülkenin en büyük futbol insanısın, bunu kim tartışabilir… ama o inadın yok mu; işte o bizi sürekledi buralara…
suçlusun hocam! evvela güvenmekten çekinmediğin için suçlusun… sonra bilgin ve tecrübenle hareket etmediğin için… ama yılmadığın için sana hep hayran kalacağım, boyun eğmediğin, sözünden dönmediğin için… herkesin sustuğu yerde konuşabildiğin için… iki paralık itibarlarıyla seni kendilerine benzetmeye çalışanlara kapıyı gösterebildiğin için…
gelgelelim suçlusun hocam… “burası türkiye!” gerçeğini unuttuğun için, pragmatik davranmayı en iyi bilen ve bundan da sayısız kere verim almana rağmen bundan taviz verdiğin için…
hocam bunun bir daha dönüşü olmadığını az çok tahmin edebiliyor, görebiliyoruz… ama bil ki hocam, “bunlar firavun!” dediklerinin sayısı sayılamayacak kadar arttı… firavun’a musa olmak işini en iyi sen bilirsin.
ellerinden öperim hocam…
seni canı kadar seven evladın ubeyd…
