8
ülkede basketbola verilen önem ile ilgili bir konu aslında bu.
geçen sene evimizde oynadığımız fenerbahçemaçı, salon ayhan şahenk.
maça ait başlığı da verelim: (bkz: 3 ocak 2009 galatasaray fenerbahce ulker basketbol maci)
yok öyle 5 liradan filan kaçmamışım, hatta sanırım daha da pahalı idi biletler, ben günler öncesinden aldım ve dayandım kapıya.
o bomboş görmeye alıştığım turnikelerin önü insan dolu, bir kişiyi bile almıyorlar, bizler elimizde bilet, sıkış kakış girmeye çalışıyoruz içeri ama yok, almıyorlar. hava da yağıyor, üşüyoruz elbette.
o arada tayfa geliyor, güle oynaya giriyorlar, bizlere bakıp "basket maçına para verilir mi be?" diyerek geçiyorlar yanımızdan, içeri de alınıyorlar.
yani hem dalga geçilen biz olmuşuz, hem de bizim verdiğimiz paralarla içeri giren onlar, kulüplerine çok gördükleri 5 tl yi ödemeyi enayilik olarak gören onlar.
ne zaman bu maç aklıma gelse gözlerim dolar o yüzden, kulüp de çünkü bu tarz taraftarı destekliyor bazen, öyle ya tezahurat lazım, oysa ki çoğu gelmeyecek başka maç olsa, amaç aslında fenerbahçe'ye küfredebilmek.
o 5 tl yi çok gören taraftar yüzünden, o gün birçok çocuk basketbol maçına gelmekten soğumuştur eminim. ben bile sesi dışarı verilmeyen bir tvde, bir cafe köşesinde, elimde biletimle izlerken bu maçı "bir daha gitmesem mi, sahip çıkmayan kulübe ben niye katkı sağlayayım" diyordum o sinirle.
evet taraftar dışarıdan çok güzel görünüyordu, neymiş tezahurat yapmışlar. o taraftarın çoğu biletsiz girmiş, kulübü için üç kuruşu vermeyi enayilik kabul etmişti, çünkü bilet alanların %50 sinden çoğu içeri girememişti.
türkiye'de basketbola verilen önem artmadıkça, bu konuda kafalar değişmedikçe bu tarz taraftarlar daha çoook olacaktır. biri taraftar mı dedi?
geçen sene evimizde oynadığımız fenerbahçemaçı, salon ayhan şahenk.
maça ait başlığı da verelim: (bkz: 3 ocak 2009 galatasaray fenerbahce ulker basketbol maci)
yok öyle 5 liradan filan kaçmamışım, hatta sanırım daha da pahalı idi biletler, ben günler öncesinden aldım ve dayandım kapıya.
o bomboş görmeye alıştığım turnikelerin önü insan dolu, bir kişiyi bile almıyorlar, bizler elimizde bilet, sıkış kakış girmeye çalışıyoruz içeri ama yok, almıyorlar. hava da yağıyor, üşüyoruz elbette.
o arada tayfa geliyor, güle oynaya giriyorlar, bizlere bakıp "basket maçına para verilir mi be?" diyerek geçiyorlar yanımızdan, içeri de alınıyorlar.
yani hem dalga geçilen biz olmuşuz, hem de bizim verdiğimiz paralarla içeri giren onlar, kulüplerine çok gördükleri 5 tl yi ödemeyi enayilik olarak gören onlar.
ne zaman bu maç aklıma gelse gözlerim dolar o yüzden, kulüp de çünkü bu tarz taraftarı destekliyor bazen, öyle ya tezahurat lazım, oysa ki çoğu gelmeyecek başka maç olsa, amaç aslında fenerbahçe'ye küfredebilmek.
o 5 tl yi çok gören taraftar yüzünden, o gün birçok çocuk basketbol maçına gelmekten soğumuştur eminim. ben bile sesi dışarı verilmeyen bir tvde, bir cafe köşesinde, elimde biletimle izlerken bu maçı "bir daha gitmesem mi, sahip çıkmayan kulübe ben niye katkı sağlayayım" diyordum o sinirle.
evet taraftar dışarıdan çok güzel görünüyordu, neymiş tezahurat yapmışlar. o taraftarın çoğu biletsiz girmiş, kulübü için üç kuruşu vermeyi enayilik kabul etmişti, çünkü bilet alanların %50 sinden çoğu içeri girememişti.
türkiye'de basketbola verilen önem artmadıkça, bu konuda kafalar değişmedikçe bu tarz taraftarlar daha çoook olacaktır. biri taraftar mı dedi?