9833
temcit pilavı gibi tekrarla kulübü batırdığı iddia edilen efsane başkan. bu yönelim, büyük bir yanılgının eseri olarak maalesef belirli bir grup taraftarın diline pelesenk olmuş vaziyette…
ünal başkanın, galatasarayımızı demoklesin kılıcı gibi kulübün başınının üzerinde sallanan aig hisseleri belasından kurtardığını unutuyoruz. hatırlatalım, kulüp elden gidiyordu beyler.
şöyle bir o dönemlere doğru bir zaman yolculuğuna çıkalım…
federasyon başkanı aynı bugün olduğu gibi galatasaray kompleksiyle yoğrulmuş bir camianın eski başkanı. biz zafer kazandıkça, bugün galatasarayın önünü nasıl kesebilirimle yaşayan kontrolünü kaybetmiş, babasını ağlatan adama tamah etmiş bir ortam çocuğu. şike aklamaktan tut, arabacıları içine soktuğu durumdan çıkarmaya çalışan bir tüpçü. şahlanıyoruz ya, yabancı sınırıydı, süper finaldi icat üzerine icat çıkarıyor…
bütün bunlara rağmen, duruşunu bozmayan bir başkan, kenetlenmiş bir teknik ekip ve futbolcu grubuyla olay sahasında kupa kaldırdığımın çocuklarına kadar geliyor… bütün olayı idrak eden, başkan ve aslan yürekli felipe melo duruşlar sağlam… başkan yeri geldiğinde futbol ve basketbol branşlarında avrupada kupa kaldıracak ve türkiye takımı sahadan çekebilecek ikiliye sahip durumda.
sonrasında, demirören grubunun elinde tuvalet kağıdına dönüşmüş milliyet gazatesi (paçavrası) aleyhte yayınlara devam ediyor… başındaki zihniyeti üç kuruş para için kalemini ve şerefini satanlar çekiyor…
https://youtu.be/PMbrTSby9CM
kabul edelim fatih terim milli takım davasına galatasaray düşmanı yıldırîm demirörenin peşine takılmasaydı tablo gayet farklı olurdu. o yakalanan momentumla, eto’o ve ibrahimovic gibi yıldızları da galatasaray formasıyla izleyebilirdik ve ait olduğumuz yerde şampiyonlar liginde nam salmaya devam ederdik.
başkan, muslerayı,ujfalusiyi, elmanderi, meloyu, prime selçuk inanı, prime burak yılmazı, sneijderi, drogbayı tereddütsüz teknik adamının hizmetine sundu.
bu video 11m izlenmeyle galatasaray markasının nasıl temsil edilmesi gerektiğine güzel bir örnektir.
https://youtu.be/gWW2NYqUHdM
her istediği transfer yapılmasına rağmen, fiorentina’da cecchi gori, milan’da berlusconi, galatasaray’da özhan canaydın, ünal aysal, mustafa cengiz gibi başkanlarla hep problem yaşayan kim onu bir defa soralim. astını yöneten ama egosantrik problemlerle üstüyle her defasında sıkıntı yaşayan kim? şapkamızı ônümüze koyup biraz düşünelim.
edit: sözlük adabı
ünal başkanın, galatasarayımızı demoklesin kılıcı gibi kulübün başınının üzerinde sallanan aig hisseleri belasından kurtardığını unutuyoruz. hatırlatalım, kulüp elden gidiyordu beyler.
şöyle bir o dönemlere doğru bir zaman yolculuğuna çıkalım…
federasyon başkanı aynı bugün olduğu gibi galatasaray kompleksiyle yoğrulmuş bir camianın eski başkanı. biz zafer kazandıkça, bugün galatasarayın önünü nasıl kesebilirimle yaşayan kontrolünü kaybetmiş, babasını ağlatan adama tamah etmiş bir ortam çocuğu. şike aklamaktan tut, arabacıları içine soktuğu durumdan çıkarmaya çalışan bir tüpçü. şahlanıyoruz ya, yabancı sınırıydı, süper finaldi icat üzerine icat çıkarıyor…
bütün bunlara rağmen, duruşunu bozmayan bir başkan, kenetlenmiş bir teknik ekip ve futbolcu grubuyla olay sahasında kupa kaldırdığımın çocuklarına kadar geliyor… bütün olayı idrak eden, başkan ve aslan yürekli felipe melo duruşlar sağlam… başkan yeri geldiğinde futbol ve basketbol branşlarında avrupada kupa kaldıracak ve türkiye takımı sahadan çekebilecek ikiliye sahip durumda.
sonrasında, demirören grubunun elinde tuvalet kağıdına dönüşmüş milliyet gazatesi (paçavrası) aleyhte yayınlara devam ediyor… başındaki zihniyeti üç kuruş para için kalemini ve şerefini satanlar çekiyor…
https://youtu.be/PMbrTSby9CM
kabul edelim fatih terim milli takım davasına galatasaray düşmanı yıldırîm demirörenin peşine takılmasaydı tablo gayet farklı olurdu. o yakalanan momentumla, eto’o ve ibrahimovic gibi yıldızları da galatasaray formasıyla izleyebilirdik ve ait olduğumuz yerde şampiyonlar liginde nam salmaya devam ederdik.
başkan, muslerayı,ujfalusiyi, elmanderi, meloyu, prime selçuk inanı, prime burak yılmazı, sneijderi, drogbayı tereddütsüz teknik adamının hizmetine sundu.
bu video 11m izlenmeyle galatasaray markasının nasıl temsil edilmesi gerektiğine güzel bir örnektir.
https://youtu.be/gWW2NYqUHdM
her istediği transfer yapılmasına rağmen, fiorentina’da cecchi gori, milan’da berlusconi, galatasaray’da özhan canaydın, ünal aysal, mustafa cengiz gibi başkanlarla hep problem yaşayan kim onu bir defa soralim. astını yöneten ama egosantrik problemlerle üstüyle her defasında sıkıntı yaşayan kim? şapkamızı ônümüze koyup biraz düşünelim.
edit: sözlük adabı