481
taraftarsınız, illa ki tepki göstereceksiniz. sevdiğiniz, uğruna ne çileler çektiğiniz takım, 117 yıllık çınar küme düşme tehlikesinde tabii ki tepki göstereceksiniz. isterseniz fatih hocaya bu takım onun eseri diye tepki gösterin, isterseniz burak elmas'a fatih hocayı yolladı yerine torrent'i getirdi diye gösterin, isterseniz oyunculara ruhlarını ortaya koymuyorlar diye gösterin, isterseniz de domenec torrent'e hoca falan değilsin diye tepkinizi gösterin.
ancak bu kümülatif bir şekilde biriken kızgınlığınızı bu maça bulaştırmayın. ligin açık ara liderine karşı bu maçın ilk 45 dakikasında sezonun en iyi topunu oynadı galatasaray. trabzonspor'a tehlikeli sayılabilecek şut bile çektirmemenin yanında 3.bölgede kaptığımız toplarla hızlı ve organize hücumlar geliştirerek çok fazla pozisyona girdik ancak bitirmedeki beceriksizliğimiz yüzünden yararlanamadık. verilmeyen penaltılarımız oldu, maçın başından beri ince ince doğrandık. ikinci yarıda trabzonspor ne kadar etkili başlasa da tehlikeli pozisyona sokmadık, 15 dakika sonra baskıyı kırdık, 5 dakika kadar üst üste hücum yaptık, dönen topları aldık...
84.dakikaya kadar etkili pozisyonu olmayan trabzonspor ileride babel'in topu indirdiği pozisyonda hakemin babel'e yapılan faulü vermeyip trabzonspor'a verdiği faulden gelen atakla golü buldu, maça ortak oldu. ondan bir dakika sonra babel ile yine gol pozisyonuna girdik ama maalesef uğurcan müthiş çıkardı.
buraya kadar hiçbir şey yok, ligin açık ara liderine karşı çok doğru oynadın, penaltın verilmedi, art niyetli hakem 15 metre ilerisinde iki tane penaltıyı görmedi gitti var'dan izleyip verdi. en sonunda yaptı yapacağını sana vereceği faulü rakibe verdi rakibin o ataktan gol buldu.
her şeyi anlamlandırabiliyorsun ancak dakika 90 trabzonspor 1-1'i bulmuş, bastırıyor. ya taylan kardeş bir sağına soluna bakarsın ya attığın pasın açıklaması hiçbir şekilde yok. orada visca baskıya gelmese yine hatalı pas çünkü nereye attığını bilmiyorsun ki, benden çıksın da nereye giderse gitsin şeklinde vuruyorsun. sahada canını dişine takıp mücadele eden takım arkadaşlarının hakkını büyük yedin.
yani demem o ki takım iyi top oynadı ama hakemin art niyeti ve taylan'ın bireysel hatasıyla uzatmalarda futbolcular deli gibi ıslıklandı, ana bacı sövüldü. yönetim istifalar havada uçuştu. galatasaray'da artık nedense hakem hataları konuşulmuyor. hep futbolcu kötü, yönetim kötü, teknik direktör kötü... senin elindeki maçı hakem almış rakibe vermiş sen hala kendi aranda fatih terim-yönetim arasındaki savaşta bir taraf tutup renktaşınla kavgaya giriyorsun. artık biraz takımınızın hakkını savunun, savunamayan yönetim de istifa etsin.
ancak bu kümülatif bir şekilde biriken kızgınlığınızı bu maça bulaştırmayın. ligin açık ara liderine karşı bu maçın ilk 45 dakikasında sezonun en iyi topunu oynadı galatasaray. trabzonspor'a tehlikeli sayılabilecek şut bile çektirmemenin yanında 3.bölgede kaptığımız toplarla hızlı ve organize hücumlar geliştirerek çok fazla pozisyona girdik ancak bitirmedeki beceriksizliğimiz yüzünden yararlanamadık. verilmeyen penaltılarımız oldu, maçın başından beri ince ince doğrandık. ikinci yarıda trabzonspor ne kadar etkili başlasa da tehlikeli pozisyona sokmadık, 15 dakika sonra baskıyı kırdık, 5 dakika kadar üst üste hücum yaptık, dönen topları aldık...
84.dakikaya kadar etkili pozisyonu olmayan trabzonspor ileride babel'in topu indirdiği pozisyonda hakemin babel'e yapılan faulü vermeyip trabzonspor'a verdiği faulden gelen atakla golü buldu, maça ortak oldu. ondan bir dakika sonra babel ile yine gol pozisyonuna girdik ama maalesef uğurcan müthiş çıkardı.
buraya kadar hiçbir şey yok, ligin açık ara liderine karşı çok doğru oynadın, penaltın verilmedi, art niyetli hakem 15 metre ilerisinde iki tane penaltıyı görmedi gitti var'dan izleyip verdi. en sonunda yaptı yapacağını sana vereceği faulü rakibe verdi rakibin o ataktan gol buldu.
her şeyi anlamlandırabiliyorsun ancak dakika 90 trabzonspor 1-1'i bulmuş, bastırıyor. ya taylan kardeş bir sağına soluna bakarsın ya attığın pasın açıklaması hiçbir şekilde yok. orada visca baskıya gelmese yine hatalı pas çünkü nereye attığını bilmiyorsun ki, benden çıksın da nereye giderse gitsin şeklinde vuruyorsun. sahada canını dişine takıp mücadele eden takım arkadaşlarının hakkını büyük yedin.
yani demem o ki takım iyi top oynadı ama hakemin art niyeti ve taylan'ın bireysel hatasıyla uzatmalarda futbolcular deli gibi ıslıklandı, ana bacı sövüldü. yönetim istifalar havada uçuştu. galatasaray'da artık nedense hakem hataları konuşulmuyor. hep futbolcu kötü, yönetim kötü, teknik direktör kötü... senin elindeki maçı hakem almış rakibe vermiş sen hala kendi aranda fatih terim-yönetim arasındaki savaşta bir taraf tutup renktaşınla kavgaya giriyorsun. artık biraz takımınızın hakkını savunun, savunamayan yönetim de istifa etsin.