• 19
    genel olarak yorulduğunu düşünen yazar.

    ne zaman böyle oldu bu iş, ne zaman taraftarlık böyle bir şeye evrildi tam hatırlamıyorum da.

    önceden maçı izler, kendi içimizde konuşur dağılırdık. transfer, kim geliyormuş kim gidiyormuş biraz bakınır gelirse sevinir gelmezse üzülürdük.

    benim için artık bundan çok daha öte bir hale büründü çok daha öte bir duruma geçti.

    kulübün mali raporlarını falan isteyip inceleyecek seviyeye geldi, denetim raporlarına falan bakıyorum, transferse çok çeşitli yerlerden çeşitli durumlar kovalıyorum, oyuncunun analizine bakıyorum, taktiksel sisteme uygunluğunu inceliyorum vs. maçlar zaten artık tamamen analiz için izliyormuşum gibi geliyor.

    şarteli de yok ki kapatıp eski hale döneyim.

    ama aynı anda hem muhasebesi hem lobicisi hem scout’u hem analizcisi hem rakip analizcisi hem iletişimcisi hem yöneticisi hem osu busu gibi her şeyini en ince ayrıntısına kadar öğrenmekten, duymaktan, paylaşmaktan - paylaşmamaktan vallahi yorulduğumu hissediyorum.

    belki de kulübün içinde bizim kadar dert eden yoktur, bilmiyorum. çoğu üyenin bile ben gibi ya da benim gibi dert edinen taraftar gibi taktığını da sanmıyorum aslında.

    bugün bir ara kaideyi taciz eden istisna ile konuştuk telefonda. kapattık geri yerime geçtim oturdum sözlüğe baktım 40 tartışma, hepsi ayrı ayrı konularda, hepsine söyleyecek bir şeyim var eğrisi ile doğrusu ile. neyse dedim twitter’a döndüm, orası zaten ayrı bir lağım biliyorsunuz işte.

    o anda yorulduğumu fark ettim. böyle bi baktım, kafamın içinde bitmişim. iş desen pazarları izinliyim, yıllık izinlerim vs. var bir şekilde o “unplug” hale geçip, fişi çekip durabiliyorum düşünmeden.

    bu öyle de değil, duramıyorum da. pazar oluyor sürekli galatasaray, yıllık iznimi yazın kullanırım genelde transferin en hareketli günleri sabahları mesaiye başlar gibi başlayıp akşama kadar takip ettiğimi bilirim.

    o yüzden biraz bu ortamlardan uzaklaşmak, biraz “fişi çekmek”, biraz düşünmemek iyi gelecek gibi.

    ben kendimi durduramaz, yazarım da. yazmamak için de sözlüğün tatil özelliğini kullanacağım, en kısa süreden başlatarak bakalım iyi mi gelecek kötü mü gelecek görelim.

    ama biraz dinlenmek iyi gelir ya, gelir değil mi lan sözlük? ya gelmezse? ya böyle böyle koparsam? kopmam dimi? kopmam herhalde, bilmiyorum.

    herkes kendisine dikkat etsin, girer okurum yazdıklarınızı ama bir süre yazmayayım bakalım, dinleneyim nasıl olacak görelim.

    sevgilerle.
App Store'dan indirin Google Play'den alın