1031
tarihin en iyi antrenörleri arasındadır. elinde güçlü imkanların olması kendisinin suçu değildir. her sene futbola yeni bir varyasyon katan nadir hocalardan birisidir.
eleştirenlerin çoğu barcelona, bayern munich, manchester city’de çok büyük imkanlarla çalıştığı için yapılıyor. adam bildiğin büyük ekonomilerle başarı yakaladığı için eleştiriliyor. manchester city ile 6. sezonunu geçiriyor ve 4. şampiyonluğuna koşuyor. premier lig’de bunu başarmak başlı başına zaten muazzam bir iş. kendisi ne kadar para harcıyorsa rakipleri liverpool, united, chelsea’de o kadar para harcıyor zaten.
bir başka konu ise hazıra konmasıyla alakalı. xavi, iniesta ve messi’ye hazıra kondu ve başarılarını öyle kazandı diye lanse ediliyor. öncelikle pep guardiola’nın barcelona’nın başına geçtiği 2008 yılına gelelim. xavi, iniesta ve messi üçlüsü her ne kadar 21. yüzyılın en iyi 5 oyuncusu arasında olsa da 2008 yılından önce barcelona’nın üzerinde o kadar etkili değillerdi.
pep guardiola takımın başına geçtiğinde real madrid son iki sezonu şampiyon olarak bitirmişti. üstelik barcelona’nın kadrosunun da madrid’den aşağı kalır yanı yoktu. ronaldinho, henry, eto’o, messi, xavi, iniesta, deco, puyol. bu kadro iki sene üst üste real madrid’e şampiyonluk verdi. peki pep geldikten sonra ne yaptı ? ilk iş olarak takımın en önemli yıldızı ronaldinho’yu gönderdi. üstelik ronaldinho gittiğinde sadece 28 yaşındaydı. ilk sezonunda son iki sene kupa kaldıramamış bu kadroya 6 tane kupa birden kazandırdı. düşünün teknik direktörlük kariyerinizde ilk yılınız ve kazanabileceğiniz bütün kupaları kazanıyorsunuz.
2009 yazına gelindiğinde ise real madrid 6 kupalı barcelona’yı durdurabilmek için tarihin en görkemli transfer dönemini geçirdi. ronaldo, kaka, benzema, xabi alonso gibi dünya yıldızları takıma katıldı. pep’de bu dönemde yıldız isteyebilirdi ama yapmadı. tam tersine takımda ki yıldız oyuncuları gönderirken, kendi çıkarttığı oyuncular ile yoluna devam etti. manchester 2. takımından pique, altyapıdan busquets ve pedro, sevilla’dan dani alves ve valencia’dan david villa gibi nispeten daha alt takımlardan oyuncu aldı. bu sıra da tabiki de kupaları toplamaya devam etti. madrid tarafı teknik direktör pozisyonuna da dünyanın en iyilerinden birisi mourinho’yu getirdi ama pep onu da ilk maçında 5’leyip rezil etti.
diyeceğim şu ki guardiola 2008-2012 arası futbola hükmederken ortalama kullandığı kadro şu şekildeydi.
valdes
alves-puyol-pique-abidal
xavi-busquets-iniesta
pedro-messi-villa
3 futbolcu 20 yaşında kariyerine başlamadan guardiola’nın himayesine girdi(pique-busquets-pedro), 2 futbolcu bir alt sekme takımlardan geldi(alves-villa), 3 futbolcu kariyerlerinin en verimli dönemlerini geçirdi(xavi-iniesta-messi). geriye de takım kaptanları puyol ve valdes kalıyor zaten. aldığı nokta yıldızlar topluluğu ve başarısız barcelona iken, bıraktığı nokta kendi sistemi ile 4 senede 16 kupa kazanmış barcelona.
ayrıca bu dönem içerisinde messi olmadan barcelona iskeleti ile 3 kupa kazanmış ispanya milli takımı da var. bu adamın dünya futboluna kattıkları bam başka bir seviye. sırf orta sıra takımı alıp yükseltmedi diye kötü hoca muamelesi yapılamaz. öyle ki yukarıda anlattığım gibi barcelona’da oyuncu ismi olarak küçülmeye giderken bütün kupaları topladı. yani bu önerme de bir nevi çürümüş oluyor.
eleştirenlerin çoğu barcelona, bayern munich, manchester city’de çok büyük imkanlarla çalıştığı için yapılıyor. adam bildiğin büyük ekonomilerle başarı yakaladığı için eleştiriliyor. manchester city ile 6. sezonunu geçiriyor ve 4. şampiyonluğuna koşuyor. premier lig’de bunu başarmak başlı başına zaten muazzam bir iş. kendisi ne kadar para harcıyorsa rakipleri liverpool, united, chelsea’de o kadar para harcıyor zaten.
bir başka konu ise hazıra konmasıyla alakalı. xavi, iniesta ve messi’ye hazıra kondu ve başarılarını öyle kazandı diye lanse ediliyor. öncelikle pep guardiola’nın barcelona’nın başına geçtiği 2008 yılına gelelim. xavi, iniesta ve messi üçlüsü her ne kadar 21. yüzyılın en iyi 5 oyuncusu arasında olsa da 2008 yılından önce barcelona’nın üzerinde o kadar etkili değillerdi.
pep guardiola takımın başına geçtiğinde real madrid son iki sezonu şampiyon olarak bitirmişti. üstelik barcelona’nın kadrosunun da madrid’den aşağı kalır yanı yoktu. ronaldinho, henry, eto’o, messi, xavi, iniesta, deco, puyol. bu kadro iki sene üst üste real madrid’e şampiyonluk verdi. peki pep geldikten sonra ne yaptı ? ilk iş olarak takımın en önemli yıldızı ronaldinho’yu gönderdi. üstelik ronaldinho gittiğinde sadece 28 yaşındaydı. ilk sezonunda son iki sene kupa kaldıramamış bu kadroya 6 tane kupa birden kazandırdı. düşünün teknik direktörlük kariyerinizde ilk yılınız ve kazanabileceğiniz bütün kupaları kazanıyorsunuz.
2009 yazına gelindiğinde ise real madrid 6 kupalı barcelona’yı durdurabilmek için tarihin en görkemli transfer dönemini geçirdi. ronaldo, kaka, benzema, xabi alonso gibi dünya yıldızları takıma katıldı. pep’de bu dönemde yıldız isteyebilirdi ama yapmadı. tam tersine takımda ki yıldız oyuncuları gönderirken, kendi çıkarttığı oyuncular ile yoluna devam etti. manchester 2. takımından pique, altyapıdan busquets ve pedro, sevilla’dan dani alves ve valencia’dan david villa gibi nispeten daha alt takımlardan oyuncu aldı. bu sıra da tabiki de kupaları toplamaya devam etti. madrid tarafı teknik direktör pozisyonuna da dünyanın en iyilerinden birisi mourinho’yu getirdi ama pep onu da ilk maçında 5’leyip rezil etti.
diyeceğim şu ki guardiola 2008-2012 arası futbola hükmederken ortalama kullandığı kadro şu şekildeydi.
valdes
alves-puyol-pique-abidal
xavi-busquets-iniesta
pedro-messi-villa
3 futbolcu 20 yaşında kariyerine başlamadan guardiola’nın himayesine girdi(pique-busquets-pedro), 2 futbolcu bir alt sekme takımlardan geldi(alves-villa), 3 futbolcu kariyerlerinin en verimli dönemlerini geçirdi(xavi-iniesta-messi). geriye de takım kaptanları puyol ve valdes kalıyor zaten. aldığı nokta yıldızlar topluluğu ve başarısız barcelona iken, bıraktığı nokta kendi sistemi ile 4 senede 16 kupa kazanmış barcelona.
ayrıca bu dönem içerisinde messi olmadan barcelona iskeleti ile 3 kupa kazanmış ispanya milli takımı da var. bu adamın dünya futboluna kattıkları bam başka bir seviye. sırf orta sıra takımı alıp yükseltmedi diye kötü hoca muamelesi yapılamaz. öyle ki yukarıda anlattığım gibi barcelona’da oyuncu ismi olarak küçülmeye giderken bütün kupaları topladı. yani bu önerme de bir nevi çürümüş oluyor.