• 26
    sanki bugüne kadar tribünde söylenen bir tezahüratı şehrazat, bir tezahüratı aysel gürel yazıyordu, aralarda johann sebastian bach eserleri dillendiriliyordu da şimdi böyle olmuş gibilerinden eleştirilen tezahürat.

    burada bile 20 küsur kişi şerh koymuş, 800 kişilik twitter hesabımda da en az 150 tane olumsuz yorum görmüşümdür. bunu bir stadyum ölçeğine genişletince en az 15 bin kişi bu tezahüratı bilip duyup katılmayacak demektir. ondan sonra burada agresif tribün başlığında ruh çağırma seansları düzenlenir durur. her tezahürata "bunu mu söyleyeceğiz şimdi" diye burun kıvrıldığı için bizim stad derin bir sessizliğe bürünüyor olabilir mi her maçta?

    ya da bizim taraftar hiçbir haltı beğenmediği için mecburen yerine sevemem gibi şarkıları söylemek zorunda kalınıyor olabilir mi?

    ülkede sanatçılar bile yıllardır elle tutulur bir söz-beste üretemiyorken bu insanlara sanki biraz fazla yükleniliyor gibi..
App Store'dan indirin Google Play'den alın