20
gittiğim ilk şampiyonlar ligi maçı. bakkalımız kahraman abinin servisine doluşup mecidiyeköy'e uzanmıştık. henüz maçın başlamasına 3.5 saat varken stada giriş yapmıştık. tabii o zamanlar bu bir sorun değildi benim için. uzun süre 0-0 gittikten sonra golü yiyip hemen ardından hasan şaş ile beraberliği yakalamıştık. inanılmaz bir gol sevinci yaşadık, arkadaşım 5 koltuk aşağı yuvarlandı falan. tezahuratlara başlamışken ikiyi yedik. maç bittiğinde protesto vardı. ben de çocuk aklımla hayatımda sahaya ilk ve son defa su şişesi atmıştım. hatta orta yaşlarda birisi "hey napıyosun?" diye beni kolumdan tutmuş, bizim abilerden biri de "çocuk işte..." gibisinden araya girmişti.
kötü bitse de, o merdivenlerinden çıkıp spot ışıklarının yeşil sahayla birleştiği ve şampiyonlar ligi logolarının süslediği stadı görme anı her şeye bedeldi.
kötü bitse de, o merdivenlerinden çıkıp spot ışıklarının yeşil sahayla birleştiği ve şampiyonlar ligi logolarının süslediği stadı görme anı her şeye bedeldi.