129
umarım geçmişte benzer bir çok maçta gördüğümüz şu durumlarla karşılaşmayız dediğim ama bu konuda çok da ümitvar ol(a)madığım maçtır.
şöyle ki;
maç başlar, alışılageldik üzere takımımız ilk dakikalarda hareketli ve isteklidir, ki bu sefer taraftar da itecektir uzun bir aradan sonra, bir kaç tehlikeli atak girişimi, bir iki pozisyon da bulunur,
ha bu süreçte attık attık, yok atamazsak (hoş atsak da) 20. dakikalar gibi rakip de oyuna ortak olur (maçın başında sarfettiğimiz o kadar efordan sonra fizik kuralları gereği),
derken oyunun genel hakimiyeti görece yine bizde olur (bu dakikalarda stoperlerimiz, kanat beklerimiz ve kalecimiz arasındaki isabetli paslaşmalar dikkati çeker) ama oyunumuz artık kısırlaşmaya başlar.
bizim arka arkaya yaptığımız 15-20 paslık seriler ve atak hazırlıklarının birçoğu ya atağa dönmeden yapılan saçma bir top kaybı ile kalemizde tehlike (zaman zaman gol) ile sonlanır, ya da zaten zor bela geçtiğimiz 3. bölgeden yapılan 2 geri pas ile taa kaleciye kadar uzanan bir tekrar sete yerleşme süreci (ki beni en çok çıldırtan görüntülerin başında bu gelir).
sonrasında rakibin 3-4 pasla kalemizde yakaladığı pozisyonlar izlenmeye başlanır.
zaten biraz becerikli olan rakip illa ki 1-2 gol sıkıştırır,
maç da öylece sonlanır.
hep bunları görmemek ümidiyle yeni maçları bekliyoruz ama oyun olarak denemelerimiz, "sistemimiz" pek değişmediği, "aynı şeyleri yaparak farklı sonuçları görmeyi" beklediğimiz için genelde bu olmuyor tabiki.
inşallah bu sefer gerçekten "doğru işler" görürüz sahada...
ve tabi oyunu iyi okuyan, tam 5 adet (yazıyla beş) oyuncu değişikliği hakkını zamanlama ve isimler konusunda doğru şekilde kullanan bir teknik heyeti görmek de nasib olur inşallah bu akşam...
şöyle ki;
maç başlar, alışılageldik üzere takımımız ilk dakikalarda hareketli ve isteklidir, ki bu sefer taraftar da itecektir uzun bir aradan sonra, bir kaç tehlikeli atak girişimi, bir iki pozisyon da bulunur,
ha bu süreçte attık attık, yok atamazsak (hoş atsak da) 20. dakikalar gibi rakip de oyuna ortak olur (maçın başında sarfettiğimiz o kadar efordan sonra fizik kuralları gereği),
derken oyunun genel hakimiyeti görece yine bizde olur (bu dakikalarda stoperlerimiz, kanat beklerimiz ve kalecimiz arasındaki isabetli paslaşmalar dikkati çeker) ama oyunumuz artık kısırlaşmaya başlar.
bizim arka arkaya yaptığımız 15-20 paslık seriler ve atak hazırlıklarının birçoğu ya atağa dönmeden yapılan saçma bir top kaybı ile kalemizde tehlike (zaman zaman gol) ile sonlanır, ya da zaten zor bela geçtiğimiz 3. bölgeden yapılan 2 geri pas ile taa kaleciye kadar uzanan bir tekrar sete yerleşme süreci (ki beni en çok çıldırtan görüntülerin başında bu gelir).
sonrasında rakibin 3-4 pasla kalemizde yakaladığı pozisyonlar izlenmeye başlanır.
zaten biraz becerikli olan rakip illa ki 1-2 gol sıkıştırır,
maç da öylece sonlanır.
hep bunları görmemek ümidiyle yeni maçları bekliyoruz ama oyun olarak denemelerimiz, "sistemimiz" pek değişmediği, "aynı şeyleri yaparak farklı sonuçları görmeyi" beklediğimiz için genelde bu olmuyor tabiki.
inşallah bu sefer gerçekten "doğru işler" görürüz sahada...
ve tabi oyunu iyi okuyan, tam 5 adet (yazıyla beş) oyuncu değişikliği hakkını zamanlama ve isimler konusunda doğru şekilde kullanan bir teknik heyeti görmek de nasib olur inşallah bu akşam...
