1873
hakkında yazılanları görünce "aaaaay yeter imdaaaaaaaaat" diye bağırasım gelen futbolcu. güzide sözlüğümüzün iyice dedikoducu mahalle kadınlarının ya da boş beleş kahvehane adamlarının ortamına dönmeye başladığının talihsiz bir göstergesi.
bir salın abi ya, allah aşkına bir salın ya...
elinde çekirdek, yoldan geçen yeni komşunun gelinini keserek "bu da iyice havalandı", "afralara taftarala bak be o ne surat", "o poşet öyle mi taşınır laf sokar gibi", "suratsız meymenetsiz iyice nefret ettirdi kendinden" gibi laflar söyleyen, söyledikçe birbirini dolduran, doldurdukça yokluktan nefret çıkaran, bu nefreti de en sonunda eyleme dönüştüren cahilce bir tavrı var ya o bahsettiğim insanların, işte o tavrın kurbanı olmak üzere olan genç ve tecrübesiz yıldızımız.
yapmadıkları üzerinden niyet okunarak yok yere kendisine yükleniliyor ve tam da rakiplerin ekmeğine yağ sürecek tavırla antipatikleştiriliyor. yok yere kendi futbolcumuzun ne karaktersizliğini bıraktık, ne fenerbahçeli ruhu taşıdığını...
ne yaptı abi bu çocuk? "bana vuran o elleri yedi sülalesine sokacağım" mi dedi, "o varsa beni nah bulursunuz" mu? hiç sesini çıkarmadı, negatif tek bir açıklama yapmadı, çıktı topunu oynadı. pozitif bir hareket yapmadı deniliyor, ne yapsın gol atınca tribüne gidip marcao'ya kalp işareti mi yapsın?
maç bitiminde galatasaray arması paylaştı işte... hadi niyet okumaksa ben de pozitif okuyayım; "benim için aslolan galatasaray'dır. her şeye razıyım." anlamındaydı o paylaşım, onu ne yapacağız peki?
basının mal bulmuş mağribi gibi üzerine çöreklendiği bir olaydan ilgi koparmak isteyen salak bir menajerin yaptığı çıkışla yargılanması çok anlamsız. allah aşkına bir sakin olalım, bu kadar uç duyguların bir arada olduğu karmakarışık bir süreci yaşayan iki gencecik futbolcuyu birazcık kendi hallerine salalım.
biz de rahatlayalım, onlar da rahatlasın...
bir salın abi ya, allah aşkına bir salın ya...
elinde çekirdek, yoldan geçen yeni komşunun gelinini keserek "bu da iyice havalandı", "afralara taftarala bak be o ne surat", "o poşet öyle mi taşınır laf sokar gibi", "suratsız meymenetsiz iyice nefret ettirdi kendinden" gibi laflar söyleyen, söyledikçe birbirini dolduran, doldurdukça yokluktan nefret çıkaran, bu nefreti de en sonunda eyleme dönüştüren cahilce bir tavrı var ya o bahsettiğim insanların, işte o tavrın kurbanı olmak üzere olan genç ve tecrübesiz yıldızımız.
yapmadıkları üzerinden niyet okunarak yok yere kendisine yükleniliyor ve tam da rakiplerin ekmeğine yağ sürecek tavırla antipatikleştiriliyor. yok yere kendi futbolcumuzun ne karaktersizliğini bıraktık, ne fenerbahçeli ruhu taşıdığını...
ne yaptı abi bu çocuk? "bana vuran o elleri yedi sülalesine sokacağım" mi dedi, "o varsa beni nah bulursunuz" mu? hiç sesini çıkarmadı, negatif tek bir açıklama yapmadı, çıktı topunu oynadı. pozitif bir hareket yapmadı deniliyor, ne yapsın gol atınca tribüne gidip marcao'ya kalp işareti mi yapsın?
maç bitiminde galatasaray arması paylaştı işte... hadi niyet okumaksa ben de pozitif okuyayım; "benim için aslolan galatasaray'dır. her şeye razıyım." anlamındaydı o paylaşım, onu ne yapacağız peki?
basının mal bulmuş mağribi gibi üzerine çöreklendiği bir olaydan ilgi koparmak isteyen salak bir menajerin yaptığı çıkışla yargılanması çok anlamsız. allah aşkına bir sakin olalım, bu kadar uç duyguların bir arada olduğu karmakarışık bir süreci yaşayan iki gencecik futbolcuyu birazcık kendi hallerine salalım.
biz de rahatlayalım, onlar da rahatlasın...
