668
özellikle evlilik ve çocuk sonrası boşlasam da bir zamanlar çok sıkı bir premier lig izleyicisiydim. lee bowyer kieron dyer ikilisinin yumruklaşıp newcastle united'ı 9 kişi bıraktığı maçı falan canlı canlı izlemiştim. şunu belirtmek lazım; premier ligde her futbolcu iyidir algısı yanlış. bu biraz takımın oynadığı oyunla alakalı. wba mesela son düşüşünde değil de ondan önceki düşüşünde milattan kalma ada futbolu oynuyordu. o takımdan mesela bize stoperler dışında kimi koysan sırıtırdı.
premier ligde atletizm çok ön planda, büyük takımların alt yapıları bile hızı hızlanması süper olan onun dışında hiç bir numarası olmayan genç oyuncularla dolu. 2 tanesine top oynamayı öğretebilsek büyük bir kazanç gözüyle bakıyorlar. işte yedlin de böyle bir ortamda tottenham'a attı kendisini. hücum için oyun bilgisi yetersiz, savunmada biraz dağınıktı ve hızı ise olabilecek son noktadaydı. ayrıca belirtmek lazım hızı çok iyiydi lakin güçsüzdü. tottenham'da tutunamadı sonrası zaten malum, düşme adaylarında ve 1 sezon da alt ligde. kendisinin ne savunması üst düzey, ne pas yeteneği iyi. elinde olan tek şey hızı ama da eski seviyesinde değil. bir futbolcuğunun özellikle uyluk, kasık sakatlıkları falan yaşadıktan sonra hala 20 yaşındaki hızında olması beklenemez zaten. hızı gittiği zaman da kendisinin sırıtmasını engelleyecek hiç bir özelliği kalmıyor. newcastle boşuna bedelsiz bırakmadı adamı.
galatasaray'da uzun zamandır izlediğim sağ bekler arasında en çekinik olanı. adam kariyeri boyunca baskı yemeye alışmış. fenerbahçe deplasmanında mesela son dakikalarda girmiş ve savunmada iyi işler yapmıştı. ancak hücuma çıktığında rakip savunma yerleşik ise ne yapacağını bilemiyor, ne yapacağını bilemediği gibi rakip eğer kapanarak oynarsa savunmayı da düzgün yapamıyor. adamın böyle bir oyun ezberi yok çünkü.
benim merak ettiğim kendisi ile ilgili scout raporu. tamam omar'ın zamansız kazası, takımın diğer eksikleri falan hepsine eyvallah da şu adam ile ilgili veri tabanına rapor yazan scout en son ne zaman izlemişti mesela...
premier ligde atletizm çok ön planda, büyük takımların alt yapıları bile hızı hızlanması süper olan onun dışında hiç bir numarası olmayan genç oyuncularla dolu. 2 tanesine top oynamayı öğretebilsek büyük bir kazanç gözüyle bakıyorlar. işte yedlin de böyle bir ortamda tottenham'a attı kendisini. hücum için oyun bilgisi yetersiz, savunmada biraz dağınıktı ve hızı ise olabilecek son noktadaydı. ayrıca belirtmek lazım hızı çok iyiydi lakin güçsüzdü. tottenham'da tutunamadı sonrası zaten malum, düşme adaylarında ve 1 sezon da alt ligde. kendisinin ne savunması üst düzey, ne pas yeteneği iyi. elinde olan tek şey hızı ama da eski seviyesinde değil. bir futbolcuğunun özellikle uyluk, kasık sakatlıkları falan yaşadıktan sonra hala 20 yaşındaki hızında olması beklenemez zaten. hızı gittiği zaman da kendisinin sırıtmasını engelleyecek hiç bir özelliği kalmıyor. newcastle boşuna bedelsiz bırakmadı adamı.
galatasaray'da uzun zamandır izlediğim sağ bekler arasında en çekinik olanı. adam kariyeri boyunca baskı yemeye alışmış. fenerbahçe deplasmanında mesela son dakikalarda girmiş ve savunmada iyi işler yapmıştı. ancak hücuma çıktığında rakip savunma yerleşik ise ne yapacağını bilemiyor, ne yapacağını bilemediği gibi rakip eğer kapanarak oynarsa savunmayı da düzgün yapamıyor. adamın böyle bir oyun ezberi yok çünkü.
benim merak ettiğim kendisi ile ilgili scout raporu. tamam omar'ın zamansız kazası, takımın diğer eksikleri falan hepsine eyvallah da şu adam ile ilgili veri tabanına rapor yazan scout en son ne zaman izlemişti mesela...
