1183
parçası olmanın can yaktığı ülkem.
sabahtan beri her saat başı kötü haberler geliyor. bitmeyen yangınlar, yangınlara seyirci kalınması, yangınla ilgili haberlerin sansürlenmesi sınırlardan akın akın afgan, ıraklı ve suriyeli girmesi, kadın cinayetleri ve hepsinin üstüne dalga geçer gibi yapılan şovlar...
ne yapılıyor, nereye varılmak isteniyor; bunları sorgulamıyorum artık. sevdiklerimin can güvenliğinden başka beklentim kalmadı bu hayattan. doymak bilmez bir kötülüğün gölgesinde geçti ömrüm.
27 yaşındayım, her türlü talanı, her türlü yalanı, iki yüzlülüğü, ahlaksızlığı gördüğüme inanıyorum. çünkü hayatımın kalanında göreceklerim en fazla bugünlerin çeşitlemeleri olur.
tanpınar erken cumhuriyetin iyimserliğindeki türkiye için bile "evlatlarına kendinden başka bir şeyle meşgul olma şansı vermeyen ülke" demişti. bugünleri görse herhalde "evlatlarına yaşama şansı vermeyen ülke" derdi.
artık yoruldum. kötü haberler yüzüme vura vura aptallaştırdı beni, duyarsızlaştım. sürüklenmiş gidiyorum. ülkem gibi bir bilinmeze gidiyorum. hepi topu 70 yıl yaşayacağım, 20 yıl genç olacağım şu dünyada hayatın gözlerimin önünden kayıp gidişini izleyorum. aile kurmak da, birilerini sevmek de, mutlu olmak için uğraşmak da istemiyorum. çünkü bunların hepsi birinci dünya lüksleri sanırım.
sabahtan beri her saat başı kötü haberler geliyor. bitmeyen yangınlar, yangınlara seyirci kalınması, yangınla ilgili haberlerin sansürlenmesi sınırlardan akın akın afgan, ıraklı ve suriyeli girmesi, kadın cinayetleri ve hepsinin üstüne dalga geçer gibi yapılan şovlar...
ne yapılıyor, nereye varılmak isteniyor; bunları sorgulamıyorum artık. sevdiklerimin can güvenliğinden başka beklentim kalmadı bu hayattan. doymak bilmez bir kötülüğün gölgesinde geçti ömrüm.
27 yaşındayım, her türlü talanı, her türlü yalanı, iki yüzlülüğü, ahlaksızlığı gördüğüme inanıyorum. çünkü hayatımın kalanında göreceklerim en fazla bugünlerin çeşitlemeleri olur.
tanpınar erken cumhuriyetin iyimserliğindeki türkiye için bile "evlatlarına kendinden başka bir şeyle meşgul olma şansı vermeyen ülke" demişti. bugünleri görse herhalde "evlatlarına yaşama şansı vermeyen ülke" derdi.
artık yoruldum. kötü haberler yüzüme vura vura aptallaştırdı beni, duyarsızlaştım. sürüklenmiş gidiyorum. ülkem gibi bir bilinmeze gidiyorum. hepi topu 70 yıl yaşayacağım, 20 yıl genç olacağım şu dünyada hayatın gözlerimin önünden kayıp gidişini izleyorum. aile kurmak da, birilerini sevmek de, mutlu olmak için uğraşmak da istemiyorum. çünkü bunların hepsi birinci dünya lüksleri sanırım.