1486
gundemdeki morutan transferi ve uzaktan attigi gol videolari sebebiyle sosyal medyada da anildigini gordugum oyuncumuz. bir kac taraftarimizin cok hakli olarak "emre kilinc de sivas'ta boyle 30 metreden atiyordu, bize geldikten sonra koreldi, yabanci oyuncu olsa simdi agzimizin suyu akardi" yazmis. gercekten de oyle, bu yuzden de yeni alinan oyunculara dahi insan tam sevinemiyor, zira bizde formsuz olacaklar diye karamsarlik agir basiyor. fatih hocanin bu son donemindeki tezatlik bu, bu adam kariyeri boyunca oyunculariyla iyi iletisim ve bag kurabilmesiyle, onlari bireysel olarak kendine baba derecesinde sevdirip saydirmasiyla ve sahada da bu motivasyonla oynatmasiyla basarili oldu. bir cok oyuncunun, ozellikle yerlinin, kariyerinin en parlak donemlerini, hatta bazilarinin tek parlak donemlerini terimle gecirmesi tesaduf degildi. emre colak, engin baytar, necati ates, hakan balta, uefa kadrosundaki bir cok isim. baska hocalarla veya baska takimlarla cogu siradan futbolcu kivamindaydi. su an ise malesef bize gelen futbolu unutuyor havasina gelindi, anlayamiyorum.
teknik direktorluk elindeki oyunculari en iyi nasil kullanabilme becerisidir bana gore. ozellikle de ulkemizdeki takimlar gibi, kafandaki takimi kuracak ve ona gore oyuncu sececek maddi gucun pek yoksa, eldekilerle bir sey uretmen gerekiyor. lucescu ve senol gunes de bu baglamda basariliydi, onlarda da bir cok oyuncu kariyer zirvesini gordu ve basarili oldu. elinde iyi sut yetenegi olan adam varsa, ona bu yetenegi gosterecegi oyun planini, organizasyonu olusturmaya calisirsin. ne bileyim iyi kafa vurabilen forvetin varsa, en basitinden bol bol orta acarsin, hizli kanadin varsa onu savunma arkasina kacirirsin. ayni sekilde dezavantajlarini da en az yansitacak sekilde onlemler alirsin. sivasta 25-30 metreden bam bam sut ceken emre kilinc'in bizde topu kaleye yetisteremeyecek, zayif ciliz bir gorunumu oldu. bu adam sakatlik gecirmedi, yetenekleri emilmedi, ne bileyim depresyona girmedi gordugumuz kadariyla. sadece garabet bir futbol planimizin icinde cok az verim verebildigi bir duzene sokuldu ve vasati gecemedi, zaman zaman da kesik yedi. hani su 1-2 oyuncuda olsa gene iplemeyelim ama, kadronun cogunlugu bu sekilde malesef, gozumuzun gordugu bu.
teknik direktorluk elindeki oyunculari en iyi nasil kullanabilme becerisidir bana gore. ozellikle de ulkemizdeki takimlar gibi, kafandaki takimi kuracak ve ona gore oyuncu sececek maddi gucun pek yoksa, eldekilerle bir sey uretmen gerekiyor. lucescu ve senol gunes de bu baglamda basariliydi, onlarda da bir cok oyuncu kariyer zirvesini gordu ve basarili oldu. elinde iyi sut yetenegi olan adam varsa, ona bu yetenegi gosterecegi oyun planini, organizasyonu olusturmaya calisirsin. ne bileyim iyi kafa vurabilen forvetin varsa, en basitinden bol bol orta acarsin, hizli kanadin varsa onu savunma arkasina kacirirsin. ayni sekilde dezavantajlarini da en az yansitacak sekilde onlemler alirsin. sivasta 25-30 metreden bam bam sut ceken emre kilinc'in bizde topu kaleye yetisteremeyecek, zayif ciliz bir gorunumu oldu. bu adam sakatlik gecirmedi, yetenekleri emilmedi, ne bileyim depresyona girmedi gordugumuz kadariyla. sadece garabet bir futbol planimizin icinde cok az verim verebildigi bir duzene sokuldu ve vasati gecemedi, zaman zaman da kesik yedi. hani su 1-2 oyuncuda olsa gene iplemeyelim ama, kadronun cogunlugu bu sekilde malesef, gozumuzun gordugu bu.
