2203
teknik, taktik gibi detaylardan once euro 2020'ye mental olarak hic hazirlanamamis takim. bunun sorumlusu da oyunculardan once senol gunes ile federasyondaki is bilmez yoneticiler.
(bkz: selim soydan'ın milli takımlar sorumlusu olması)
bu cocuklar neredeyse bir senedir hic ara vermeden futbol oynadilar. super lig'de mucadele edenler kupasi, ligi (bazilari icin avrupa kupalari) derken neredeyse 50 maca cikti. bir cogu son bir ayi kiran kirana gecen sampiyonluk mucadelesi verip 15 mayis'ta son maclarini oynadilar. kacan/kazanilan sampiyonlgu daha sindirememislerken sen bunlari tutup 18 mayis'ta kampa aliyorsun.
yurtdisinda oynayanlar zaten daha yuksek tempoda oynanan, daha yarismaci liglerden geldiler. ligleri super lig'den sonra bitenleri de apar topar kampa getirdin yangindan mal kacirir gibi. niye? gine ve azerbaycan'la hazirlik maci oynatmak icin.
mesela lille ile sezon boyu psg'nin nefesi enselerinde sampiyonluk mucadelesi vermis burak, yusuf ve zeki kendilerini mental olarak yipratmis boylesi bir sezondan sonra, sampiyonlugun tadini dahi cikaramadan senin kampina kosmak zorunda kaldilar (23 mayis'ta angers ile oynayip 25 mayis'ta antalya'ya gelmisler). simdi lille'de tek macini izlememis insanlar cikmis galler macindan sonra "zeki abartilmis bir balondur" diyor.
ya da ozan tufan. sevelim ya da sevmeyelim, dunya kupasi elemelerinde hollanda* ve norveç* maclarinda adam yiyen cocugun italya ile galler macinda kosacak hali yok. basligina galler macinda yazdigim entry'de (bkz: ozan tufan/#3186786) kendini cesme'ye sakliyor demistim. sezon boyu toksik fb ortamina maruz kalan adamin akli nasil cesme'de olmasin? ne olurdu bir on gun tatil yapip gelseydi kampiniza?
zaten cogu oyuncunun hazir olmadigi maclardaki tavirlarindan da belli. her firsatta baskasini azarlayan, suclayanlar, galler macinin sonunda durduk yere kavga cikaranlar.. hakan çalhanoğlu'nun tek yapabildigi basklarina soylenmek mesela.
diyebilirsiniz ki butun takimlar icin bu gecerli. dogru, ama tum takimlar icindeki belki de en duygusal olani, mental olarak en zayif olani da bizimki. eminim hepsi fizik olarak son derece fittir, ancak hicbiri kafa olarak zinde olmayinca takim gitmiyor. tamam italya gibi ucmalarini beklemiyorduk ama takimin finlandiya, ukrayna, slovakya vs kadar top oynayamayacak halde olmasi sadece oyunculara mal edilemez.
(bkz: selim soydan'ın milli takımlar sorumlusu olması)
bu cocuklar neredeyse bir senedir hic ara vermeden futbol oynadilar. super lig'de mucadele edenler kupasi, ligi (bazilari icin avrupa kupalari) derken neredeyse 50 maca cikti. bir cogu son bir ayi kiran kirana gecen sampiyonluk mucadelesi verip 15 mayis'ta son maclarini oynadilar. kacan/kazanilan sampiyonlgu daha sindirememislerken sen bunlari tutup 18 mayis'ta kampa aliyorsun.
yurtdisinda oynayanlar zaten daha yuksek tempoda oynanan, daha yarismaci liglerden geldiler. ligleri super lig'den sonra bitenleri de apar topar kampa getirdin yangindan mal kacirir gibi. niye? gine ve azerbaycan'la hazirlik maci oynatmak icin.
mesela lille ile sezon boyu psg'nin nefesi enselerinde sampiyonluk mucadelesi vermis burak, yusuf ve zeki kendilerini mental olarak yipratmis boylesi bir sezondan sonra, sampiyonlugun tadini dahi cikaramadan senin kampina kosmak zorunda kaldilar (23 mayis'ta angers ile oynayip 25 mayis'ta antalya'ya gelmisler). simdi lille'de tek macini izlememis insanlar cikmis galler macindan sonra "zeki abartilmis bir balondur" diyor.
ya da ozan tufan. sevelim ya da sevmeyelim, dunya kupasi elemelerinde hollanda* ve norveç* maclarinda adam yiyen cocugun italya ile galler macinda kosacak hali yok. basligina galler macinda yazdigim entry'de (bkz: ozan tufan/#3186786) kendini cesme'ye sakliyor demistim. sezon boyu toksik fb ortamina maruz kalan adamin akli nasil cesme'de olmasin? ne olurdu bir on gun tatil yapip gelseydi kampiniza?
zaten cogu oyuncunun hazir olmadigi maclardaki tavirlarindan da belli. her firsatta baskasini azarlayan, suclayanlar, galler macinin sonunda durduk yere kavga cikaranlar.. hakan çalhanoğlu'nun tek yapabildigi basklarina soylenmek mesela.
diyebilirsiniz ki butun takimlar icin bu gecerli. dogru, ama tum takimlar icindeki belki de en duygusal olani, mental olarak en zayif olani da bizimki. eminim hepsi fizik olarak son derece fittir, ancak hicbiri kafa olarak zinde olmayinca takim gitmiyor. tamam italya gibi ucmalarini beklemiyorduk ama takimin finlandiya, ukrayna, slovakya vs kadar top oynayamayacak halde olmasi sadece oyunculara mal edilemez.