400
rijkaard gibi rasyonel ve sakin bir hocanin ilk yarida kendisini cikarip yerine dos santos'u almasi da kendi icinde rasyonel bir karardir. dos santos ingiltere'ye gitmeden önce ispanya liginde oynamis, o ligin sartlarini ve atmosferini bilen bir oyuncudur. türkiye liginde gösterdigi relatif düsük performans (relatif düsük cünkü kendisine pek pas atilmadigi icin pek bir performans degerlendirmesi yapamiyorum) türkiye süperkasap ligine alisma evresiyle de ilintilidir. elano da ilk geldiginde lig maclarinda vasat denebilecek bir portre cizerken uefa avrupa ligi maclarinda, yani daha futbola benzer bir seyin oynandigi maclarda daha düzgün bir performans göstermekteydi. ki kendisi süperlig'deki oyun stiline alismaya baslayip fizik gücünü toparlayinca kendini göstermeye basladi.
sonucta rijkaard'in dos santos'a ispanya liginden bir takima karsi oynanirken sans vermesi kendi icinde bir mantik (ve anlasilabilir bir mantik) barindirmaktadir. dos santos hayalet gibi diyen arkadaslar mac basina kendisine kac pas atildigini sayarlarsa belki neden hayalet gibi oldugu konusunda daha acik bir fikre sahip olabilirler.
ayni muhabbetler bundan 3 ay önce elano icin yapiliyordu. ne balik hafizali bir toplumuz, cileden cikmamak elde degil.
sonucta rijkaard'in dos santos'a ispanya liginden bir takima karsi oynanirken sans vermesi kendi icinde bir mantik (ve anlasilabilir bir mantik) barindirmaktadir. dos santos hayalet gibi diyen arkadaslar mac basina kendisine kac pas atildigini sayarlarsa belki neden hayalet gibi oldugu konusunda daha acik bir fikre sahip olabilirler.
ayni muhabbetler bundan 3 ay önce elano icin yapiliyordu. ne balik hafizali bir toplumuz, cileden cikmamak elde degil.