leo franco

türk milleti olarak bir maçla asıp, bir maçla kahraman ilan etme geleneğimizin son halkası. vallaha ben bu adamı çok eleştirdim, kaleye gelen her şutu yerdi mübarek. ilk başlarda savunma zaafı falan dedik ama bu adam bildiğin olmadı galatasaray'a, oturmadı yani. ama hakkını veriyorum, dünkü maçın* en iyilerinden biriydi, belki de en iyisiydi. hayır yani, kiminiz diyebilir ki "onlar zaten bir kalecinin kurtarması gereken şutlar beaa.." yok abicim öyle değil işte, bu adam kurtamıyodu! yemin ediyorum, dün gece kurtardığı pozisyonlar, galatasaray'a geldiğinden beri kurtardığı pozisyonların toplamından fazladır. bu adam dün gece kendini aşmıştır kardeşim.
tek ayırmamız gereken nokta, bir maçta iyi oynadı diye "leo aslında ...."yla başayan cümleler kurup, tükürme-yalama döngüsünün bir parçası olmamamız gerektiğidir. ya iyidir, ya değildir, bunu bir maçla sınırlayamayız. bana kalırsa, bu adam iyi kalecidir, iyi olmasa atletico gibi bir takımda kalecilik yapamazdı. ama olay şu ki bana göre bu adam galatasaray için iyi bir kaleci değildir. olabilir kardeşim, belki casillas gelse, o da başarılı olamaz. bu biraz da kalecinin geldiği takıma alışmasıyla, benimsemesiyle alakalı bir şey. sanırım leo bunu beceremedi. ama sanctis'i düşünüyorum, o takımı da seviyodu, mutluydu da.. o neden başarılı olamadı be sözlük..?? biri kulağıma savunma oyuncusu kıtlığından kewell'ın stoper oynatıldığını fısıldıyor gibi.. hep bu nalet olası sakatlılar ulan! yoksa ne cici kalecilerimiz vardı...!!*