25
benim bakış açıma göre sevmemekte, hatta bunu apaçık belirtmekte özgür olan taraftardır. keşke bu tip taraftarın bu mecradaki temsilcileri sevmediklerini açık açık söyleseler. galatasaray sözlük'teki bazı yazarların fatih terim'i sevmedikleri, hatta ona karşı hasmani duygular besledikleri entrylerinde açıkça belli oluyor.
benim hoşuma gitmeyen nokta bazı yazarların fatih terim'i seviyor ayağına yatıp;
- ona iftiralar atmaları,
- onun başarılarını değersizleştirmeye çalışmaları,
- onunla her allah'ın günü çeşitli başlıklarda dalga geçmeleri
- ve en sık gördüğüm de hocaya sallamak uğruna gerçekleri çarpıtıp hem akıl ve mantıkla hem de yer yer kendi yazdıklarıyla çelişmeleri.
bu tip kişiler apaçık "ben bu adamı sevmiyorum, değersizleştirmek için de elimden geleni ardıma koymayacağım" deseler kendi adıma "hay hay" derim. bu kişiler böyle gizliden çabalara girdiklerinde bunun anlaşılmadığını mı sanıyorlar bilmiyorum ama kendilerini komik duruma düşürüyorlar.
not: burada kast ettiğim terim'i eleştiren, terim gitsin diyen herkes değil tabii ki. bahsettiğim tipteki yazarlar hocayı performansı nedeniyle eleştiren yazarların (ki katılmasam da düşüncelerine sonuna kadar saygı duyarım) arasında kamufle olma çabasında, ama hem yazdıkları entrylerin içerikleriyle hem de üsluplarıyla kendilerini apaçık ele veriyorlar ve ortaya trajikomik bir tablo çıkıyor. yel kayadan ancak toz alır tabii, ne yaparlarsa yapsınlar hocaya zarar veremezler. verdikleri zarar aslında sadece kendilerine haberleri yok. bir gün anlarlar belki.
not 2: fatih terim'i sevmeyip ama 2. paragrafta saydığım iftira, değersizleştirme ve dalga geçme gibi eylemleri gerçekleştirmeyenlere de kesinlikle hiçbir lafım yok. galatasaraylı olsa da kimse fatih terim'i sevmek zorunda değil, isteyen nefret de edebilir. ancak kimse hocaya karşı saydıklarım eylemleri gerçekleştirme hakkına sahip değil. bu fatih terim'in fatih terim olmasıyla alakalı bir durum değil insan olmasıyla alakalı bir durumdur.
benim hoşuma gitmeyen nokta bazı yazarların fatih terim'i seviyor ayağına yatıp;
- ona iftiralar atmaları,
- onun başarılarını değersizleştirmeye çalışmaları,
- onunla her allah'ın günü çeşitli başlıklarda dalga geçmeleri
- ve en sık gördüğüm de hocaya sallamak uğruna gerçekleri çarpıtıp hem akıl ve mantıkla hem de yer yer kendi yazdıklarıyla çelişmeleri.
bu tip kişiler apaçık "ben bu adamı sevmiyorum, değersizleştirmek için de elimden geleni ardıma koymayacağım" deseler kendi adıma "hay hay" derim. bu kişiler böyle gizliden çabalara girdiklerinde bunun anlaşılmadığını mı sanıyorlar bilmiyorum ama kendilerini komik duruma düşürüyorlar.
not: burada kast ettiğim terim'i eleştiren, terim gitsin diyen herkes değil tabii ki. bahsettiğim tipteki yazarlar hocayı performansı nedeniyle eleştiren yazarların (ki katılmasam da düşüncelerine sonuna kadar saygı duyarım) arasında kamufle olma çabasında, ama hem yazdıkları entrylerin içerikleriyle hem de üsluplarıyla kendilerini apaçık ele veriyorlar ve ortaya trajikomik bir tablo çıkıyor. yel kayadan ancak toz alır tabii, ne yaparlarsa yapsınlar hocaya zarar veremezler. verdikleri zarar aslında sadece kendilerine haberleri yok. bir gün anlarlar belki.
not 2: fatih terim'i sevmeyip ama 2. paragrafta saydığım iftira, değersizleştirme ve dalga geçme gibi eylemleri gerçekleştirmeyenlere de kesinlikle hiçbir lafım yok. galatasaraylı olsa da kimse fatih terim'i sevmek zorunda değil, isteyen nefret de edebilir. ancak kimse hocaya karşı saydıklarım eylemleri gerçekleştirme hakkına sahip değil. bu fatih terim'in fatih terim olmasıyla alakalı bir durum değil insan olmasıyla alakalı bir durumdur.