710
30 nisan 2021 katılmış olduğu kazan dairesi programında beni tatmin edici açıklamalarda bulunmuş başkan adayımız.
beni tatmin etmesi tabii ki hiç bir anlam ifade etmez fakat, 2021 başkanlık seçiminden ümitsiz olmamam gerektiğini anladım.
şimdiye kadar kendisinin eleştirildiği konulardan başlamak istiyorum. özellikle burada kendisinin sürekli popülist söylemlerde bulunduğu ve gerçekçi olmadığı için eleştiri alıyordu. gerçi bu programdan sonra da somut bir proje olmadığı için eleştiriliyor. ben bu programda söylediği sözleri popülistlikten uzak ve doğru olduğunu düşünüyorum. yani çıkıp şu oyuncuyu alacağız, şu firmayla sözleşme imzaladık, şu firmalar sponsorumuz olacak deseydi gerçeklikten uzak ifadeler olurdu. herhangi bir kazanım olmadan bu anlaşmaları yapmak zaten zor ve yanlış olan. doğru olan ise bu konular ile alakalı yol haritasının belirlenmesi ve bununla alakalı uzun yıllar başarı getirebilecek sistemlerin kurulması. bu konuda da 4 ülke takımlarıyla görüşmeler olduğunu bu görüşmelerin çoğunu ışıltan gün tarafından yapıldığını, alt yapılar ile alakalı arsenal ceo'sundan bilgi aldıkları söyledi. ismini de verdi ama ben unuttum tabii. öncelikle sadece bizim değil bütün ülke takımlarının alt yapıları sıkıntılı. bu yüzden oyuncularımız 25 yaşında futbolcu olabiliyorlar. çizdikleri yol haritası da gayet mantıklıydı benim için.
candaş tolga ile arasında geçen sohbeti de anlattı. zaten candaş tolga'da programında anlatmış fakat burada ve başka yerde bunlar konuşulmadığı için bir algının kurbanı olmuş. kulübün haklarını koruma noktasında ise, başakşehir kulubüyle davalık olan tek kişi benim dedi. aslında demek istediği şey şuydu, sahibinin kim olduğu belli olan bir kurumla davalık olabiliyorsam, kimseden korkmam. bu da benim için yeterli bir açıklama oldu.
mustafa cengiz yönetiminde para almadığı için ayrıldığı iddialarını da yalanladı. hatta kanıtlarının olduğunu, gerekirse gösterebileceğini, bunların çok yakışık olmayacağını fakat çok ihtiyaç olursa da çekinmeden bunları gösterebileceği söyledi.
ali koç'un herhangi bir firmasından şimdiye kadar maaş almadığını açıkladı.
kemerburgaz ile alakalı projelerinden bahsetti.
ultraaslan'ın kurucularından biri olduğunu, neler yapılması gerektiğini ve herkesin haddini bilmesini gerektiğini söyledi.
1. önceliklerinin her zaman fatih terim olduğunu, hatta fatih terim bıraksa bile, sürekli kendisinden fikir alacağını, teknik direktörlüğü bıraksa bile galatasaray'ı bırakamaz sözleri ile güzelce açıkladı.
diğer branşlara bakış açısı da gayet düzgün ve seviyeliydi. popülist olsa ergin ataman'ı getireceğiz falan derdi ama burak elmas ekrem hoca'nın hakkını vermeyi daha doğru buldu. burada bile ekrem hoca hakkında bir çok eleştiri varken bu söyleminin popülist değil gerçekçi olduğunu gösterir.
bankalar birliği anlaşması ile alakalı yine çoğumuzun atladığı ve mevcut yönetimin kongre üyelerine sormadan yanlış bir olaya imza attığını söyledi. olay da şu, borç miktarına bakılmadan gelirlerin 50%'sine bankalar birliği el koyuyor ve sistemden erken çıkış hakkın yok. yani senden iki katı daha fazla borcu fenerbahçe ile, elektrik borcunu ödeyemeyen beşiktaş ile hiç bir farkın yok. maddi olarak 10 sene boyunca aynı şekilde yarışacaksın. gerçekten bir yönetimin ibra edilmemesi için gerekli bir sebep.
futbol takımı için de önemli olanın para değil, sisteme uygun olması gerektiğini, bu oyuncuların da en az 1 sene izlenip ondan sonra transfer edilmesi gerektiğini, bununla alakalı çalışmalar yapacağını söyledi. diğer türlü şuan ki yaptığımız gibi menajer takımı kurarsak başarının da zor olduğunu dile getirdi. bu söylem önemli ve gerçekleştirilmediği zaman kolayca anlaşılacağı için, iyi bir eleştiri konusu olabilir.
başkan olamasa dahi, diğer adaylara projelerini rahatlıkla verebileceğini, beraber çalışabileceğini dile getirdi.
kendi çıkarları için, kendi işi için birilerinin galatasaray'ın hakkını yiyemeyeceğini, daha doğrusu kapalı şekilde bir telefonda transferden vaz geçmeyeceğini söyledi.
yani kısaca çoğu konuda, hatta burada bile sürekli eleştirilen konuların çoğuna içtenlikle cevaplar verdi. kazan dairesi ekibi de hiç lafı başka yere çekmeden, yumuşatmadan, ne sorulması gerekiyorsa sordu.
ekibi zaten çok güçlü isimlerden oluşuyordu. bu ekibi nasıl topladı diye merak ediyordum. burak elmas'ı gözümde biraz küçük görmüşüm. bu programdan sonra biraz daha içim rahatladı diyebilirim.
umarım galatasaray için en iyisi neyse o olur.
beni tatmin etmesi tabii ki hiç bir anlam ifade etmez fakat, 2021 başkanlık seçiminden ümitsiz olmamam gerektiğini anladım.
şimdiye kadar kendisinin eleştirildiği konulardan başlamak istiyorum. özellikle burada kendisinin sürekli popülist söylemlerde bulunduğu ve gerçekçi olmadığı için eleştiri alıyordu. gerçi bu programdan sonra da somut bir proje olmadığı için eleştiriliyor. ben bu programda söylediği sözleri popülistlikten uzak ve doğru olduğunu düşünüyorum. yani çıkıp şu oyuncuyu alacağız, şu firmayla sözleşme imzaladık, şu firmalar sponsorumuz olacak deseydi gerçeklikten uzak ifadeler olurdu. herhangi bir kazanım olmadan bu anlaşmaları yapmak zaten zor ve yanlış olan. doğru olan ise bu konular ile alakalı yol haritasının belirlenmesi ve bununla alakalı uzun yıllar başarı getirebilecek sistemlerin kurulması. bu konuda da 4 ülke takımlarıyla görüşmeler olduğunu bu görüşmelerin çoğunu ışıltan gün tarafından yapıldığını, alt yapılar ile alakalı arsenal ceo'sundan bilgi aldıkları söyledi. ismini de verdi ama ben unuttum tabii. öncelikle sadece bizim değil bütün ülke takımlarının alt yapıları sıkıntılı. bu yüzden oyuncularımız 25 yaşında futbolcu olabiliyorlar. çizdikleri yol haritası da gayet mantıklıydı benim için.
candaş tolga ile arasında geçen sohbeti de anlattı. zaten candaş tolga'da programında anlatmış fakat burada ve başka yerde bunlar konuşulmadığı için bir algının kurbanı olmuş. kulübün haklarını koruma noktasında ise, başakşehir kulubüyle davalık olan tek kişi benim dedi. aslında demek istediği şey şuydu, sahibinin kim olduğu belli olan bir kurumla davalık olabiliyorsam, kimseden korkmam. bu da benim için yeterli bir açıklama oldu.
mustafa cengiz yönetiminde para almadığı için ayrıldığı iddialarını da yalanladı. hatta kanıtlarının olduğunu, gerekirse gösterebileceğini, bunların çok yakışık olmayacağını fakat çok ihtiyaç olursa da çekinmeden bunları gösterebileceği söyledi.
ali koç'un herhangi bir firmasından şimdiye kadar maaş almadığını açıkladı.
kemerburgaz ile alakalı projelerinden bahsetti.
ultraaslan'ın kurucularından biri olduğunu, neler yapılması gerektiğini ve herkesin haddini bilmesini gerektiğini söyledi.
1. önceliklerinin her zaman fatih terim olduğunu, hatta fatih terim bıraksa bile, sürekli kendisinden fikir alacağını, teknik direktörlüğü bıraksa bile galatasaray'ı bırakamaz sözleri ile güzelce açıkladı.
diğer branşlara bakış açısı da gayet düzgün ve seviyeliydi. popülist olsa ergin ataman'ı getireceğiz falan derdi ama burak elmas ekrem hoca'nın hakkını vermeyi daha doğru buldu. burada bile ekrem hoca hakkında bir çok eleştiri varken bu söyleminin popülist değil gerçekçi olduğunu gösterir.
bankalar birliği anlaşması ile alakalı yine çoğumuzun atladığı ve mevcut yönetimin kongre üyelerine sormadan yanlış bir olaya imza attığını söyledi. olay da şu, borç miktarına bakılmadan gelirlerin 50%'sine bankalar birliği el koyuyor ve sistemden erken çıkış hakkın yok. yani senden iki katı daha fazla borcu fenerbahçe ile, elektrik borcunu ödeyemeyen beşiktaş ile hiç bir farkın yok. maddi olarak 10 sene boyunca aynı şekilde yarışacaksın. gerçekten bir yönetimin ibra edilmemesi için gerekli bir sebep.
futbol takımı için de önemli olanın para değil, sisteme uygun olması gerektiğini, bu oyuncuların da en az 1 sene izlenip ondan sonra transfer edilmesi gerektiğini, bununla alakalı çalışmalar yapacağını söyledi. diğer türlü şuan ki yaptığımız gibi menajer takımı kurarsak başarının da zor olduğunu dile getirdi. bu söylem önemli ve gerçekleştirilmediği zaman kolayca anlaşılacağı için, iyi bir eleştiri konusu olabilir.
başkan olamasa dahi, diğer adaylara projelerini rahatlıkla verebileceğini, beraber çalışabileceğini dile getirdi.
kendi çıkarları için, kendi işi için birilerinin galatasaray'ın hakkını yiyemeyeceğini, daha doğrusu kapalı şekilde bir telefonda transferden vaz geçmeyeceğini söyledi.
yani kısaca çoğu konuda, hatta burada bile sürekli eleştirilen konuların çoğuna içtenlikle cevaplar verdi. kazan dairesi ekibi de hiç lafı başka yere çekmeden, yumuşatmadan, ne sorulması gerekiyorsa sordu.
ekibi zaten çok güçlü isimlerden oluşuyordu. bu ekibi nasıl topladı diye merak ediyordum. burak elmas'ı gözümde biraz küçük görmüşüm. bu programdan sonra biraz daha içim rahatladı diyebilirim.
umarım galatasaray için en iyisi neyse o olur.
