100
2020-2021 superlig sezonu için 2011-2013 ya da 1996-2000 galatasaray' ini alıp gelsek ve sahaya 1 kişi dahi eksik çıkarsak her maçta ağır favori olurduk. bize engin baytar, melo, ayhan gibi adamlar lazım. 10 nisan 2021 galatasaray fatih karagümrük maçında yedlin dahil o pozisyon için kimseden çıt çıkmadı. aklınız alıyor mu bunu! bunun için çirkef olmaya gerek yok. maça motive olmak yeter. hatırlayın uefa finalinde kolu bedenine sargili oynayan büyük kaptanı. hatırlayın öfkesinden rakibine yumruk atan hagi' yi. hatırlayın eyyamcinin yakasına yapışıp, onu silkeleyen engin baytar' i. takım nerelerden nerelere geldi. problem oyuncu yeterliliginden de, teknik taktikden de çok daha büyük. sorun, kafada maçı çoktan kaybetmiş olmamız. fatih terim'i fatih terim yapan en önemli unsurdur hırsı, arzusu. selçuk inan'ın kariyerini teknik direktör olarak fatih terim yaşıyor şu anda. artık bitmiş. 10 nisan 2021 galatasaray fatih karagümrük maçında muhtemelen 1 ay sonra formamızı giymeyecek olan gedson kadar tepki veremedi hiç bir futbolcumuz.
hakemlerin bizi dogramasi anca sonuç olur. hatta bizi dogramalarina bile gerek yok. ortadaki rezalet, hirssiz, hissiz oyunu görmemek için kör değil uçmuş olmak gerekir. melo' lu, elmander' li, engin'li, drogbali galatasaray'ı getir, sahaya 9 kişi çıksalar bile ligdeki 20 takımın en az 13 unu hem içeride hem dışarıda yenerdik.
bizi biz yapan ozelestiri kültürümüzdur. her önüne gelene biat etmeyisimizdir. bu takım, bu taraftar asla nabza göre şerbet vermedi. atatürkçü görünüp atatürk' e hakaret edenlere güçlüler diye göz yummadi. bu taraftar 55 bin kişi stat açılışında dönemin başbakanını, ülkenin birinci adamını, bizzat oradayken protesto etti. o günden sonra birebir bu şekilde bir eleştiriyi hatırlatan var mı? konuyu dağıtmak istemiyorum daha fazla. bizim kimligimizdir ozelestiri. 4 yıldır rezalet bir oyun varsa, takım gram ilerleme kaydetmiyor, aksine geri gidiyorsa, kuruluş amacından uzaklaşmış, avrupa maçlarında gelenden gecenden darbe yiyorsa tabisiki önce takımı elestirecegim.
antu' ya girip dalga geçiyoruz; "abi bunlar neyin kafasını yaşıyor? biri de bunlara dur demiyor mu? bunlar hangi hayali dünyada yaşayıp, bu komplo teorilerini nereleriyle üretiyorlar?" diye. bir dersin, iki dersin ama 4 yıldır oynadigimiz rezil oyunu görmeyip hala hakemleri ve dış etmenleri konusmaya çalışan kafa ile gülüp geçtiğimiz antu kafası aynı işte.
üstelik sahanın dışı yönetimin işidir. ona yönetim bakacak. bu sene dograndigimiz bilmem kaçıncı maç. hala daha göz göre göre dograniyorsak yönetim bu kadar pasif kaldığı içindir. buna kendimiz razı olmuşuzdur bir şey yapmayarak.
bu lige bu yıl düşmedik. bu sinsi rakipler ile şimdi tanışmadık. bu hakemlerin niyetini şimdi anlamadık. yıllardır böyleydi. bizde göz göre göre yapılanlara boyun eğdik. hakem, dış etmenler elestirilmez değil. elbette eleştirilecek. ama önce kendimize bakacağız. çünkü kendi göbeğimizi kendimiz kesemezsek bizden bir yol olmaz. bu takım, bu teknik ekip, bu yönetim her maç tabanca gibi olmalı. başarı istiyorsak buna mecburuz.
edit: ekleme
hakemlerin bizi dogramasi anca sonuç olur. hatta bizi dogramalarina bile gerek yok. ortadaki rezalet, hirssiz, hissiz oyunu görmemek için kör değil uçmuş olmak gerekir. melo' lu, elmander' li, engin'li, drogbali galatasaray'ı getir, sahaya 9 kişi çıksalar bile ligdeki 20 takımın en az 13 unu hem içeride hem dışarıda yenerdik.
bizi biz yapan ozelestiri kültürümüzdur. her önüne gelene biat etmeyisimizdir. bu takım, bu taraftar asla nabza göre şerbet vermedi. atatürkçü görünüp atatürk' e hakaret edenlere güçlüler diye göz yummadi. bu taraftar 55 bin kişi stat açılışında dönemin başbakanını, ülkenin birinci adamını, bizzat oradayken protesto etti. o günden sonra birebir bu şekilde bir eleştiriyi hatırlatan var mı? konuyu dağıtmak istemiyorum daha fazla. bizim kimligimizdir ozelestiri. 4 yıldır rezalet bir oyun varsa, takım gram ilerleme kaydetmiyor, aksine geri gidiyorsa, kuruluş amacından uzaklaşmış, avrupa maçlarında gelenden gecenden darbe yiyorsa tabisiki önce takımı elestirecegim.
antu' ya girip dalga geçiyoruz; "abi bunlar neyin kafasını yaşıyor? biri de bunlara dur demiyor mu? bunlar hangi hayali dünyada yaşayıp, bu komplo teorilerini nereleriyle üretiyorlar?" diye. bir dersin, iki dersin ama 4 yıldır oynadigimiz rezil oyunu görmeyip hala hakemleri ve dış etmenleri konusmaya çalışan kafa ile gülüp geçtiğimiz antu kafası aynı işte.
üstelik sahanın dışı yönetimin işidir. ona yönetim bakacak. bu sene dograndigimiz bilmem kaçıncı maç. hala daha göz göre göre dograniyorsak yönetim bu kadar pasif kaldığı içindir. buna kendimiz razı olmuşuzdur bir şey yapmayarak.
bu lige bu yıl düşmedik. bu sinsi rakipler ile şimdi tanışmadık. bu hakemlerin niyetini şimdi anlamadık. yıllardır böyleydi. bizde göz göre göre yapılanlara boyun eğdik. hakem, dış etmenler elestirilmez değil. elbette eleştirilecek. ama önce kendimize bakacağız. çünkü kendi göbeğimizi kendimiz kesemezsek bizden bir yol olmaz. bu takım, bu teknik ekip, bu yönetim her maç tabanca gibi olmalı. başarı istiyorsak buna mecburuz.
edit: ekleme