633
kaliteli olduğu belli olan ama maç eksiğini de belli eden bir oyun oynayan oyuncu.
geldiğinden beri hemen hemen her maçta oynadı. şu ana kadar gördüğüm kadarıyla söyleyeyim, kaliteli bir kumaşı var. ancak ciddi maç eksiği olduğu da belli oluyor. komple düşünürsek daha bizi tatmin eden bir oyun oynamadı. tabii bizim oyun yapımıza alışamaması da bir etken.
aslında alışık olduğu bir oyun var gibi duruyor; 2'ye 1'ler. bunu yaparken ilk pası veriyor, koşusunu da güzel yapıyor ama takım arkadaşından o pası bir türlü alamıyor. kaç defa bu şekilde heba oldu koşuları. bizim yavaş tempo ile oynayıp pas oyunu addettiğimiz oyunu aslında olması gerektiği gibi oynamaya çalışıyor; pas ver, pas alabilecek / tehlike yaratabilecek pozisyona koşu yap ve pası bekle. tabii bunların hızlı olması lazım. gel gör ki bizde böyle bir şey yok.
ikinci yapabildiği şey de topla beraber hareketi. top sürebilecek bir yapısı var, ilk maçlarda görebilmiştik az buçuk. mükemmel değil bu konuda da ama kötü de değil. ancak gelin görün ki saha patates tarlasına döndü. deplasmanlar zaten genelde bozuk zeminlerdi. topun seke seke gittiği zeminlerde ne top sürmesi! bu artısını da kullanamaz oldu.
velhasılıkelam, asıl artısı olan şeyleri kendi dışındaki etkenler yüzünden halihazırda yapamıyor. kendisinin de ciddi maç eksiği olması nedeniyle var olan meziyetlerini de maksimum noktasında kullanamıyor gibi. haliyle vasat bir görüntü çiziyor. milli maç arası yarayabilir eğer istanbul'da kalacaksa. zemin de düzelmiş olur, kendisini de antrenmanlarda bir miktar toplar. ama ne kadar toplarsa toplasın bir anda uçan kaçan bir oyuncuya dönüşecek gibi durmuyor. vasat oynamaya devam edecektir. inşallah takım arkadaşları ile arasındaki koordinasyonu da arttırır ve vites yükseltir de yanılırım. dediğim gibi kaliteli oyuncu aslında ama şu ana kadar olmadı.
geldiğinden beri hemen hemen her maçta oynadı. şu ana kadar gördüğüm kadarıyla söyleyeyim, kaliteli bir kumaşı var. ancak ciddi maç eksiği olduğu da belli oluyor. komple düşünürsek daha bizi tatmin eden bir oyun oynamadı. tabii bizim oyun yapımıza alışamaması da bir etken.
aslında alışık olduğu bir oyun var gibi duruyor; 2'ye 1'ler. bunu yaparken ilk pası veriyor, koşusunu da güzel yapıyor ama takım arkadaşından o pası bir türlü alamıyor. kaç defa bu şekilde heba oldu koşuları. bizim yavaş tempo ile oynayıp pas oyunu addettiğimiz oyunu aslında olması gerektiği gibi oynamaya çalışıyor; pas ver, pas alabilecek / tehlike yaratabilecek pozisyona koşu yap ve pası bekle. tabii bunların hızlı olması lazım. gel gör ki bizde böyle bir şey yok.
ikinci yapabildiği şey de topla beraber hareketi. top sürebilecek bir yapısı var, ilk maçlarda görebilmiştik az buçuk. mükemmel değil bu konuda da ama kötü de değil. ancak gelin görün ki saha patates tarlasına döndü. deplasmanlar zaten genelde bozuk zeminlerdi. topun seke seke gittiği zeminlerde ne top sürmesi! bu artısını da kullanamaz oldu.
velhasılıkelam, asıl artısı olan şeyleri kendi dışındaki etkenler yüzünden halihazırda yapamıyor. kendisinin de ciddi maç eksiği olması nedeniyle var olan meziyetlerini de maksimum noktasında kullanamıyor gibi. haliyle vasat bir görüntü çiziyor. milli maç arası yarayabilir eğer istanbul'da kalacaksa. zemin de düzelmiş olur, kendisini de antrenmanlarda bir miktar toplar. ama ne kadar toplarsa toplasın bir anda uçan kaçan bir oyuncuya dönüşecek gibi durmuyor. vasat oynamaya devam edecektir. inşallah takım arkadaşları ile arasındaki koordinasyonu da arttırır ve vites yükseltir de yanılırım. dediğim gibi kaliteli oyuncu aslında ama şu ana kadar olmadı.
