14283
27 yaşındayım, 2010 sezonunu mustafa sarpları falan da net hatırlıyorum. hiçbir zaman “izleyesim gelmedi” diyemedim tuttuğum takım için. ben daha çok galatasaralıyım falan iddaasında değilim elbet. ama izleyesim yoksa, umudum yoksa, galatasaray formasını görünce bile heyecan duymuyorsam izlemem olur biter. gelip zevk almadığım, izlemek istemediğim şey için yorum bile yapacak gereksinimi duymam. maç öncesi “x oynamış, y oynamamış” mevzusu kadar da garip olay yok benim görüşüme göre. oynamıyor diye eleştirilen keremi de hoca attı ortaya, taylanı da. 2 hareketli kanatla oynanacağını düşünmüyor hoca. o yüzden babel- onyekuru yapıyor kerem-onye yapmıyor. kimin ne yazacağına karışacak vasıf’ta değilim, yazarlığım onaylandığından beri de genelde okuyarak geçiriyorum sözlükte vakit. ama maç öncesi “yine kötü futbol, yine x oynuyor, yine şöyle olacak” gibi öngörülerin kime ne kattığını merak ediyorum. ben demiştim demek için maç başı negatif basmanın kimseye faydası olmuyor bence...
